Multimedia'da Alev var ve Gündüz'ün barda söylediği şarkı (Hey there Delilah) var. İyi okumalar.
Gündüz'den
Hareketlerimle burada çalıştığımı gizlediğimi Mert abiye anlatmıştım. Gülmüştü. Sanki öğrenmiyecekler mal gülüşü. Şimdi diyorsunuz Neden senden sadece 2 yaş büyük birine abi diyorsun? ya da demiyorsunuzdur ama yinede söyliyeyim. Mert abi sadece 20 yaşında olmasına rağmen çok olgun ve bir abinin şefkatini taşıyor gibi. Biliyorum benden beklenmeyen bir açıklamaydı ama konumuza devam edelim biz.
Alev ve Ateş bara fırlayınca bende içeri girdim. Peşlerinden yürüdüm ve fark ettim. 1.si burası çalışmaya başladığım bar , 2.si bunlar Gece'nin oturduğu masaya gidiyorlar. Gece rahat görünen kırmızı deri koltuğun en ucuna oturmuştu ve çevresinde bir erkekler topluluğu vardı. Kıkırdak kız nerede hep buralarda olurdu? Diye düşünüp etrafa bakındım. Sonra barın önünde bir çocukla konuştuğunu gördüm. Bende yarım daire şeklinde duran koltuğun oraya attım kendimi. Çok rahatmış lan. Alev çoktan dans etmeye başlamıştı. Ateş ise kolunu koyu sarı saçlı kızın omzuna koymuş ,kız ona yaslanmıştı. Onlara mal mal baktığımı gören Ateş güldü.
- Siz çıkıyor musunuz? Kız halinden memnun bir şekilde gülümsedi ve cevap verdi:
- Yakında iki yıl olacak. Ateş aynı şekilde ona gülümseyip dudaklarına hafif bir öpücük kondurdu. Kız kolunu onun beline sardı. Mutlu bir şekilde gözlerini kapamıştı ki bir şey hatırlamış gibi birden doğruldu. Ateş bir anda irkildi. Kızda onun bu haline güldü. Ben bir erkek olabilirim ama yinede bana çok sevimli gelmişlerdi. Bir şekilde birbirleri için yaratılmış gibiydiler. Kız gülmeyi kesince bana döndü:
- Şimdi sen Gece'yi tanıyorsun ama bizi tanımıyorsun. Ben Gülce ve oradaki -kıkırdak sarışını gösterdi- istese herkesin gözünü çıkartacak kadar güzel olsada saplıktan ölen arkadaşımız Yağmur.
Tam o sırada buraya yeni gelmiş olan Yağmur -kıkırdak lakabını çabuk unuttum haa- ona ters ters baktı ve:
- Ben saplıktan ölmüyorum bu benim kendi kararım tamam mı? Diyerek trip attı ve Gülce'yi güldürdü. Böyle geçen normal bir arkadaş buluşması gibiydi. Tabi benim Mert abi ve çalışanlara attığım susun bakışları ve içkiler hariç. Gece bizimle fazla ilgilenmedi. Daha çok etrafındaki çocukları kovuyordu. Sohbet ederek saati 2.30 yapmıştık. Yinede bir bar için erken olduğunu düşünüyordum. Sonrasında evlere dağıldık falan işte.
Ertesi gün:
Alarmımın çirkin sesiyle uyanıp hazırlandım. Elime bir tost yapıp meyvesuyu ve tostumla okula yürüdüm. Evet dün akşam Ateş'le shot yarışı yapmış kişi söylüyor bunları.
Yolda yürürken kafama dank etti. Bugün barda iş günü. Yaşasın herkesin önüne geçip şarkı söyleyip servis yapacağım(!) Gibi bunalımlı düşüncelerle okula gittim. Acaba bugün okula gitmesem mi? Olmaz. Bir yıl daha sınıfta kalamam. Ailem bir yıl daha paramı karşılamasın istiyorum. İşe gitmesem aileme geçim konusunda yardımcı olamam. Bu işin sonu böyle Gündüz Bey. Her şey ailem için. Diyerek varmış olduğum okul binasına adım attım.
Gece'den:
Bugün Gündüz fazla konuşmadı. Kaç gündür dırdır çektiğim çocuk sadece silgi istedi.(Yazar notu: Kafanız karışmasın bardan sonra birkaç gün geçti.) Ne oldu merak ediyorum.
Akşam barda Gündüz'den:
Sahneye birazdan çıkacaktım. Siyah pantolon ve t-shirt ile kuliste dikilip Bir şey olmayacak. Ne olabilir ki? Diyerek kendimi avutmaya çalışıyordum. Mert abi beni yavaşça ittirdi ve sahneyi işaret etti. Merdivenlerden çıktım ve barın küçük sahnesine adım attım. Arkadan gitarımı aldım ve yere eğdiğim başımı kaldırıp selam verdim. Bizimkilerin oturduğu masaya baktığımda herkesin bana şok içinde baktığını gördüm. Zaten Ateş'e bara gelmeyeceğim dediğimde şaşırmıştı ama nedense onun şaşkınlığıyla uğraşmıyordum. Gözlerim Gece'deydi. Birbirimize bakarken sahnenin ortasındaki tabureye oturdum, mikrofonu kendime yaklaştırdım. İlk şarkıma başlarken deniz rengi gözler hala üzerimdeydi. Hiç gözlerimi gözlerinden almamıştım. Şarkıya başlarkense gözlerimi kapattım. Herkesin bana baktığını biliyordum ama onun bakışlarını hissediyordum.
Şarkının ortasında gözlerimi araladım ve sonsuzluk kadar derin gözlerinden akan, yanaklarını okşayan damlalarla birlikte onu gördüm.
Gerçek Gece'yi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyah Yıldız
Teen FictionGece, başına gelenlerden sonra erkeklerden nefret eden ve onları sadece eğlence amaçlı kullanan kaba ve soğuk bir kızdır. Öte yandan Gündüz, Gece'nin hakimiyet sürdüğü karanlık bir ortama adım atan neşeli ve cana yakın bir çocuktur. Aralarında geçec...