Fındıkkıran (Sinman Texting)(+18)

trafik(+18)

Sinan yakalarını düzeltmeye çalışırken elindeki kravatı evirip çeviriyordu. Zaten hiç beceremezdi bu kravat işini. Osman kravatla mücadele içindeki Sinan'a gülümseyerek yaklaştı ve elindekini çekip aldı.

"Gel sana öğreteyim."

Kravatı profesyonel hareketlerle bağladı Osman. Sinan ise Osman'ın suratından ayırmadı gözlerine.

"Anladın mı nasıl olduğunu?"

Sinan gülümseyerek kollarınï Osman'ın omuzlarına doladı ve ensesinde birleştirdi ellerini.

"Öğrenmeme gerek yok ki. Sen yaparsın."

Osman da kollarını Sinan'ın beline doladı.

"Seni şu kravatla bağlamak vardı da yetişmemiz gereken bir mezuniyet var sevgilim."

"Benim mezuniyetim için sen daha heyecanlısın ama olmaz böyle."

Osman ise dudaklarını atik bir hareketle öpüp elini tutarak odadan çıkardı Sinan'ı.

Otoparka indiklerinde arabalarına bindiler. Sinan boynundaki gevşeyen kravatı çekip çıkardı ve Osman'a pis pis sırıttı

*Yetişkin içerik uyarısı*

"Kravatla bağlamak falan diyorduk. Tekrar mı bağlasan?"

Osman, Sinan'ın elinde tuttuğu kravatı hızlıca çekip aldı ve ensesinin arkasından geçirerek dudaklarını birleştirdi. Yumusak dudaklar birbirini bulmakta gecikmedi ve hiç de yumuşak olmayan bir şekilde birleşti. Sinan boş durmuyor, Osman'ın düğmelerini çekiştirerek açıyordu.

Sinan'ın ellerini kavrayan bir çift el kravatı bileklerine geçirdi. Bağladığı ellerinden tutarak kollarını koltuğun başlığına sabitledi. Sinan'ın gömleğini çekiştirerek açtı ve birkaç düğmesi açık olan kendi gömleğini de kafasından geçirerek bedeninden kurtardı.

Sinan'ın çenesini sertçe kavrayarak dolguun dudaklarını büzülmesine sebep oldu, diziyle Sinan'ın aletine baskı yapmaktan çekinmiyor, Sinan ise altındaki baskıyla boğukça inliyordu. Çenesindeki el saçlarına kayarak uçlarını  sertçe tutup pürüzsüz beyaz boynunu ortaya çıkardı ve dilini arsızca beyaz tende dolandırmaktan çekinmedi. Aynı zamanda Sinan'ın meme ucunu sertçe çimdikliyor, adeta onu çıldırtıyordu.

Dilini yavaşça ıslak bir yol çizerek meme uçlarına getirdi ve hemen ardından meme ucunu sertçe dişleyerek Sinan'ın zevk ve acı karışımı inlemesiyle daha da keyiflendi. Meme ucunun etrafında diliyle daireler çizerken altındaki beden adeta bir yay gibi gerilmiş daha fazlasını ister gibi sabırsızca kıpırdanıyordu.

Osman ise çıldırtır derece yavaş hareketlerle Sinan'ın tenini sanki tanrıdan bir parçasıymışçasına tatmakla meşguldü. Osman sertleşen meme uçlarını elleriyle sıkıştırmaya devam ederek Sinan'ın dudaklarını öpmeye döndü. Sinan dilini kullanarak yumuşak öpüşmeyi hızla alevlendirdi. Dilleri birbirine dolanırken Osman elini Sinan'ın pantolonuna atarak düğmesini kurtarıp yavaşça aletini okşamaya başladı.

Dudakları ayrılırken Osman'in dudakları Sinan'ın sertleşen aletini  kavradığında Sinan bedenini itebildiği kadar itti Osman'ın ağzına. Osman Sinan'ın aletini boğazına kadar alarak gerisingeri çıkarıyor, her seferinde Sinan'ı zevkten çıldırtıyordu.

Kafasını geri çekerek Sinan'ın kızarmış yanakları ve terli svücudunu seyretti.  Sinan'ın haz dolu bakışları Osman'ın sertleşen aletini iyice harekete geçirdiğinde dayanamayarak pantolonuna attı elini ve boxerıyla beraber bir çırpıda arka koltuğa fırlattı. Sinan'ın pantolonu çoktan araba zeminini boylamıştı.

