Eşyalarımı hazırlayıp bir çantaya koydum. Aynamın karşısına geçip Rose'nin verdiği kolyeye bir daha baktım. O kolyeyi hiçbir şeye değişmem. Onu bana Rose'm aldı çünkü. O sırada kapım çaldı.Kai; Lalisa, girebilir miyim?
Lalisa; Gel oppa.
Kapıyı açtı ve içeri girdi.
Kai; Hazır mısın??
Lalisa; Evet oppa, hazırım.
Kai; Hadi gidelim o zaman.
Lalisa; Tamam
Kai oppa önden, ben arkadan odamdan çıktık. Jennie unnie bizi kapıda bekliyordu.
Jennie; Hazırsın di mi bebeğim?
Lalisa; Evet.Hazırım unnie.
Kai oppa kapıyı açtı ve arabaya kadar yürüdük. Sonra Jennie ile çantalarımızı kucağımıza alıp arabaya bindik. Ardından Kai oppa da ön koltuğa oturdu ve sürmeye başladı. Arabada sessizlik vardı. Ama ben bozdum.
Lisa;Gördüğüm reklamda bu sene bi değişiklik yapıldığını gördüm.
Kai;Nasıl bir değişiklik?
Lisa;Suçların cezası olmayacakmış. En ağır suçun bile.
Jennie;Ölü sayısı baya artacak desenize.
Lalisa;Aynen.
Rose ile benim evime az kalmıştı.
Jennie;Bebeğim, kendine çok dikkat et. Tamam mı?
Lalisa;Tamam unnie, siz beni merak etmeyin güvende olacağım. Siz de dikkat edin.
Jennie;Tamam güzelim.
Eve varmıştık. İkisine de sımsıkı sarıldım.
Lalisa;Görüşürüz unnie ve oppa:/
Jennie&kai;Görüşürüz Lalisa.
Tam eve girecektim ki, Jennie unnie nin ağlama seslerini duymuştum. Tekrar yanina gidip sarıldım.
Lalisa;Jennie unnie ağlama ama, ağlarsan gidemem ki.
Jennie;Elimde değil Lalisa.
Elimle göz yaşlarını sildim.
Lalisa;Ama şimdi ağlama, lütfen.
Yanaklarına süzülen gözyaşlarını silip gülümsedi.
Jennie;Tamam, ağlamıyorum. Sen sakın korkma tamam mı?
Lalisa;Tamam unnie. Hadi, görüşürüz.
Jennie;Görüşürüz Lalisa..
Arabanın kapısını kapattım. Onlar giderken gülümseyerek arkalarından el salladım. Onlar da bana el salladı. Sonra derin bir nefes alıp verdim ve eve döndüm. İçeri girer girmez ağlamaya başladım. Çünkü duvarlarda Rose öldükten sonra astığım resimlerimiz vardı. Hepsine teker teker göz gezdirdim. Onu cidden çok özlemiştim. O benim için hem anne, hem baba, hem de arkadaştı. O gidince Jennie unnie benimle ilgilendi. Ama, o bile Rose'nin yerini dolduramadı.
O benim her şeyimdi çünkü, her şeyim..Beraber yattığımız odaya çıktım. Her zaman onun kafasını koyduğu yastığı kucağıma alıp yatağa oturdum. Kokusunu içime çektim. Hâlâ onun kokusu vardı.
O 24 saatin başlamasına sadece 2 saat vardı. Bu yüzden bir yerden silah bulmam gerekiyordu.
Hayatımda İlk kez kullanmıyorum, uzun yıllar sonra ilk kez kullanıyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the purge |taelisa
Novela JuvenilBiraz sonra duyacağınız siren ile 24 saatliğine bütün suçlar legal olacaktır. Polis, ambulans gibi devlet güçleri bu saatler içinde çalışmayacaktır. Tanrı Güney Kore'yi korusun.