2 Ekim
17:03- Birkaç dakika önce Greg geldi. Eski eşyalarınla dolu bir kutu buldu, götürmek istedi. Anlamsız şeyler, gerçekten. Senden kalan önemsiz eşyalar. Ona götürebilirsin dedim. Çok mutlu görünüyordu. Sanırım seni gerçekten özlüyor.
17:03- Onu bir süredir görmemiştim. Aslında son zamanlarda kimseyi görmedim. Geçmişi unutmaya çalışıyorum, ama yapamam, değil mi? 'Sherlock'un ölümünün öncesi' hayatına geri dönemem...
17:04- Kutuda bir DVD bulduk???
17:07- Doğum gününde çektiğim video kaydından kısa bir kesit. Cidden özel günlerden nefret ediyormuşsun. Videoda bana kamerayı kapatmam için resmen yalvarıyorsun. O günü çok iyi hatırlıyorum. Akşam bir puba gitmiştik, eğlenceliydi.
17:08- Sesinin tonunu unuttuğuma inanamıyorum.
17:09- Bir saniye için hayattasın sandım...
17:15- Videoyu izlemen için seni çağırdım...Hem de yüksek sesle. Greg bana kafayı yemişim gibi baktı.
17:19- Beni duyabiliyormuşsun gibi sana seslendim.
17:19- Ve sonra hatırladım,
17:20- Ölü olduğunu.
17:30- Seni ne kadar özlediğimi tahmin bile edemezsin.
17:30- Sesini duymaya ihtiyacım var...Seni görmeye ihtiyacım var.
17:31- Ve belki de, eğer Mary olmasaydı;
18:14- Hala 221B' de olacaktım.
18:14- Bir süre önce Baker St'den taşındım. Biliyorsun, söylemiştim. Yani, eğer bunları okuyorsan biliyorsundur.
18:17- Yazdıklarımı okuyor musun Sherlock?
23:00- Bunları okumanı ne kadar çok istediğimi hayal edemezsin.
23:01- Şu an hayatta olmana ne kadar ihtiyacım var biliyor musun?
3 Ekim
2:05- Seni hala deliler gibi seviyorum.
3:06- Hala dönmeni bekliyorum. Beklemeyi bırakacağımı da sanmıyorum.
3:06- Neredesin seni deli piç.
4:25- Ve seni ne olursa olsun affedeceğim.
4:25- Seni benden uzak tutan şey buysa, endişelenmene gerek yok. Seni affedeceğim. Seni her zaman affettim. Her zaman, Sherlock. Daima.
4:25- Sadece sana söylemek istedim.
4 Ekim
20:11- Hey, Sherlock
20:11- Bu saçmalıkları zaten okumadığını biliyorum, ama
20:12- Hoşçakal demeye geldim.
20:13- Bunun bana bir faydası olmadığını biliyorum. Bir yıldan fazladır devam etmeye çalışıyorum ama yapamıyorum. Sana yazmaya, gittiğini hatırlamaya devam edersem daha çok yıpranacağım.
20:14- Bazenleri yüzünü kalabalığın içinde gördüğümü sanıyorum. Umut dolu gözlerle bakıyorum ve Tanrım, geri döndü diye düşünüyorum. Bir gün sen olduğunu düşündüğüm birine bağırdım...
20:15- Ve bunlar yardımcı olmuyor. Gerçekten.
20:15- Bunu artık yapamam. Hala yaşadığına inanıyorum, hep inandım ve hep inanacağım. Ama artık hayatımı mahveden birine bu derece bağlı kalamam.
20:16- Evet, sonuç olarak yaptığın bu. Beni kurtardın, fakat aynı zamanda beni mahvettin. Kendini bir kahraman olarak görmeyebilirsin, ama sen beni kurtardın. Bana yaşamak için bir neden verdin. Her neyse, sana borçlu olan bendim, sen değildin. Yine de beni her zaman korudun, yanımda oldun.
18:17- Çok sıradan biriydim. Kırılmış, ezilmiş biri. Yine de sen beni seçtin.
18:18-Dediğim gibi; bana hiçbir şey borçlu değilsin. Sadece senden tek istediğim var, eve gelmen. Eğer elindeyse lütfen gel.
18:20- Ama muhtemelen bunu yapamayacaksın. İşte Mary bu noktada devreye giriyor. Şimdi o yanımda ve ben buna odaklanmalıyım. Sahip olmadığım şeyden ziyade sahip olduğum şeye odaklanmalıyım. En azından iç sesim bana bunu yapmamı söylüyor.
18:21- Zavallı, acınası yaşamımda az da olsa mutlu olabilmem için bu kadarı yeterli. Bu yüzden artık gitmek zorundayım. Delirmeden önce bunların hepsine bir son vermeliyim. İşin asıl çılgınca olan kısmı da, bloguma veda edecek olmam.
18:22- Yani, Sherlock, ne pahasına olursa olsun, seni seviyorum. Ve güle güle.
NOT: Bir dahaki bölüm son (ve kısa bir) bölüm olacak :( Yeni kitaplara başlamayı düşünüyorum. Belki çeviri de yaparım :)
![](https://img.wattpad.com/cover/228326874-288-k571616.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geri Dön - Johnlock Texting
أدب الهواةÖzet: John, Sherlock'un ölümünden sonra blog yazmayı kaldıramaz. Onun yerine Sherlock'un eski telefon numarasına mesaj atmaya başlar.