~5~

43 16 9
                                    

*MEDYA*
____________________________________

*HATIRLATMA*

Otelden kıyafetlerimi fln alınca geri arabaya döndüm. Fakat bir sorun vardı!!!
____________________________________

   Hwayong arabada yoktu belki hava almaya çıkmıştır falan diye etrafa bakmaya başladım ama yoktu. Aradım ama açmadı, arabaya geri döndüğümde kırmızı bir zarf duruyordu.

  Mektubun mührüne baktığımda korkmuştum çünkü o iğrenç, lanet olası oyunun mührüydü. Bende telaşla n'yapacağımı şaşırdım aklıma tek Yoongi hyungum ilen Jimin'in aramak geldi. Hemen onları aradım ve konferans kurarak konuşmaya başladık.

   Ben olan biten her şeyi anlattım, Yoongi hyung bana eve gelmem gerektiğini, benim de başımın dertte olabileceğini ve bu olayı kafa kafaya vererek çözmeliyiz diye beni uyarmıştı. Bu uyarının üzerine bende arabaya atlayıp eve doğru sürmeye başladım.

   Ama içimde anlam veremediğim bir korku, bir dehşet ve bir endişe vardı. Acaba Hwayoung kaçırıldı diye mi yoksa onu koruyamadım diye vicdan azabı mı, çözemedim...

   Bir saat içinde evde olmuştum. Mektubu  da alıp zili çaldım. Namjoon hyung açmıştı kapıyı onun yüzü de en az benim kadar  endişeliydi. Hemen içeri geçtik ve ben mektubu Jin Hyunguma verdim. Oda incelemeye başlamıştı, kafasını sıkıntı işe salmaya başlayınca işin vahim olduğunu anlıyorduk hepimiz. Jin hyung Mektubun incelerken içini açtı. Bir heyecan ile Jin hyunga bakıyorduk hepimiz. Jin hyung okumaya başladı: "Sevgili BTS grubu, demek bizimle tekrar uğraşmak istiyorsunuz? Öyle bir haber aldık. Kıl payı hepiniz elimizden kurtuldunuz fakat bakın kader bizi tekrar birleştirdi. Galiba eceliniz biz olucaz gibi gözüküyor, bu arada  hanımefendi çok güzel belki yeni oyun karakterimiz olabilir. Oyuncularımız çok şanslı, kolayda ölüme gidiyorlar. Eğer kızı kurtarmak istiyorsanız birinizde birini kurban olarak seçin. Çünkü kız ancak o zaman kurtulur... " yazıyordu. Bu herif neyin peşindeydi böyle?!!

   Endişe ile birbirimize bakmaya başladık, biz kardeş gibiydik birbirimizi asla satmazdık. N'olursa olsun asla birbirimizi ölüme itmezdik bu yüzden bir plan kurmalıydık. Planımız hem akıllı hem de kurnazca ilerlemeliydi, aramızda en çok seçilen ve en çok parayı karşılayan ve en psikopatça şeyler üstünde denenmiş üyemiz Yoongi'ydi. Yoongi'ye bakınca gözlerinde umursamazlık vardı her zaman ki gibi "ölsek de aynı ölmesek de aynı, bu hayatın bize bir faydası yok." gibi düşündüğünü hepimiz anlıyorduk ama o öyle düşündü diye birbirimizden vazgeçemezdik...

   Aklıma anında bir plan gelmişti. Hyunglarıma o planı anlatmam gerekiyordu: "Hyunglarım beni dinleyin. Aklıma bir plan geldi! Hazırsanız söylüyorum, şimdi biz aramızdan bir kurban seçicez sonra OUTCAST'e bir e-mail göndericez kurbanı seçtik her şey hazır diye. O da bize adresi atıcak biz de adresi polise vericez ama biz gittikten sonra polisler gelicek fakat sessizce suikast gibi düşünün. Daha sonra Hwayong'u alıcaz adam tutuklanacak ve hepimiz rahat olucaz. Sizce nasıl?" diye sorup hepsinin gözlerine bakmaya başladım gülüyorlardı anlaşılan planımı sevişlerdi.

   Aramızdan bir kurban seçmek için kura seçecektik. Kura seçimi şöyle olacaktı:

Yoongi seçenlerin kutusunda Beyaz renk,
Jin'i seçenlerin kutusunda pembe renk,
Jungkook'u seçenelerin kutusunda Siyah renk kağıt çıkacaktı.

   Biz cam fağnus içinde kuraları seçmeye başladık bende siyah renk kağıt çıkmıştı, Hoseok Hyungda Beyaz, Namjoon Hyungda da siyah, Jimin de ise siyah çıkmıştı. Kurbanımız belliydi artık Jungkook kurban olucaktı, umarım benim küçklükten beri hayran olduğum adama bir şey olmazdı. (VKOOK OLMAZSA OLMAZ.)

OUTCAST'IN SIRRI / KTH #wattys2019Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin