HayalKırıklığı

62 13 28
                                    

Ya Rabb, bu uğursuz gecenin yokmudur sabahı,mahşerde mi biçarelerin,yoksa felahi?
   *"Mehmet Akif Ersoy"*

Olur ya bazen Her şeyden, herkesden  gitmek ister insan! Mutluluğunu hep bir yerlerde arar, kimisi sevdiğinde, kimisi işinde, kimileride hayatında.Hayat mutluluğu aramamız için çok kısa, vakit az. Mutluluk hep var ama biz göremiyoruz. Neden mi? Çünki biz onu kalbimizde değil, İnsanlarda arıyoruz. Mutlu olmak istiyorsan elini  kalbine koy 1,2,3 diye say içinden  kalbinin bir atıp bir atmamasını anlayacaksın. Dedim ya hayat çok kısa mutluluk kalbinde onu ortaya çıkarmak istiyorsan önce üzül.üzülki mutlu ola bilesin.sahte gülüşler her keste var. Ben de bile, dışarıdan bakanlar bizi mutlu sanarlar hep. Ama kalbimiz mutlu olmadığımızı hemencecik anlar! Sevdiğimiz birine bir şey olduğunda kalbimiz acıyor değil mi?  Neden mi? Çünki o kalp hiss eder. Mutlu olduğunda mutlulukdan deli gibi atar,mutsuz olduğun da ise sanki birisi kalbine bıcak saplıyor onu parçalara ayırıyor. Mutlu olmak istiyorsaniz ÖNCE KALBİNİZİ, KENDİNİZİ SEVİN. HiÇ kimse sizden değerli değildir.

1 HAFTA SONRA.

Mektubu okumamın üzerinden tam 1 hafta geçti.Annemden hala haber yok! Hoş haber alsam ne olacak sanki?!neyse ya ben okula gitmeliyim.
'Sevda? İyimisin sen?'
"Hıh!1 haftadır yoksun iç ses nerelerdeydin? Tatile mi gittin?aksnssj  İyiyim ben merak etme,sen nasılsın?"

Delirdiğimi mi düşünüyorsunuz? Hayır delirmedim! Sadece yanımda olan Bir tek iç sesim kaldı. Ne kadar kendisine tahammül edemesemde.onuda kayp edemem!

'Salak ben senin dediklerini anlaya biliyorum. Benimi sevdin?? ıyyyy kusucam galiba.. bende beni sevdiğini dediyine kadar iyiydim.' İç sesime göz devirerek

"hayır gerizekalı iç ses! Seni sevmiyorum! sadece bir tek sen varsın yanımda. O yüzden öyle söylemişdim, ve saol gerçekten söylememe bin pişman ettin." İç sesimi blok ederek banyoma girdim. ılık bir duş aldıkdan sonra okul kiyafetlerimide üzerime geçirip aşağıya indim. Resmen koskoca evden yalnızım!! Nefret ediyorum HAYAT SENDEN! Tabii siz babam  nerede diye merak ettiniz.benim babam ben doğduğum gün hastaneye gelirken trafik kazası geçirmiş, hastaneye getirildiğinde durumu kritik olduğu için acile alınmış,ve doktorlar hayatını kurtaramamış.
Neyse okula geç kalıyorum.
--------------------
Okulun bahçesine girdiğimde meydanda kalabalık vardı. Yavaş adımlarla oraya doğru yürüdüğümde Umudun sesini duydum. Duyduğum an gözlerim doldu.. Ayşegülün önünde diz çökmüş ona şiir okuyordu.
Hemde Özdemir Asaf'ın en çok sevdiğim AŞK  şiirini.

