onbiiir

510 37 0
                                    


Azer,babasının mezarının başında ağlayan Karaca'ya baktı.Karaca yerle bir olmuştu,ağlayamıyordu artık.Gözünde yaş kalmamasına rağmen sildi eliyle gözünü.Başı ağrıyordu,migreni tutmuştu yine.Elini başına götürdü,delirmiş gibiydi sanki.

Bir yandan bağırıp çağırmak isterken,diğer yandan sonsuza kadar susmak istiyordu.Başı,az öncekinden daha şiddetli ağrımaya başlayınca gözü kararmıştı,Azer tutmuştu Karaca'yı.Azer de donuk bakışlarla onu izliyordu.Elinden bir şey gelmemesi sinirini bozuyordu.

Bazı anlar olur,hiç konuşmak istemediğimiz.Susarız boyuna.Bazı susmalar,bazı konuşmalardan daha ağırdır aslında.Sustuklarımız da,en az konuştuklarımız kadar gerçektir esasında.Bilinenlerin de ötesinde bir dil vardır,ve bu dil tamamen size aittir.Yalnızca sevdikleriniz anlar bu dili.
Bazen bir bakış,bazen bir susuş,bazen ise bir hıçkırık.

Azer anlıyordu Karaca'yı.Ne düşündüğünden,ne hissettiğine kadar.
Onun da babası ölmüştü.Acı,acı'ydı.
Üstünden ne kadar geçerse geçsin,yokluk hissini sürdürürdü son ana kadar kalpte.Azer,Karaca'nın yanına oturdu;

"kanayan gözlerimize,acıyan yerlerimize rağmen gülelim.Acımadan öldürür her yara.Ben bu yaralara kafa tutup aşık oldum.Yarama sürdüm hep acıyı,gerçeği."

Karaca gözlerini kapattı.Sevdiği bir şarkının sözlerini anımsadı;

Azer'e döndü,

-yarana bastım hep acıyı,gerçeği.

Azer onaylarcasına salladı başını.Etrafındaki mezarları gösterdi Karaca'ya.

"ölmen için bunlara gerek yok.Ölmen için ruhunun bedeninden ayrılmasına da gerek yok.Sol omzunda bir cenaze taşıyorsun nasıl olsa."

Azer devam etti sözlerine,

"görüyor musun şu mezarları?"

Karaca başını kaldırıp baktı etrafına.

"sana hiçbir zaman gül bahçesi vaad etmedim ben.Hiçbir zaman kusursuz bir adalet vaadetmedim."

adalet.Söylemesi kolaydı.Orada yatan babasıydı.

Azer,elini Selim Koçovalı'nın mezar taşına götürdü.

-yargı kesin:acı çektin,benim oldun.

Ve Karaca  nefes nefese  uyandı uykusundan.Elini kalbine götürdü.Hemen komodinin üstündeki sürahiyi aldı, titreyen elleriyle su doldurdu bardağa.Suyu içtikten sonra derin bir nefes aldı.Bardağı yavaşça bıraktı.Hemen yanındaki teelfonunu aldı eline.Saate baktı.

"03.28"

bu kâbusun ardından uyuyamazdı.Babasının o toprağın içindeki hali gözünün önünden gitmiyordu.Azer'in sözlerini anımsadı sonra...

"acı çektin,benim oldun."

Babasını görmeliydi hemen.İçinin rahat olmasına ihtiyacı vardı.En azından şu anlık.Odasından çıktı sessizce.Kapıyı hafifçe kapattıktan sonra,o karanlıkta biraz zorlansa da bulabilmişti odayı sonunda.Kapıyı,sessiz olmaya özen göstererek araladı yavaşça.

Babası uyuyordu yatağında.Karaca bunu görünce gülümsemişti.Yüzündeki tebessümle odayı terk edecekken döndü birden şaşkınlıkla.Hayal gördüğünü sandı,gözlerini birkaç kez ovaladı hatta.Fakat manzara değişmemişti.

Babası ve annesi boşandıktan sonra ilk defa sarılarak uyuyordu.Karaca o an o manzara karşısında,o güzelliğe ağlayabilirdi.Sıcak ve içten bir gülümsemeyle çıktı odadan sessizce.

Tam odasına gidecekken koridorda Akın'ın sesini duymasıyla irkildi.

-napıyosun bu saatte buralardaa?

Karaca gözlerini devirmişti.Akın'ın bu hesap sormaları sıkmıştı artık.Üstelik şu an hiç  de sırası değildi.

K-sana ne.Hem sen niye ayaktasın bu saatte?

Akın gülümsedi.

-Azer'e bakmaya geldim.

Sultan Hanım, Fadik'i ve Azer'i misafir etmişti evine.Karaca bunu tamamen unutmuştu.Akın gülerek devam etti sözlerine;

-malum evde genç bir kızımız var dimi?

Akın,Karaca'yı şüpheli bakışlarla süzerken devam etti sözlerine.

-korumak lazım,mazallah kaçırırlar falan.Gerçi son 2 gündür Azer seni kaçırmayı hobi edindiğinden pek şaşırmıyoruz.Sen ortadan kaybolunca, "N'olcak canım,Azer kaçırmıştır" diyoruz.Yamaç amcama da eğlence çıkıyor iyi oluyor hani.

Karaca sıkılmıştı bu saçma sohbetten.Fakat Akın konuşmakta ısrarcıydı.

-hayır ben anlamıyorum her iş ortağım bizde her gün.Yarın öbürgün Remzi tuvaletten çıkarsa şaşırmam doğrusu.Her neyse,Azer nereye gitmiş olabilir ki en fazla,hava almaya çıkmıştır.Ben bir kontrol edeyim,iyi hava alıyor muymuş diye.

Akın sırıtmaktan konuşamıyordu.

-iyi geceler kardeşim.

Akın,merdivenlerden iniyordu,

-hanimişş Azeer?

Karaca bir süre arkasından izledi.Her zamanki gibi Akın'ı ciddiye almadığından bunu da önemsemedi pek.Azer odasında değilmiş,işe bak.Kebap yemeye gitmiştir diye düşündü Karaca.

Kendi kendine bunların gerçekten olabileceğini düşünüyordu,ve gülüyordu.Odasının kapısını açmıştı yavaşça.

Azer yatağının üstüne oturmuş,Karaca'nın çocukluğundan kalma oyuncak bebeğinin saçlarını okşuyordu.

Azer yatağının üstüne oturmuş,Karaca'nın çocukluğundan kalma oyuncak bebeğinin saçlarını okşuyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Karaca'yı fark edince bebeği işaret etti.

A-bunlardan kaldı mı kızım?Sen iste ben barbie fabrikası alayım sana.

anlaşılan gece uzundu.

anlaşılan gece uzundu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


•unstoppableHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin