İmparator | YoonMin

0.2

Jimin'in anlatımından..
~

"Bebeğimiz zarar görmesin?" dudaklarımı dudaklarına sürtüp gülümsedim.

"Sert olmadığın sürece ona hiçbir şey olmaz. Hem seni çok istiyorum. Sanırım hormonlar.." gülümsedi ve beni banyodaki tezgaha oturtup küvetin suyunu açtı. "Kravatların nerede?" Kaşlarını çatıp dönmesiyle şaşkınlıkla gözlerimi kırpıştırdım.

"Onları ne yapacaksın?"

"Beni bağlamayacak mısın?"

"Bağlamamı mı istersin?"

"Hayır! Ş-şey.. yani sen nasıl istersen sonuçta sen benim eşimsin ve kralsın.. ama önceki sevişmelerimizi göz önüne alırsak bebeğimizi yaptığımız sevişme hariç çünkü o zamanda böyle hiç bir şekilde beni bağlamadan, gözlerimi kapatmadan sevişmiştik, neyse ne diyodum. Bağlayınca çok acı çekiyorum ve zevk alamıyorum. Sadece sen zevk alıyorsun.." dudağımı dişlediğimde yanıma geldi ve işkence ettiğim dudağımı dişimden kurtarıp parmağıyla okşadı.

"Bebeğimizi yaptığımız zamanı hatırlıyorsun değil mi?"

"Evet, evet nasıl unutabilirimki? En güzel sevişmemizdi. Birbirimizin gözlerinde kaybolmuştuk ve sen çok naziktin.."

"Her yer kapkaranlıktı sadece gözlerimizi görüyorduk."

"Teninin beyazlığı bile zor seçiliyordu ama sesin, vücudun.. o kadar ezberimdeydi ki.."

"Hadi bebeklerimi güzelce temizleyelim." dudaklarımla dudaklarını öptüğümde gülümsedi ve beni kucağına aldı. Üzerimdekileri çıkarıp sadece baksırla kaldığımda o da kendi üzerini çıkarmış ve baksırıyla kalmıştı.

Elimi baksırına attığımda kıkırdadı ve elimi tuttu.

"Yapma Jiminie~"

"İstiyorum. Seni aylardır görmedim. Birbirimizi tanımadan aşık olduk. Seni özledik. Deliğimde, ben de.."

"Ya bebeğe bir şey olursa?"

"Beni getiren insanlarla konuştuğumda yıllardır bebeğin olmadığını söylemişlerdi. Benden öncesi olduğunu kıvrak ve bilgili sekslerinden anlamalıydım."

"Hepsi geçmişte kaldı. Seni seviyorum ve sizi bulmuşken asla kaybedemem." Baksırımı ve baksırını çıkarıp küvete oturttu. "Eğer çok istiyorsan sadece parmaklarımla yaparım." Usulca başımı sallayıp dudaklarını öpmeye başladım.

...
3.5 Ay Sonra:

Uyandığımda yanımdaki boşlukla kaşlarımı çatmıştım. Bebeğimin hareketlerini hissetmemle gülümsedim ve üç buçuk aydır uyandığım yatakta gerinerek kalktım. Bebeğim karnımda güzelce büyüyordu ve üç buçuk aydır Yoongi her akşam beni kollarıyla sarıp huzurla uyutuyordu.

Banyoya girip tuvaletimi yapıp, kısa bir duş alıp, dişlerimi fırçaladım. Üzerimi giyinip odamızdan çıktığımda yavaş adımlarla taht odasına yürümeye başladım. Sanki izleniyormuş gibiydim. Kaşlarımı çatıp adımlarımı hızlandırdığımda odaya varmak üzereydim. Duyduklarımla duraksadım.

"Korumayı arttırın. O buralarda bir yerde. Jimin ve bebek güvende olmalı Namjoon."

"Merak etme. Onlara gözüm gibi bakacağım. Peki ya Min'den haber var mı?"

"Hayır. En son krallığa dönmeden önce yaptığımız düelloda saçlarını kesmiştim. Hakkım olanı bana vermek zorunda kaldı. Bir süre ortalıkta dolaşamayacağını düşündüm ama yakınlarda bir yerlerde onu görmüşler. O çok yakında. Hakkı olmayanı almaya gelecek."

"Merak etme. Onların her adımında yanında olacağım. Doğuma üç ay kadar bir süre kaldı."

Kapıyı itip onlara yürüdüğümde Yoongi gülümseyip kollarını açtı.

"Bir sorun mu var? Neden Namjoon bizi koruyacak?"

"Kralın odasını dinlemek bir suç sevgilim biliyorsun değil mi?" Kollarının arasına girdiğimde beni dikkatlice kucağına çekti. Karnımı gülümseyerek sevdiğinde devam etti.

"Sadece tedbir amaçlı." Endişeyle konuştum.

"Yoongi, korkuyorum. Buraya gelirken izlendiğimi hissettim." Kaşları çatıldığında sert bakışları Namjoon'u bulunca hızla odayı terk etti ve korumalara seslendi.

"Bak. Sana anlatmam gereken bir şey var." Başımı salladığımda devam etti. "İkiz kardeşim var. Min Yoon-hyun. O benim tahtımın peşinde. Sahip olduğum her şeye göz koydu. Bu yüzden size gözüm gibi bakmalıyım."

"Neden daha önce anlatmadın?"

"Seni telaşlandırmak istemedim sevgilim." Dudaklarıma kısa bir öpücük kondurduğunda gülümseyip başımı omzuna koydum.

"Seni seviyorum Yoongi."

"Seni seviyorum."

~