Sinan'ın dudaklarına yönelirken ellerini bağladığı kravatı çözerek kollarının sırtına dolanmasına izin verdi. Kalçalarından tutarak kucağına yerleştirdiğinde sinan'ın kalçaları arsızca aletine sürtünmekteydi. Elindeki kravatı Sinan'ın boynuna geçirerek sıkabildiği kadar sıktı. Kravatı sertçe kendine çekerek tek eliyle boğazını kavradı ve öpüşmeleri hızlanırken koltuğu yatırarak Sinan'ın bedenini altına aldı.

Hazırlık ihtiyacı duymadan aletini Sinan'ın dar deliğine konumlandırarak içine itti. Sinan yüksek bir sesle inlediğinde boynundaki kravatın ucunu tekrar çekerek dudaklarını birleştirdi. İçinden yavaşça çıkarak tekrar bütünüyle itti aletini sıcak deliğe. Sinan hınçla Osman'ın dudaklarını dişlerken tırnaklarıyla sırtında boydan boya çizgiler bırakmayı da ihmal etmiyordu.

Osman gel gitlerini hızlandırırken Sinan'ın bileklerini yakalayarak başının üstünde birleştirdi ve tek eliyle Sinan'ın boynunu sıkıca kavradı, suratına yaklaşarak ritim haline gelen gel gitlerini sürdürdü. Sinan'ın yüzündeki zevk ifadesine karşın ara ara boynundaki eliyle kalçasına sertçe bir tokat savuruyor bu Sinan'ı daha da delirtiyordu. Osman yavaşlayarak haz noktasına ulaştığında Sinan'ın içinden çıktı. Sinan ise sahibini bekleyen bir köpek gibi ağzını açarak Osman'ın menilerinin suratına sıçramasına izin verdi.

Osman baş parmağını Sinan'ın açık ağzına sokarak dudaklarını okşuyordu. Onu iterek bedenini tekrar koltuğa yapıştırdığında ağzını Sinan'ın sertleşmiş aletine götürerek ağzına aldı, nihayet haz noktasına ulaştığında Sinan'ın göbeğine bulaşan menileri diliyle süpürerek Sinan'ın dudaklarına ulaştı ve yavaşça öpmeye başladı. İkisi de gülümsüyordu.
Osman dudaklarını Sinan'dan ayırdı ve gülerek kolundaki saate çevirdi bakışlarını.

"Mezuniyetine hala yetişebiliriz."

Sinan elini Osman'ın aletine atarak sıkıca ovuşturmaya başladığında mezuniyete gitme niyetinde olmadığını açıkça belli etmişti. Moraran boynu da cabasıydı. Osmanın badeninin üstüne yerleşerek aletini ağzına aldı ve aynı Osman'ın yaptığı gibi boğazına kadar alarak geri çıkardı ve bu döngüyü tekrarladı.

Osman ise hem Sinan'ın saçlarından tutarak onu aletine bastırıyor hem de kafasını geriye iterek boğuk inlemeler bırakıyordu. Sinan çok geçmeden sertleşen aleti içine alarak Yavaşça hareket etmeye başladı. Elleri Osman'ın karnından güç alarak bedenini yukarı ve aşağı hareket ettiriyor her seferinde inlemeden duramıyordu. Kendini yukarı aşağı iterken Osman ise sürülmenin verdiği hazla sıcak deliğin içine her girişinde zevkten dört köşe oluyordu.

Sinan'ın hareketleri yavaşladığında elleriyle Sinan'nın kalçasını kavrayarak hareketlerini tekrar hızlandırdı. Sinan ellerini Osman'ın kollarına yerleştirerek inlemelerini bastırıyor içindeki aletin sert girişleriyle sarsılıyordu. Osman'ın beyaz sıvısı Sinan'ın deliğinde patlama hissi yarattıktan sonra kalçalarını serbest bırakarak bedenini Osman'ın bedenine yasladı. Nefes nefese ve terli vücutları yapış yapıştı. Sinan Osman'ın bileğini kavrayarak saate baktı.

"Bence gitmemize gerek kalmadı. Hem tatfik malum."

Güldü hınzırca. Osman eliyle Sinan'ın kalçasını sertçe kavradı.

"Üstümden kalkmazsan bu trafik devam edecek biliyorsun değil mi?"

...