Ev Arkadaşı?|CemNis

20

"NİSA...CEMAL.."
arkamızı dönmemizle sercanı görmemiz bir oldu ne yapıcağımızı şaşırmış bir vaziyette sırıtıyorduk
"Ben az önce sizi öpüşürken gördüm doğru mu?" Diye soruyordu sinirli bir şekilde
"Evet" dedi Cemal tek kaşını kaldırarak
"Hani sadece arkadaştınız lan" diyerek cemalin boğazına çötü Sercan
"Sercan napıyorsun hem sanane senin bir kız arkadaşın var" dedim bir yandan onları ayırmaya çalışırken
Sercan bir hışımla cemali yere itti sonra bana dönüp
"Anlamadın dimi?" Dedi imalı bir şekilde bende yere düşen cemali kaldırmaya çalışken bir anda kalkarak
"NE YAPMAYA ÇALIŞTIĞIN GRAM UMRUMDA DEĞİL SERCAN" dedim bu sinirle fazla bağırmış olucam ki Barış ile Aycan da yanımıza geldi
"Noluyor" diye sordu üstünde sabahlığı olan Aycan
"Sen karışma" dedi sercan sonra bana dönerek
"UMRUNDA OLMAK ZORUNDA TAMAM MI BEN O KIZLA PARA KARŞILIĞINDA SEVGİLİ OLDUM NİYE?" artık sesler fazla yükselmişti Berkan
"Noluyor lan burda" diye aşağı inmişti bu sefer ben
"Sen karışma Beko "demiştim sonra sercana dönüp
"BANANE YA ÖĞRENMEK İSTEMİYORUM ÇÜNKÜ SEN BENİM İÇİN BİR HİÇTEN İBARETSİN ANLADIN MI?" diye avazım çıktığı kadar bağırdım Sercan birden yanıma gelip beni belinden kavradı zorla kendine yapıştırmaya çalışıyordu
"Beni öpüceksin beni seviceksin benimle evleniceksin" diyerek beni çekiyordu mesafe azaldıkça leş gibi alkol kokusu da artıyordu
Buna karşılık tüm gücümle
"İSTEMİYORUM " diye bağırarak itmeye çalışıyordum

Sonra birden sercanın gözüne yumruk indi beni bırakarak yere düştü gözünü tutarak kıvranıyordu kafamı çevirdiğimde yanımda cemali gördüm o vurmuştu büyük ihtimalle dönerek sarıldım ona sımsıkı
O da bana ...

Sercan ayağa zar zor kalkarak
"Bu iş burda bitmedi nisa sen benimsin"
"Siktir git sercan" dedi Cemal beni daha çok sararak
"Görürsünüz ikiniz de asla mutlu olamıcaksınız" diyerek yüzüme tükürdü
Arkadan Berkan gelerek kolundan fırlattı tekrar yere düşen sercana
"Pılını pırtını topla defol git" dedi
Sercan dikkatle kalkarak gülmeye başladı
"Bu yaptığına çok pişman olacaksın berkan" dedi
"5 dk içinde bu evi ya terk edersin ya da olacaklardan ben sorumlu değilim" dedi Barış
Aycan ağlıyordu bu olanları yediremiyordu belkide
Sercan yine hafif sarhoşluğuyla yukarı çıktı

2 dakika sonra aşağı indi ve
"Hepinizin ayrıca hepinizin" diyerek çekip çıktı kapıyı(ciddi kalamıyorum dkkdkskxlwlx)
Ben hala cemale sarılıyordum kahramanımdı o benim iyi ki yanındaydı onu çok seviyordum...
Cemal'in ağızından;
Aşkımı itiraf etmenin verdiği rahatlıkla tüm gece Nisa ile olmak bana doping etkisi vermişti romantik bir dansın ardından dudaklarına küçük bir armağan vermiştim o anda ışıklar yanmış adlarımız haykırılmıştı dönüp baktığımızda Sercan vardı sarhoş olduğu her halinden belliydi bir de gelmiş hesap soruyordu yok biz öpüşmüş müyüz? Sinirime hakim olamadığım için
"Evet" demiştim kibirli bir şekilde demez olaydım geldi boğazıma yapıştı Nisa bana zarar gelmesinden korkarak bağırmaya başlamıştı sonra kendimi yerde buldum başım bu kadar bağrışı kaldıramıyordu doğru düzgün kelimler duyamıyordum bile sadece ağır bit uğultu hakimdi

tam gözümü açtığım anda Sercanın Nisa'yı zorla öpmeye çalıştığını gördüm o an resmen gözüm dönmüştü ya Allah ya peygamber çekerek yumruğu koymuştum gözüne korkan Nisa hemen bana sarılmıştı kafam hala yerinde değildi gözlerimin önünde şimşekler çakıyordu tek hissettiğim kalp atışlarım git gide hızlanmasıydı bu kız bana neler yapmıştı böyle...