"Sen kocaman çöller de bir  kalabalık gibisin,
Kocaman denizler de ender bir balık gibisin.
Bir ısıtır, bir üşütür, bir ağlatır, bir güldürür;
Sen hem bir hastalık hem de sağlık gibisin." Şiir bitdiğinde her kesden gürülütülü bir alkış tufanı koptu. Ayşegül samimiyetden yoksun bir gülümsemeyle Umudun boynuna atladı. Ben de daha  fazla dayanamayıp oradan uzaklaştım. Koşarak sınıfa gidiyordum ki, taş'a çarptım. Öff yok ya taş değilmiş bu. Gıcık Emirmiş. Ona göz devirerek "ÖNÜNE BAKSANA!" Diye bağırdım. Gözlerine bakdığımda Bana acıyormuş gibi bakıyordu buda neydi şimdi? Daha fazla göz teması kurmadan koşarak tuvalete girdim yüzümü yıkayıp biraz kendime geldikden sonra tuvaletden çıktım. Çıktım çıkmasınada. Çıkarken Emiri karşımda bulmayı beklemiyordum. Bana bakarak "iyimisin?" Diye ince bir şekilde sordu. Bende terslemeden nazikce "İYİYİM"DEDİM. EMİR hafif kıkırdayıp "iyiysen neden bağırıyorsun? Delimisin kızım sen? Kim üzdü lan seni?" Delimi ya bu "SANA NE  BE. KİMSE ÜZMEDİ BENİ! ÇEKİL ÖNÜMDEN!" Tam yanından geçerken kolumu sertçe kavradı ben ondan kolumu kurtarmaya çalışırken o, benim gözlerimin içine bakarak "Sen aşık olmuşsun!" Dedi sinirle
"Hadi ya!nerden anladın? Bak Emir çekil yolumdan fena olur senin için!"
Zaten umudla Ayşegülün arasın yaptıkdan sonra Umut beni unutmuşdu. Hiç konuşmuyorduk.kalbim acıyordu:(  
Emir  kolumu serbest bırakıp "Ağlama!küçük aşık." Diyerek çekip gitti bende arkasından daha fazla bakmadan sınıfın yolunu tuttum. Zaten son 3 ders kaldı bari onları kaçırmayayım. Sırama oturup Matamatik hocasını beklemeğe başladım. Beril hoca sınıfa girer girmez "testlerinizi açın!" Dedi.
Bir sürü test işledikden sonra nihayet zil çaldı.
------------
Son dersde bitti. Artık Evime gide bilirim!

Okuldan çıkıp evime doğru yürümeye başladım,arkamdan birinin geldiğini hiss ediyordum. Hızla dönüp arkama bakdığımda siyah kapşönlü birini gördüm. Onu görmemle önüme dönüp son sürat koşmaya başladım. Ara sıra arkama bakıyordum öylece yerinde durmuş beni izliyordu. Kim ki bu? Neden beni takip ediyor? Yoksa geçen beni takip edende bu muydu? Aman Allahim neler oluyor? Ya evimi biliyorsa? Kafamda cevapsız binlerce soru vardı. Hepsine cevap bulmam gerek ama önce kendimi toparlamalıyım.sonra bir iş bulmalıyım, böyle olmaz kendimi geçindirmeliyim.
.......................
Odama çıkıp HAPPY SLEEPİNG(mutlu uyku) yazılı  pijamalarımı giyip mutfağa geçtim. Bir iki şey atıştırdıkdan  sonra mutfağı toparlayıb odama çıktım.
Kendimi yatağima atıp düşüncelere dalmaya hazırlaniyordumki kapı çaldı. Hemen aşağiya inip kapı deliğinden gelene baktım iyi de kimse yok ki?  Kapıyı açıp dışarıya baktım tam kapatiyordum ki, yerde bir hediyye kutusu gördüm üstünde bir kart var ve üzerinde SEVDA YEŞİLCAM yazıyor. Kutuyu alıp salona geçtim.açmakla açmamak arasın da  kalmışdım.Son bir cesaretle kutuyu açtım içinde nutella vardı. Nutellayı görmemle gözlerimden kalplerin çıktığına eminim.. ne? Siz nutellayı sevmiyormusunuz? Kutunun içinde bir kart daha vardı. Üzerindekini okumamla küçük bir şok yaşadım. Kartta şöyle yazıyordu: "DEPRESYON SANA ÇOK YAKIŞMIYOR!KÜÇÜK AŞIK)
AFİYET OLSUN!
                               EMİR."

Dayanamadım iki bölüm atdım. İyi okumalar❤

Medya:EMİR

Medya:EMİR

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Umudum ol!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin