VİRÜS

-26-

Eren şişedeki suyu Eylül'ün yüzüne dökünce Eylül uyandı.Seray ona yaklaştı ve Eylül'ün ağzındaki ipi indirdi.Eylül derin derin nefes almaya çalıştığı sırada Seray onu saçından tutup düşen kafasını kaldırdı.
Eylül o sırada Seray'ın yüzüne tükürdü.Seray onun saçlarını bırakıp yüzünü dirseğiyle temizledikten sonra belinden bıçağını çıkarıp Eylül'ün boğazına dayadı.

"Şimdi beni iyi dinle seni pislik.Benden benim için herkesden önemli olan birini aldın ve geçmişimiz olsa bile bu yanına kalmayacak.Sen beni öldüremedin ama ben seni öldüreceğim."Dedi Seray dişlerini sıkarak.Hayatında hiç olmadığı kadar öfkeliydi.Ardından bıçağı Eylül'ün boğazından çekti ve sandalyesine oturdu.

"Az önce telsizinden bir mesaj aldım.Adamların yeni bir baskın peşindelermiş ama ne yazık ki hepsi gafil avlanmış ve katledilmiş.Yani sen artık kimsenin umrunda değilsin ve kimse seni kurtarmaya gelmeyecek."Dedi Seray elindeki bıçakla oynarken.Emre ona birkaç numara öğretmişti ve istemsizce onları uyguluyordu.
Eylül birden kahkaha atınca Seray bıçakla oynamayı bıraktı.

"Artık ölüp sağ kalmak umrumda bile değil.Bu hayatta tek bir amacım vardı ve onda da başarısız oldum.Üstelik masum birini daha öldürdüm.Yine senin yüzünden."Dedi Eylül.O sırada Seray ve Eren göz göze geldi ve Eren'in kafasını çevirmesiyle o hüzünlü bakışma sona erdi.

"Bu dünya hiç adil değil biliyor musunuz?Ben hiçkimseye zarar vermemişken ve kimsenin ölümüne sebep olmamışken ben her şeyimi kaybettim senin ise hâlâ çevrende insanlar var ve senin gibi birine değer veriyorlar.Şu aptal çocuk bile!Neden onu önemsiyorsun ki?Bak işte abin onun yüzünden öldü.Eğer o olmasaydı abin de dahil bir sürü iyi insan hâlâ yaşayacaktı."

"Kes şunu!"Diye araya girdi Seray.

"Neden bir zamanlar kardeş gibi yakın olduğun dostuna şuan düşmansın ve nefret dolusun?"Diye sordu Eren sessizliğine son verip.

"Benden en iyi dostumu aldı!"

"Benden de!Ama ben onu affettim hemde hiçkimsem olmamasına rağmen."

"O halde aptalın tekisin."

"Belki de öyleyim ama senin de benden aşağı kalır bir yanın yok.Ayrıca sen sahip olduğun tek kişinin o olduğunu göremeyecek kadar da körsün."Dedi Eren ve birkaç adım ona yaklaştıktan sonra onun hizasına gelerek yerde diz çöktü.

"Sen de ondan ablası gibi gördüğü bir kadını ve bizden abimizi aldın ama bak,o 'Seni öldüreceğim'derken bile zorlanıyor.

"Palavra."Dedi Eylül gözlerini devirerek.

"Eğer bana kalsaydı çoktan ölmüştün.Bu hâlâ aklımdan geçmiyor da değil."

"Bu bir kazaydı Erencik amacım abini öldürmek değildi amacım kimseye zarar vermek değildi.Tek zarar vermek istediğim kişi oydu."

"Onunda arkadaşını öldürmek amacı değildi ama zaten onu Seray öldürmedi sen öldürdün."Dedi Eren ve yerden doğruldu.

"Bu doğru değil!Ben sadece onun canavara dönüşmesine izin vermedim."

"Senin dostun olduğu kadar onun da dostuydu.Sende onun dostuydun ve belki de hâlâ öylesin ama benim hiçbir şeyimsin."Dedi Eren ve belinden silahını çekip onun alnına dayadı.

"Eren?"

"Bıraksana sulu göz zaten beni öldürmeyecek miydin?Yoksa vaz mı geçtin?Gözlerim yaşardı bak."

"Senin kalbin gerçekten taşlaşmış.Anlamıyor musun?Eğer onun öleceğini bilseydim asla gitmezdim!"

"Sıktın ama sulu göz.Hadi sende çocuk.Öldür beni de şu işkence bitsin. Zaten mücadele etmekten çok yoruldum."

"Hayır!Onu birlikte öldüreceğiz."Dedi Seray ve belinden kendi silahını çekti.Onun gözlerinin içine bakarken silahının emniyetini çekti.

"Vay!İşte şimdi gözlerim yaşardı."

"Sen benim dostumdun ama sandığının aksine asıl sen benden her şeyimi aldın ama lanet olsun ki ne kadar vu durumdan  nefret etsemde geçmişimiz hatrına içimdeki sana olan sevgi hâlâ ölmedi ama son parçası da yok olmak üzere ve tetiği çektiğimizde ise artık kalbimde kalmayı bırak anılarımda bile olmayacaksın.O son parça da senin canınla birlikte yok olacak.Her şey daha farklı olabilirdi Eylül!Ama sen bu yolu seçtin.Ah Allah'ım!Neden bu kadar zorlanıyorum?.."Dedi Seray ve gözünden akan yaşa küfrederken o yaşı boşta olan eliyle sildiği sırada silah hâlâ Eylül'e doğrultuluyordu.

"Cehennemde görüşürüz eski dostum."Dedi ve başlarıyla anlaştıktan sonra ikisi de aynı anda tetiği çekti.