Multimedia'da Ateş var. İyi okumalar.Gece'den:
Gözyaşlarım yanaklarımı gıdıklayınca ağlamış olduğumu fark edip etrafa bakındım. Kimse beni görmemişti. Bu fırsattan yararlanarak gözlerimi sildim ve tuvalete koştum. Kısa bir süre sonra içeri dalan Gülce ve Yağmur'un sesini biraz zor olsada duydum. Gündüz'ün sesi tuvaletten de duyuluyordu çünkü. Farklı bir şarkıya geçmişti.
Yağmur bana sarılırken Gülce elini omzuma koymuştu.
- İyi misin? Dediler aynı anda. Bu şarkı bana eski günleri hatırlatıyordu. Abimi. Abim özellikle bu şarkıya bayılırdı. Birlikte bu şarkıyı söyleyip yatakta zıplardık. Kızlar bunu bildiği için Neden? diye sormuyorlardı. İyi olduğumu belli edercesine kafamı salladım. Sonrada onlara sakince gülümsedim. Benden sık görünmeyen bir gülüştür. Aynaya dönüp azcık akmış olan makyajımı silip tekrar yaptım. Beraber koltuğumuza döndük. Gündüz'e baktım. Şarkı söylerken kendinden geçiyordu. Kapatmış olduğu gözlerini ben gelince sanki göz kapaklarının altından görmüş gibi gözlerini aralayıp bana baktı. Sonra tekrar kapattı gözlerini. Başta sahnede duran çekinmiş ve utangaç Gündüz gitmiş yerine bir profesyonel gibi söyleyen ve ortamı uçuran Gündüz gelmişti. İnsanlar pistte toplanmış dans ediyorlardı. Neredeyse hiç dans etmeyen ben piste çıktım ve pistteki tüm sürtüklere kraliçe arının kim olduğunu gösterdim. Gülce ve Yağmur başta şaşırdılar. Alev zaten pistten hiç inmeyen enerjik bir kızdı. Pistte beni görünce bana göz kırpmıştı. Bende ona piç gülüşü atmıştım. Bir süre sonra Yağmur dibimde bitti. Gülce'ye baktığımızda herzamanki gibi Ateş'e yaslanmıştı. Bizim ona baktığımızı görünce burnunu kırıştırdı. Bu onun Ben burada rahatım siz dans edebilirsiniz zaten şuan hiç kalkmaya da uğraşamam bakışıydı. Evet, bir bakıştan bu kadar şey çıkarabiliyoruz. Yağmur ve ben onun bu haline güldük. Onlara her zaman imrenmiştim.
Kısa sürede etrafımıza erkekler toplandı. Bu gece eğlensem mi diye düşündüm. Kafamı çevirdiğimde bana doğru bakan delici gözler gördüm. Normalde fazla korkmam ama bu sefer fazla sertti. Gerçekten. Bende gözlerimi Gündüz'den başka yöne sabitledim. Zaten canım pek istemiyordu. Gündüz'de beni bakışlarıyla ikna etmişti. Buda demek oluyorki bu akşamda YouTube'un soyunu kurutacağım. Bu sırada sanki zihnimi okumuş gibi (herkes bi medyum kesildi) Yağmur lafa daldı:
- Şu günlerde bir tuhafsın Gece. Benim tanıdığım Gece tanıştıkları ikinci gün Gündüz'ü eve atardı.
- Bilmiyorum Yağmur ama haklısın. Bu günlerde tuhaf olduğumu bende farkettim. Sadece nedense Gündüz'ü öyle düşünemiyorum.
- Yoksa birileri aş-
Devam edecekken sözünü kestim.
- Hayır Yağmur bu düşünceyi aklından çıkar. Erkekler hakkında ne düşündüğümü biliyorsun.
- Evet, evet. Erkekleein hepsi aynı. Sadece eğlenmek için varlar. Bazı erkekler gerçekten insan oluyor. Falan filan.
Dedi bıkkın bir sesle. Sonrada abartılı bir şekilde gözlerini devirdi. Yanındaki çocuğa dönüp onunla konuşmaya başladı. Bende yerime geçtim.
Birkaç şarkı sonra sessizlik oldu. Bende sahneye baktım. Gündüz merdivende Mert abinin ona uzattığı önlüğü alıyordu. Garsonlukta yapacaktı! İşte bu eğlenceli olacak.
Gündüz her masaya gidiyor istekleri soruyordu. Kabul etmeliyim bunu yaparken çok sevimli görünüyordu. Bizim masaya gelirken yüzünden utangaçlık akıyordu. Ona piç gülüşü yaptım.
- Bir isteğiniz var mı? dedi dişlerinin arasından. Kendimi gülmemek için zor tutuyordum. Ateş'te öyle görünüyordu. Sonra toparlanıp:
- Lan göt ne diye söylemiyon burada çalıştığını?
Gülce onun göğsünden kafasını kaldırıp kollarını bağladı.
- Ateş öyle konuşma. Hiç hoşuma gitmiyor biliyorsun. dedi kaşlarını çatarak.
- Özür dilerim kirazım. Ağzımdan çıktı işte. Dedi ve yanağından öptü.
Gülce de rahat ve sıcak olduğunu söylediği yerine geçti. Tabiki Ateşin kucağı. Bu sırada Gündüz bana döndü.
- Senin bir isteğin var mı? Tabiki piç gülüşümle :
-Seni. dedim.
-Ha? Suratı bir domates gibi kızardı.
-Gündüz çok komik oldun ahahahahha domates gibi yani ahahahahaha kırmızı kırmızı.
- Küçük denizlerin taşçağı yerde böyle gülseydin ya.
- S sen beni g gördün mü? Siktir. Kekeledim.
- Hahahahahha şimdi domates sensin hahahah.
- Ben kızarmam ki allıktır o.
- Evet Gece tabiki.
Kimi kandırıyorum ki. Ben bugün allık bile sürmedim.Sinirli bir şekilde yerime oturup bira istedim.
Bar çıkışı:
Tam bar çıkışında bir el beni karanlık bir köşeye çekti.
- Gece eğer seni üzen bensem özür dilerim senin ağlamanı istemem.
- Ha? Her şey bir anda olunca kafam karışmıştı. Ne olduğunu anlayınca:
- Hı sen diyosun ki yani ben ehe (ehe dedim ya) sorun değil. Hem ben ağlamadım ki yani toz kaçtı gözüme.
- Öyle olsun dedi ve sıcacık gülüş yaptı. Nasıl bir sıcaksa eridim.
Giderken arkama tekrar tekrar baktım. Ona.
Tekrar,
Tekrar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyah Yıldız
Teen FictionGece, başına gelenlerden sonra erkeklerden nefret eden ve onları sadece eğlence amaçlı kullanan kaba ve soğuk bir kızdır. Öte yandan Gündüz, Gece'nin hakimiyet sürdüğü karanlık bir ortama adım atan neşeli ve cana yakın bir çocuktur. Aralarında geçec...