☾ Küçük Sorunlar ☽

4 0 0
                                    


Akatrielin Görüşünden ♚

Ariel' in tiz bağırması beynimi oluk oluk delmeye devam ederken, Mahperi'nin algılarını kapatıp onu uyku evresini geçirmek için camdan rüzgar ile üstüne uyku tozu serptim.

Aniden Cassiel'in araması bir oldu, hay melekler aşkına, henüz Mahperi'nin yanından ayrılmak istemiyordum.

Çünkü onunla geçirdiğim vakit yetmiyordu, daha çok onu istiyordum, daha çok gardenya kokusunun etrafımda olmasını istiyordum, bu büyü üstü kadını daha çok görmek istiyordum.

Durmaksınız aramaya devam eden telefonu kısarak, Mahperi'ye gitmem gerektiğini söyledim..

Hızla gökyüzü tapınağına çıktım ve baş melek katına girdim.

Cassiel,Arel,luci ve luna yerlerini almış aralarında ufak çaplı tartışmaya girmişlerdi.

"Neler oluyor sadece dört melek saati yoktum." hepsi bana dönüp susarken bana ayrılan bölüme oturdum.

"Akatriel biz nasıl işin içinden çıkacağımızı bilmiyoruz.." kaşlarımı çatarak, ne diyorsunuz anlamıyorum bakışlarımı yönlendirdiğim sırada luna ilk defa gözleri dolu bir şekilde bana bakıyordu.

"Sorun ne anlatırmısınız artık sinirlerim yavaş yavaş tepeme çıkıyor çünkü." hepsi kafası eğik bir şekilde susarken elimi masaya vurmamla her tarafın sallanması bir oldu.

Kapıyı sertçe açarak içeriye giren Phaldor kapıyı açtığı gibi kapatarak yanımıza doğru kendinden emin ve sert adımlarla yürüdü. " Bir görü gördüm." şuan ne olan olaylardan ne de söylenen kelimeleri algılama sorunu yaşıyordum.

"Eğer hemen buraya gelmezse bulunacak , söylenen yeminler bozulacak ve baş edilmeyen sorunlar ucu bucağı olmayan bir büyüklükte meydana gelecek ve sağlanan eşitlik bozulacak." hızla ayaklanarak Phaldoru yakasından tutarak sarstım.

"Akatriel" diyerek koluma sarılan Luna ve diğerlerini yanımıza gelmesiyle hepsini savuşturdum.

"Eğer bana ne haltlar döndüğü anlatmazsanız burayı alt üst eder çeker giderim bir daha anca bir kaç yüz yıl sonra o da eğer ben istersem beni görürsünüz." Luna tüm gücüyle beni kendine çekerken tüm sinir ateşimi ona yansıttım.

" Dur Akatriel dur ve izle" yaşanan kaos olaylarını ince ince süzgeçten geçirerek bana aktaran Luna yaşanan olayların fazlalığı ve yoğunluğu ile dayanamayarak yere düşeceği sırada onu tuttum.

"Dur Luna tuttum seni" onu geri oturturken hafızıma yerleştirilen anılarla baş etmeye çalışıyordum. Luna nın oyuncağı Lena kaçarken bir bekçi tarafından Araf'a gönderilip canlı canlı eziyet görmüş, kafesteki cehennem bekçileri kafesleri kırıp isyan birliklerine katılıp bir çoğu melek soykırımı başlatmak için çalışmalara başlamış, ve bunun dahası da var büyükler arasında dönüp duran rivayetler iki tarafı da olduğundan beter etmiş.

"Toplanma zamanı gelmedi mi Arel" sert bakışımlarımla anlatmak istediğimi anlattığımı umdum onun bu özgüveni yüzünden her şeye sıkıntı yok diyerek üstünü kapattığında başıma dert olarak geri dönüş yapmasından bıkmıştım.

"Bak Akatriel anlıyorum çok kızdın ama otur bir de dinle Zadkiel den bir iz bulmuşlar aslında belki de ölmemiştir yani elimizde zaten kesin bir bilgi yoktu ama şimdi elimizde kanıt var."

Dediğinde sanki olabilirmiş gibi daha çok sinirlenmiştim.

"Ariel bak sinir geçiş sinyallerimle oynuyorsun oğlum madem öyle biz niye bu kıza eziyet edip kendimizi yorduk niye bu kadar zulüm görüp savaş derecesinde olaylara şahit oluyoruz."

Vaktinden Önce.....Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin