Gazeteciler gerçekten hızlıydılar. Televizyonda evin kapısındaki pijamalı yeni uyanmış kız tiplemesi, oldukça normal görünüyordu. Tanrı aşkına! Birde bunun için azarlanacaktım! Büyük Bay Dawson acaba oluşturduğu prenses imajına uymayan bu halimi görünce ne diyecekti? Umarım beni tekrar Londra'dan koparmaz.
"Londra'nın Harry Styles gibi bir muhteşemliğin çıktığı sokaklarında bir evin kapısında Prenses Dawson'ı sizler için yakaladığımızı görüyorsunuz. Peki başta belirttiğim hepimizin yakışıklılığı karşısında eriyip bittiğimiz Harry'ye dönersek eğer, " -buraya kadar spiker kadının ağzının suyunun akmasından başka birşey yoktu ve bende haberlerime alışık olduğum için kahvaltıma devam ettim- "Dünyaca ünlü bu iki şahsın yan komşu olması sizce bir rastlantı mı?"
Hımm, kahvaltıya devam...
Bir dakika.
Yan komşu mu dedi?
Yan komşu?
"Bizce rastlantı değil! Neden mi? Çünkü dün akşam Prensesin evinden çıkan, kardeşinin sevgililerine olan sert tepkisiyle tanınan Gemma Styles kameralarımıza yakalandı! Gemma onayı verdi galiba, bakalım ikiliyi ne zaman beraber görüntüleyeceğiz!"
Kardeşinin... Sevgilileri... Gemma...
Gemma Styles...
Harry Styles?
Bizim... Benim Harry?
Siktir.
Kahvemi püskürtüp koşmaya başladım. Hayır, normalde bu kadar köşeli değildir jetonum, sabah kahvesi eksikliğinden bunlar hep.
Odama ulaştığımda direk tabletime sarıldım ve tekrar televizyona koşmaya başladım. Tam oturacakken annemin bayıldığı o lanet sehpaya ayağımı çarptım.
"Siktir! Siktir! Siktirsiktirsiktir! Lanet gir -Aaah siktir!"
Babam bunları duysa, o bolca andığım şeyi yapar, net.
Sonunda emektar kanepeye ulaştığımda, kendimi büyük bir zafer kazanmış saydım. Hemen ben o küfür merasimini yaparken açılan tabletimin arama motoruna, tahmin edebileceğiniz gibi, Harry Styles yazdım.
Kıvırcıklar ve yeşiller adına! Sözü esirgemeyeceğim, o çok tatlı, çok muhteşem, çok harika ve çok çok çok çok çok çok çok yakışıklı! Yakışıklı olduğunu söylemiş miydim?
Spikerin neden ağzının suyunun aktığını anlamış oldum.
♡♥♡♥♡
"Alo baba? Sanırım konuşmamız gereken çok şey var."
Kızımın hattın diğer ucundan gelen sesinden anladığım kadarıyla, birşeyler öğrenmişti.
" Elbette var Mabelle, mesela öncelik pijamalı Abigail'de olabilir."
Herzamanki gibi otoriter çıkan sesimi duyunca biraz durakladı, bu da demek oluyor ki henüz değişmedi.
"Hayır! Bence öncelik Harry Styles'da baba! Lütfen bir açıklama yapar mısın? "
"Çalıştı ve başardı Abby, nasıl bir açıklama beklediğini bilmiyorum malesef."
"O zaman ben senin için açayım biricik babacığım. Harry, dünyaca ünlü bir grubun üyesi, çok satan albümleri, onlarca ödülleri, dünya turları ve -ah nasıl da unuttum- milyonlarca hayranı var ve ben bunlardan hiçbir şekilde haberdar olmadım! Beni onca zaman Mars'ta felan mı sakladın!"
Bağırması ve alaycı ses tonu, beni bir an yanlış karar verdiğimi düşünmeye itti. Fakat tabi ki hayır, Alexander Dawson asla yanlış karar vermez.
"Mabelle, ses tonun. Ses tonu birçok şeyi değiştirebilir. Ve senin haberdar olmamanı bizzat ben istedim."
"Bunu anlayabiliyorum sevgili babacığım! Bu dünyada başka kimsenin ulusal kanallarda çıkacak olan haberleri engelleyebilecek gücü yok! Ama benim tek anlamadığım, neden? Neden bunu yaptın ki baba? Neden haberleri kaldırttın? Neden konser için bulunduğumuz ülkeye geldiklerinde beni saçma sapan şeyler için farklı ülkelere gönderdin? Onun benim için ne kadar değerli olduğunu bilmiyor musun sanki? En azından bilseydim..."
Cümlesinin sonuna doğru kızımın sesi ağlamaktan kısılmıştı. Bu benimde gözlerimin dolmasına neden oldu, ama güçlü görünüşümü bozmamak için o lanet suları geldikleri yere gönderdim. Sesimin en profesyonel tonunu ayarlayıp kızıma cevap verdim.
"Herşey senin iyiliğin için Mabelle, iyiliğin için."
"Baba-"
"Korumanı, menajerini ve stilistini gönderiyorum, üç gün sonra bir basın toplantın var. Başarılar. "
Ve telefonu kapattım.
♡♥♡♥♡
Elimdeki telefona bakakaldım. Babam, o konuştuğum gerçekten benim babam mıydı? Evet, her zaman bu konularda profesyonel olmuştur fakat benim duygusal bir durumumda, onu hiç bu kadar soğuk görmemiştim. Bu beni ne kadar mahvetsede, şuan yapacak başka bir işim var.
Elimi yüzümü koluma sildim ve odama çıkıp üstüme doğru düzgün birşeyler giydim. Neyse ki yavaş hazırlanan bir kız değilim. Hemen aşağıya inip dışarı çıktım ve kapıyı kilitlendim. Hızlıca aradaki bahçe çitini anlatıp Styles'ların evlerinin kapısını çaldım. Birkaç dakika sonra Gemma güler yüzle kapıyı açtı.
"Hoşgeldi- Ah! Abby, ne oldu?"
" Biliyorum, biliyorum. "
"Neyi tatlım?"
"Harry'min artık kim olduğunu biliyorum, Gem."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Story Of My Love (ASKIDA)
FanficSaçları beyazlamaya başlamış olan adam, özel çalışma odasındaki televizyona bakıyordu. Son dönemlerde oldukça revaçta olan bir erkek grubunun çapkın üyesi hakkında bir haber vardı; yine farklı bir kadınlaydı. " Vasat," dedi orta yaşlı adam, "Anlaşıl...