" Paul, Richard !"
Düşes Margaret'in sesi malikanenin yüksek duvarları arasında yankılanıyordu. Ellili yaşlarında olmasına ve biraz kilo almasına karşın asil görüntüsünden bir şey kaybetmemişti. Parlak altın sarısı saçlarının arasına karışan beyazlar, yaşadığı zor günlerin birer hatırasıydı ama onları sevmeyi öğrenmişti. Gevşekçe ensesinde toplanan saçlarından birkaç tutam çocukların peşinden koşarken tokadan sıyrılıp güzel yüzüne düşmüştü. Aldığı kilolar yüzünden daha da sıkmak zorunda kaldığı korsesi zaten nefes almasına hiç yardımcı olmuyorken bu yaramaz ufaklıklar yüzünden saatler süren bir koşuşturmaca nedeniyle nefes nefeseydi.
"İşte sizi yakaladım tembel fareler !" 12 yaşında olan ikizleri Paul ve Richard'ı gömleklerinin yakasından çekerek saklandıkları kiler dolabından çıkardı. Tek başına üç oğlan ve bir kız çocuğu büyütmeye çalışmak hayatının en zor ve en güzel deneyimi olmuştu. Fakat aralarında birkaç yaş fark olan kardeşler olsalar muhtemelen anlaşamayacak olan ikiz oğulları onu hem evde hem de tüm davetlerde zor durumlara sokmak konusunda çok iyi anlaşıyorlardı. Düşes Margaret ikizlerin ve kızının eğitimi için adından sıkça söz edildiğini duyduğu bir mürebbiyi malikaneye davet etmişti. Bunun bir ziyaretten çok anlaşma olması niyetindeydi.
"Mürebbi birazdan burada olacak." Dedi ellerini gömleklerin yakalarından çekerken. " Derhal temizlenip aşağıya iniyorsunuz."
Düşesin söyledikleri Paul ve Richard'ın bir kulağından giriyor, diğerinden çıkıyordu. Annelerinin yakalarından ellerini çekmesiyle birlikte yine birbirleriyle hararetli bir tartışmaya girmeleri bir olmuştu.
"Diana'nın o resmi benim için yaptığını biliyorsun Richard!" Düşes Laura ve Dük Dustin' in kızları Diana, ikizlerin birbirine savaş açmalarının bir yeni nedeniydi. Margaret derin bir nefes alıp gözlerini kapattı. Sinirleri artık tüm bu gürültüyü kaldırmakta zorlanıyordu. " Diana gibi akıllı ve geleceği parlak bir Ladynin sizin gibi hiçbir becerisi olmayan çocuklara yüz vermeyeceğini üzülerek söyleyeceğim benim minik lordlarım. " Düşes, oğullarını ikna edemiyor olabilirdi ama onları teşvik etmek konusunda kesinlikle yetenekliydi. " Yeni mürebbinizin Diana'ya da ders vereceğini size söylemeyi unutmuşum. Umarım ne kadar yaramaz ve bilgisiz çocuklar olduğunuzdan ona bahsetmez"
Kendi kendine mırıldanırmış gibi söylediği cümlenin ardından bakışlarını oğullarına çevirdi. Birbirlerine bakıp hemen yerlerinden fırlayacaklarına adı kadar emindi. Nitekim öyle de oldu. Richard, Paul'u geride bırakmak için itip çoktan merdivenlere koşmaya başlamıştı. Aralarında ki savaşı durduramıyor olması, onu yönlendiremeyeceği anlamına gelmiyordu.
Sorunlarından bir tanesini daha hallettikten sonra kendini koltuğa zorlukla bıraktı. Bir çay rica etti ve çayını beklerken büyük oğlu Andrew'i düşünmeye başlamıştı. Babaları gibi oğulları da düşesin hayatını zorlaştırmak konusunda oldukça hevesliydiler. Babasının ölümünün ardından Andrew Cornwall Dükü olmuş ve sorumluluklarını sahiplenme konusunda herkesi epey şaşırtmıştı. Oldukça iyi idare etmesine karşın, yaşadığı ilişkilerle annesinin yüreğini sık sık ağzına getirmeyi başarıyordu. Oğluna dair en son birkaç gün önce aldığı haber soylu ve evli bir kadınla beraber olduğu yönündeydi. Kadınlara olan düşkünlüğü bir yana bu düşüncesiz ve ihmalkar halleri düşesi deli ediyordu. Tüm soyluların hatta kralın bile takdirini kazanmasına yetecek kadar başarılı olmasına karşın oldukça zampara olduğu su götürmez bir gerçekti. Sabah olmasına karşın Andrew hala malikanenin yolunu bulamamıştı. Üstelik mürebbinin geleceğini bildiği halde!
Düşes bir arabanın yanaştığını duyduğunda yerinden zorlukla kalkıp cama doğru yürüdü. Yorgun ve dağınık haline bakılırsa macera dolu bir geceden çıktığı belli oluyordu. Kapıdan girdiğinde onu azarlamak üzere hareketlendi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ateşi Özgür Bırak
Ficção HistóricaCornwall Dükü Andrew ve malikanedeki herkesin hayatı, yeni mürebbiyenin gelişiyle oldukça değişecektir.