𝒜𝓊𝓇ℴ𝓇𝒶 ✨ ℳ𝒶𝓁𝒾𝓀

1.0

Medyadakı şarkı ile okuyun. Lütfen oy ve özellikle yorum atmayı unutmayın. Yorumlarnız bana bölüm yazmak için sebep veriyor.

~~~

"Eğer polis gelirse idare edeceğiz, senin olduğunu anlamayacaklar. Söylediğim gibi sen maça hazırlanıyordun hatta yanında ben vardım. Şahidin olarak sözüne güç vereceğim."

Odasının içerisinde volta atarak konuşurken yatağına uzanmış sadece kafasını sallıyordu. Donuk ve hüzünlü bakışlara sahipti, onun bu şekilde güçsüz düşmesine asla izin vermezdim.

Dün tüm delirlerden kurtulduktan sonra onun evine gelmiştik, uyku haplarından sonra sonunda uyumuştu. Öğlene kadar aşırı dozdan uyumuştu. Ben de o esnada eve giderek aileme yalanlar uydurmuş, kıyafet alarak evine geri dönmüştüm. Gece olmuştu ve o sadece bir tane krep yemişti, kusma isteğinin geldiğini söylüyordu.

Aslında ben de aynı durumdaydım, bir şey yiyememiştim. Yerde yatan kanlı ceseti hatırladığımda içimden kusma isteği yükseliyordu, ondan gizli bir şekilde ağlamıştım ve de kusmuştum. Onun ayakta kalması için en güçlü şeklime bürünmeye çalışıyordum.

"Aurora?"

"Efendim, bebeğim?" Yatağa adımlayarak yanına oturarak saçlarını okşadım.

"Genç bir çocuk vardı, daha on yedi yaşında. Uyuşturucu almış onlardan, parasını geri ödeyememiş ve benden onu öldürmemi istediler. Bunu nasıl yapabilirdim ki?"

Çaresiz gözleri yüzüme döndüğünde gözlerim dolarken zorlukla yutkundum, ne kadar da ağır bir yükün altında eziliyormuş böyle. O hayatında çok şey yaşamıştı ve benim triplerimi de çekiyordu üstelik. Beni aldatmıştı ama artık umrumda bile değildi,onun suç ortağı olmaya bile hazırdım ve olmuştum.

"Birkaç kez beni uyardı ardından dün bana zarar vermek için geldi. Önce beni yaralayacağını sonra da o çocuğu gidip kendisinin öldüreceğini söyledi. Üzerime saldırdı, izin vermezdim buna. İkimizi de öldürecekti, korktum... ben çok korktum, Aurora."

Ağlamaya başlayarak başını kucağıma koyup bedenime sinmeye çalıştı. Kollarım beceriksiz bir şekilde bedenini sararken boğazımdakı yanma hissi onun göz yaşları ile yakıcılaşıyordu. 

"Önce ikimizi de korumaya çalıştım ama ardından kendimi kaybettim. Onu öldürdüm ama yemin ederim istediğim şey bu değildi. Ben sadece o çocuğa da zarar gelmesin istemedim, bu yüzden çok korktum. Korkum, endişem ile duygularım benden habersiz haraket ediyor gibiydi. Özür dilerim, seni bu olaya çektiğim için çok özür dilerim. Döndüğünden beri sadece sana zarar verdim, ben etrafında olmayınca daha iyiydin."

"Asla! Hayır, senin etrafımda olmadığın bir hayat düşünemem bile."

Başımı aşağı eğip parmaklarımla göz yaşlarını silerken kendi göz yaşlarıma yetişemiyordum. Kalbimdeki acı her seferinde daha çok sarsıyordu, onu bu şekilde görmek hepsinden daha çok acıtıyordu.

"Sadece sen ve ben varız. Biz ikimiz bunların hepsinin üstesinden geleceğiz!"

Başını kaldırıp ıslak yanaklarını öperek fısıldadım. "Söz veriyorum."

Kan çanağına dönüşmüş yorgun gözleri yüzümü seyrederken elini nazik bir şekilde yanağıma yerleştirerek dudaklarımızı birleştirdi.

"Sana hayatımı borçluyum, sanki beni koruyan bir meleksin." Dudaklarımız birbirinin üzerindeyken konuşarak bedenimi yatağa yatırdığında ona izin vererek tişörtünü üzerinden sıyırıp attım.

Dudakları dudaklarım üzerinden ayrıldığında ellerimle yanaklarını okşayarak ona gülümsedim. "Sana aşığım, bu hep böyle kalacak."

"Sana aşığım." Minnet ve sevgi dolu gözleri gözlerime bakarken başından tutup onu kendime çektim. Dudakları dudaklarım üzerinden boynuma inerek ardından elbisemin yakasını çekiştirmişti. Dudakları göğüslerim üzerinde bir süre haraket ettikten sonra elbisemi bedenimden ayırdı.

