Flashback
"Hayır, hayır, hayır."
"Louis, lütfen. Bir kerecik, lütfen. Ben başkasına söz verdim, gitmem gerek. Ama bir insanın da aşkı söz konusu."
"Hayır dedim. Benden böyle bir şey isteme. Tanrı aşkına! Sen Aşk Tanrı'sısın, ben Gece Tanrı'sıyım. Eğer senin yapabildiklerini ben yapabilseydim ne farkımız kalırdı ki?" Louis sonunda Aşk Tanrısı Bing'i alt edecek cevap verdiğinde keyifle gülümsedi.
"Salak değilim, Louis. E sana kısa bir sürelik kendi aynamı vereceğim. Çocuk aynaya baksın yeter. Hop, hayatının aşkının kim olduğunu göreceğiz. Biz görünce de kader o kişini onun karşısına çıkaracak. Ki çıkaracak kişi ben oluyorum. Sadece aynaya baksın yeter. O kadar Tanrı arasında rahatça güvenebileceğim kişi sadece sensin."
"Of ya, bi' kişi de aşık olmasın. Ne olacak?"
"Olmaz öyle şey! Herkes aşık olmalı, tamam mı? Herkes! Fani ya da ölümsüz. Herkes aşık olmalı!"
Tanrı Bing'in sesinin yükselmesi ile Louis kafasını gömdüğü yastıktan kafasını kaldırdı. Kızarmış, sinirli suratı görünce irkildi. "Niye kızıyorsun ki?"
"Sana özel bir şey değil. Sevginin önemsiz görülmesini sevmiyorum."
Louis kafasını yana eğip yumuşak bir gülümseme sundu. "Peki. Sen gönlünü ferah tut. Gece giderim. Ben sana bir şey soracağım."
Tanrı Bing kapını açarken cevapladı. "Sor, su gözlüm benim."
"Su gözlüm ne ya. İnsan bi' okyanus felan der, herneyse. Şimdi senin şu özel aynana ben bakarsam hayatımın aşkını göre bilir miyim?"
"Hayır. Yanlız fanilerinkini görebiliriz."
"Anladım. Şimdi uyuyorum ben. Geceye işim var."
Bing "Fani gibi giyinmeyi unutma!" dedi odadan çıkmadan hemen önce.
•••
"Oturabilir miyim?"
"Tabii." Yeşil gözlü kibarca cevaplayıp yana kaydı. Sonra cevap veridiği kişinin yüzünü görmek için başını kaldırdı.
Louis göz-göze geldiği yeşil gözlerle söyleyeceği sözleri unuttu. Bir an sanki ışık hüzmesi yarandı. Bunu umursamadan yeşil gözlünün yanına yerleşti.
"O kadar bank içinden neden burası merak ettim." Yeşil gözler hem de derin sese sahipti.
"Diğer banklarda Ay'la bakışan biri yok."
"Diğer banklarda bu saatte kimsenin olmaması; genel." Mavilerin etkisinden çıkıp normal haline geri döndü yeşil gözlü olan.
"Sadece edebi olmak istemiştim." Mavi gözlü olan şirince gülümsedi. Yeşil gözlü de gülümsedi.
"Hey, gamzen var!"
"Evet?" dedi çok normalmişcesine - ki bir insanın gamzesi olması normal bir şey.
"Güzeller. Gamze severim." Louis tekrar yeşillerin etkisi altına düştü.
"Ben sevmem. Gamze kas ve bağ dokusunda oluşan deformasyon. Yani sağlıksız bir şey." Yeşil gözlü bu halinden menmun olmadığını belli etti.
"Sen delirmiş olmalısın. Sana ne kadar yakıştığından haberin var mı?" Mavi gözlü aklından geçen cümleleri sıraladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
only the brave // larry stylinson
Fanfiction"Ne o? Aynan benim gibi birini görmedi mi?" Harry'nin konuşması ile Louis şaşkınlığını bastırarak cevapladı. "İnan bana aynam çok kişi gördü ama senin gibi eşsiz birini görmedi." tanrı!louis | fani!harry [ büyük ihtimalle en az on, en fazla on beş b...