Uyarı: Polissin 🔫
_(-*-*-)_
Daha öğlen bile olmamıştı ama senin 2 gündür doğru dürüst uyumaman günü bitkin ve yorgun geçirmene sebep oluyordu.
Etrafın sakin olduğunu düşünerek kollarını masanda birleştirdin ve kafan için rahat bir yer ayarladın. Gözlerini kapattığında göz kapakarın sana "bizi kapattığın için minnettarız" der gibi rahatlatmıştı seni.
Uykunun ilk dakikalarında Sally'nin masanın üzerine dosyaları sert bir şekilde bırakmasıyla yerinden sıçradın.
Sl: Burası yatak odan değil Y/n. Kalka ve işini yap.
Dedi yerine giderken. Sen ise ona içinden sövüyordun. Kimse istemezdi uykusunun bölünmesini, o bir kaç güzel saniyenin ellerinin arasından kayıp gitmesini. Sen hâlâ sinirliyken dosyaları eline aldın. Bunları Lestrade'a götürmen gerekiyordu.
Dosyaları masanın üzerine iki kere vurup hepsini hizaya getirdin. Ayağa kalktın ve Lestrade'dın camekan olan odasının önünde durdun. Camı orta parmağın arka kısmıyla tıkladığın.
L: Her kimsen gelme!
O boğuk sinir bozucu ses biraz daha sinirlenmene neden olmuştu. Tam konuşacakken içeriden bir ses daha geldi.
J: Bırak kız içeriye girsin Lestrade
Biraz sessizlikten sonra Lestrade içeriye girmeni söyledi. İçeriye girdiğinde biri koltukta diğeri elleri arkasında ayakta duran 2 adam gördün. Koltukta oturan uzun boylu: beyaz tenli, kahverengi kıvırcık saçları ve bulutlu gökyüzünü andıran açık mavi gözleri vardı ve onun ünlü dedektif Sherlock Holmes olduğunu biliyordun. Diğeri ise Holmes'a kıyasla tam zıttıydı: kısa boylu, sarı saçlı ve teni biraz daha koyuydu. Onun da John Watson olduğunu 1 hafta kadar önce öğrenmiştin.
İlk başta ne diyeceğini bilemedin mavi gözlüye bakarken. Dilin tutulmuştu. Hepsi sana bakıyorken konuşmak zordu.
Y/n: El- Elenor Johnson'ın dosyası efendim.
Kekelemene içinden küçük bir lanet savurdun. Dosyaları masanın üzerine koyarken bir çift mavi gözün seni incelediğini hissedebiliyordun. Lestrade, sana teşekkür etti. Sen tam kapıya yönelmiştin ki uzun boyludan çıktığına emin olduğun bir cümle duydun.
S: Y/n'e neden biraz izin vermiyorsun George?
L: Lestrade.
S: Tamam ondan işte. Kız çok yorulmuş gözüküyor.
L: Hepiniz çok yorgunuz Holmes. Hem sen ne zamandan beri birilerini önemser oldun?
S: Şu andan itibaren.
Kapıdan çıktığında kolundan tutulduğunu hissettin. Arkanı döndüğünde mavi gözlü kolundan tutmuş sana bakıyordu. Sen ondan çok fazla kısa değildin. En dazla 2 karış boy farkınız vardı ama bu senin kafanı kaldırıp bakmana engel değildi.
Y/n: Efendim Bay Holmes?
S: Sherlock de. İçeriye gelir misin?
Kafanla onayladığında hâlâ eli bileğindeyken seni içeriye geri soktu.
S: Lestrade, şu kıza bir bakar mısın?! Gözlerinden uyku akıyor!!
Abartıyla konuştuğunu fark ettin. Neden böyle yaptığını içinden sorgulamaya başladın. Lestrade, seni inceledikten sonra göz altlarının uykusuzluktan morardığını fark etti. Kafasıyla hafif onaylarken kısa boylu sadece sizi izliyordu.
L: Tamam Sherlock, senin dediğin gibi olsun. YİNE.
Elindeki dosyaları masaya savurup sana döndü.
L: Y/n, bu günün geri kalanında izinlisin. İyice dinlen. Yarın seni böyle yorgun görmek istemiyorum.
Y/n: Çok teşekkür ederim.
Gözlerinin içinden yıldız kaydığına hepsi şahit olabilirdi ama yemin edemezlerdi. Suratında oluşan mutluluğu gören Sherlock'ta gülümsedi.
Elinin hâlâ bileğinde olduğunu fark ettin. Bir eline bir Sherlock'a bakarken diğerleri de bunu fark etmişti. Kısa boylu boğazını temizledi.
J: Aa Sherlock? Artık Y/n'yi bırak istersen.
Sherlock bunu yeni fark etmiş gibi bir şekile büründü. Elini çekti.
S: Ah üzgünüm.
Y/n: Sorun değil Bay Holmes.
Odadan çıktıktan sonra tekrar seslendi uzun boylu. Tekrar ona döndün.
S: Sadece Sherlock!!
Sözlerine gülerken masana geri döndün ve eşyalarını alıp departmandan çıktın.
_(-*-*-)_
Bu bölüm sanki çok baştan salma oldu ama aklıma fikir gelmiyor ki
İstekleriniz olursa çekinmeyin, en kısa zamanda yazarım.
Vote vermeyi unutmayın..♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sherlock'un Saçları /Sherlock Holmes İmagine
Short StoryBen Pisikopat değilim sadece yüksek işlevli bir Sosyopat'ım.. Sherlock'un saçlarına dokunmak isteyen ✋