Dudakları ve elleri boynumdan başlayarak bedenimi geçen uzun zamandan sonra yeniden keşfe çıkmıştı. Ellerim tenini okşarken altında kıvranarak zevk iniltileri çıkarıyordum. Birbirimize daha çok ihtiyacımız olduğu zaman bundan başka olamazdı.

İç çamaşırımı sıyırarak kalçamın kenarlarını öptüğünde alt dudağımı ısırarak yüzüne baktım. Dudakları kasıklarıma ardından özel bölgeme inerek beni delirten bir yavaşlıkla haraket etmeye başladı. Ellerim göğüsüm üzerindeki eline giderken gözlerimi kapayarak derin nefesler almaya çalıştım. Dili ve dudakları kızlığım üzerinde haraket ederek iniltilerimi daha çok yükseltmeye başladı.

Aklımdakı tüm sorunlarımızı bir kenara itiyordum, sadece onunla bu yataktakı varlığımıza odaklanıyordum.

Dakikalar ardından bedenim kıvranırken dudakları yeniden dudaklarımla buluşmuştu. Sert öpücüğüne karşılık vererek bedenini geriye itip yatağa uzanmasını sağladım. Dudakları aralık bir şekilde derin bir nefes alarak saçlarını karıştırdığında gözleri önce yüzümde ardından çıplak bedenimde gezinmişti.

Göz kontağımızı kesip eğilerek onu ağzıma aldığımda boğuk iniltisini duymuştum. Elleri saçlarım arasına girerek nazik bir şekilde okşuyordu, gözleri yarım aralık bir şekildeydi. Dudaklarım üzerinde yavaşça haraket ediyordu, sıcaklığını dilimin dokunuşunda hisediyordum.

Gözlerim kapatıp elimle erkekliğini tutarak başımı biraz daha hızlandırdım. Yutkunuşu ve kesik nefesleri kulaklarıma dakikalar boyunca dolarken geri çekilerek derin nefesim eşliğinde üzerine çıktım. Saçlarımı omzuma itip altımda beni izleyen suratına bakarak elimle dudaklarımı sildim.

Yavaşça kalkıp oturarak onu içime aldığımda başımı geriye atarak yüksek sesli inledim. Elleri bel oynutumu tutarak bana üzerinde haraket etmem için yardımcı olmaya başlamıştı. Bedenimdeki zevk dalgası ile yavaşça bedeni üzerinde zıplamaya başlamıştım.

Onunla tek beden olmanın verdiği zevk ilk yaptığımız gibi çok sıcak ve şehvet doluydu. Dudaklarım bir saniye bile kapanmıyordu, dokunuşları aklımı başımdan alıyordu.

Elleri belim ve kalçam arasında parmaklarının okşayışları ile gidip geliyordu, Bazen dolgun dudakları arasından sesler çıkarıyordu. Onu rahatlatıyordum, sadece bana odaklanıyordu. Başka hiçbir şey hakkında endişelenmiyordu.

Belime sarılan parmakları vücudumu altına aldığında bacaklarım beline sıkıca sarılmıştı. Benim yavaşlığımın yerini onun sert darbeleri aldığında kendimi yükseliyormuş gibi hissetmiştim. İniltilerim daha yüksek bir ton alırken gerçekten kendimden şimdi geçmiş durumdaydım.

Parmakları tenimi sıkarak bedenimi tutarken sert temposu ile içimdeydi. Nemli saçları boynuma düşerek üzerimde hızlıca haraket ediyordu. Onun da yükselmeye başlayan iniltileri zevkin en dorun noktasına ulaştığımızı gösteriyordu.

Birbirimize daha çok tutunurken içime bıraktığı sıcaklıkla kasılarak dudaklarımı yanağına bastırdım. Terli bedeni ve yorgun gözleri gözlerimi bulduğunda ensesinden tutarak başını yaklaştırıp dudaklarını kesikçe öptüm.

"Tüm haksızlıklarıma rağmen hala kalbini ve bedenini bana açtığın için teşekkür ederim." Fısıltısını umursamadan sadece ona sıkıca sarıldım.

~~~

Umarım bölümü beğenmişsinizdir. Zayn ne kadar umursamaz ve ya kötü gözükmeye çalışsa bile öyle değil. Aslında çok güçsüz ve yorgun, annesini kaybettikten sonra kendine yeni bir imaj yaratmaya çalışsa bile sadece harab olmuş durumda.

Sizleri seviyorum.