Olaya sonradan Berkan ile Barış da dahil olmuş sabahın ilk ışıklarında sercanı yolcu etmiştik bu işe en çok üzülen aycandı kondurmamıştı Sercan'a

giderken yağdırdığı tehditler herkesin kulaklarında yankılanıyor olmalıydı çünkü kimse yerinden kımıldamıyordu en sonunda ben lafa girdim
"24 saati tamamladım artık uyusam olmaz mı?" diye feryat etmiştim anın getirdiği sinir bozukluğuyla herkes gülmeye başlamıştı kahkahalarla hemde, yani herhalde bu yüzdendi çünkü dediğim şey komik değildi tek gülmeyen nisaydı kafamı göğüsüme doğru çevirdiğimde uyuduğunu gördüğüm

O kadar çok yorulmuştu ki benimle beraber gecesini gündüzüne katmıştı biraz da her kıvrımını her geçişini ezberlediğim yüze odaklanmıştım fazla doğaldı fazla güzeldi yavaşça onu kucağıma alarak odamıza çıkardım yatağa usulca bıraktım, bende hazır yerde duran yatağıma giriyordum ki
"Cemal ?" diye bir kırıktı geldi
"Efendim"
"Korkuyorum yanıma gelir misin?" Demişti içim acımıştı kalkarak usulca yanına yattım
"Bana doğru döner misin?" dedi ama bu ne kadar doğru olurdu
"Lütfen" dedi sonra da
Yavaşça ona doğru döndüm kafasını göğüsüme yasladı kokumu içine çekti
"Seni seviyorum Cemal Can Canseven "
"Seni seviyorum gelecekteki Nisa Canseven"bunu duyan Nisa hafif bir tebessüm etti ...
Nisa'nın ağızından;
Akşama doğru uyanmıştım usulca cemalin yanında kalkarak onu izledim çok masumdu ve tatlıydı ardından ebeveyn banyosuna girip rutin işlerimi hallettim aynanın önündeki kremi görünce kolumdaki morluklar aklıma geldi kremi kaparak aşağı lalenin yanına gittim

Aşağı inmemle burnuma gelen enfes kokları göz ardı edemedim ve yine yemek aşkıma yenik düşerek mutfağa attım kendimi neden bu kadar şaşırdığım belliydi çünkü Yasin ile Ardahan mutfakta harikalar yaratıyordu
"Kolay gelsin abilerim"
"Oy şu tatlılığa bak şu güzelliğe bak aman aman aman" diyerek Yasin yine beni şımartmıştı
Mutfaktan çıkarak kanepede sarmaş dolaş gizem ile Yunus'un yanında oturan masum lalemin yanına gittim
"Nisa" dedi gözlerinin için parıldıyordu bu kadar iğrençliğe maruz kaldığı için

"Lalem kremimi sürmemde yardımcı olur musun?"
"Tamam " dedi
ve bahçedeki çardağa geçtik
"Cemal dün nasıl dövdü Sercanı" dedi gülerek bir yandan da kremi eline boşaltıyordu
"Ay sus hatırlatma korkunçtu" dedim
"Ama seni nasıl da seviyor nasılsa koruyor görmedin mi?" dedi imalı bir şekilde
"Lale" dedim
"Hıh!" dedi dikkatini koluma vermişti
"Cemal beni sevdiğini itiraf etti.."
"NE!" Diye bağırarak sandalyeden fırladı
"...Dur daha bomba bir haberim var.. bende onu sevdiğimi söyledim ve dün bir kaç kez öpüştük" dedim utançla
"SONUNDA BE SONUNDA" diyerek sımsıkı sarıldı bana
"Dur sakin ol lale asıl sorun hala eskisi gibiyiz yani sevgili gibi değiliz"
"O ne alaka"
"Herhangi bir bu yönde konuşma geçmedi aramızda tamam zaten konuşma geçmesi saçma olur ama değişen bir şey yok anladın mı?" dedim düşünceli bir şekilde
"Anladım ama bu işler zaten oldu da bittiye gelmemeli çünkü çok özel bir şey bu Nisa siz yeteri kadar bir flört dönemi yaşadınız şimdi sevgililiğe geçiş gibi bir yerdesiniz ve dikkatli olman lazım bu aşamada" dedi bandajımı sabitlerden
"Sağol lale senden öğreneceğim çok şey var bu benim en çok değer verdiğim ve ciddiye aldığım ilk ilişkim ve çok acemiyim ama allahtan senin gibi biri var yanımda" dedim
Aycan yanımıza gelerek
"Hadi yemeğe diye bağırdı"
Yemeğe geçtiğimizde Cemal yoktu kimse uyandırmama müsade etmedi haklılarda istirahat etmeliydi

tam çorbamdan son bir kaşık aldım derken burağın dediği şeyle yemek boğazımda kaldı
"Biz sıla ile düğün için yarın yola çıkıcaz"
Al işte direk karşımda oturan lale ile göz göze gelmiştim bildiğim kadarıyla sılanın İstanbul'da daha doğrusu Türkiye'de hiç arkadaşı yoktu hepsi yurt dışındaydı sadece lale ile ben vardık ve bu derece önemli bir zamanda onu yalnız bırakamazdık ikimizde aynı şeyi düşünmüş olucaz ki birbirimize kafa salladık

Yemekten sonra sıla çekinerek yanımıza geldi
"Kusura bakma Nisa yanına gelemedim doğru düzgün ilgilenemedim düğün telaşından aynaya bile bakamıyorum ki Burak da tutturdu yaz sonu kır düğünü diye gelinlik yok bişey yok çok yalnızım" diyerek ağlamaya başlardı
"Sakin ol sıla biz de yarın sizinle gelicez" dedim
"Evet" dedi lale
"Gerçekten mi siz benim en iyi dostlarımsınız" dedikten sonra sımsıkı sarılmıştık
Bundan ne cemalin ne de Berkanın haberi vardı ama kızacaklarını hiç düşünmediğimiz için çok rahattık yani öyleydi dimi...

Merhaba ilk olarak 1K OLDUK SİZE MİNNETTARIM kitabıma bu denli ilgi göstermeniz beni çok mutlu ediyor bunun şerefine yine upuzun ve bol kaouslu bir bölüm attım umarım beğenirsiniz

Yeni kitap kapağı hakkında ne düşünüyorsunuz?

Sercan sizce tehditlerini hayata geçirir mi?

Twitter;@benibirsalaq