"kül rengi saçlı kız"

1.2K 97 36
                                    

1978'25 Ağustos

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

1978'25 Ağustos

Seul'da sıcak bir geceydi, gece yarısı çoktan geçmişti çoğu genç dışarılarda eğleniyordu. 70'lerin hit şarkıları her sokakta yüksek sesle çalarken ona eşlik eden sarhoşları geceyi neşelendiriyordu. Elinde ki birasından son yudumunu alan sarı saçlı çocuk ağzında ki sıvıyı eflatun saçlı çocuğa püskürttü. Çocuk küfrederek tişörtü ile yüzünü temizlerken siyah saçlı çocuk onları izliyordu.

Arkadaşları aptaldı, en büyük iki aptal 1978'in yılını biraz daha eğlenceli kılıyordu onun için.

Çocukluk arkadaşlarıydılar, 10'lu yaşlarındayken ayrılmışlardı hepsi uzak yerlere gitmişti ama sürekli mektup göndermişlerdi birbirlerine. 16 yaşlarındaydılar ve yeniden birleşmişlerdi, bir haftadır beraberlerdi. Sabah ve gece birbirine karışmıştı, her şeyi yapıyorlardı.

1978'in yaz tatili onlar için unutulmaz olacak gibiydi.

Siyah saçlı önlerinden geçen kızlara bakarken yanakları içkininde etkisiyle kızarmıştı. O arkadaşlarının aksine daha utangaçtı, bu yüzden sürekli onunla uğraşıyorlardı. Siyah saçlı bakirdi, arkadaşları sürekli ona kız bulmaya çalışıyorlardı. Bazen eğlenceli gelse de bazen de rahatsız ediyordu seks muhabbetleri. Siyah saçlı onların çok değişmiş olduğunun farkındaydı, delice şeyler yapıyorlardı mecburen onlara ayak uydurmak zorunda kalıyordu çoğu zamanda paçalarını kurtarıyordu.

"Hey! ........ hadi gel yol boyunca yürüyelim" Eflatun saçlı çocuğun söylemine karşın siyah saçlı çocuk kaşlarını çattı. "Neden yürüyoruz?" Sarı saçlı çocuk onu yakasından tutup kaldırırken homurdandı. "Soru sorma yürüyelim işte" Siyah saçlı onu başıyla onaylarken yürümeye başladılar boş sokakta.

"........ artık sana bir kız bulmalıyız, seks o kadar harika bir şey ki!"

Eflatun saçlı çocuk diğerinin ardından konuştu. "Bir kere yaptıktan sonra diğeri için yalvaracaksın dostum, şuan çok fena bir şekilde azdım denilebilir"

Siyah saçlı çocuk kızararak elini ensesine atarken küçülmeye başladığını hissetti ufaktan. Onların yanındayken genellikle böyle hissetmeye alışmıştı bu yüzden artık yabancılamıyordu hisslerini.

"Her kızın tecrübeli bir erkek istediğini düşünürsek bana kız bulma fikriniz biraz suya düşücek gibi"

Sarı saçlı çocuk güldü ve ileri de gözüken bir aracı gözüne kestirdi. "Eğer arabayı kullanan kız ise bu gece bu iş olur"

Eflatun saçlı sırıtırken arabaya el işareti yapmaya başladı. Araç gittikçe yavaşlarken yanlarında ise durdu. Cherokee SJ model arabanın camı inerken üç genç merakla sürücüye baktı. Saçlarına omuzlarına kadar dökülen kül rengine sahip olan bir kız meraklı gözleri ile onlara bakıyordu.

"Kayboldunuz mu gentilmenler?" İki genç birbirlerine bakıp sırıtırken siyah saçlı çocuğun içini bir endişe sarmıştı.

1978'in bu eğlenceli gecesi sanki ona biraz pahalıya patlayacak gibi hissediyordu.

"Hayır hanımefendi, buraları çok iyi biliriz ama gelin görün ki eve dönmek için cebimizde para kalmadı" Kül rengi saçlı kızın kaşları kalkarken büyük çerçeveli güneş gözlüğünü burnunun ucundan aldı ve üstünde ki sıfır kollu gömleğin cebine yerleştirdi. Gençler birbirlerine bakarlarken kız cevapladı. "Hangi sokakta oturuyorsunuz?"

Eflatun saçlı çocuk ellerini yarıda kalmış cama yerleştirirken sevecen ses tonu ile konuştu. "Insadong hanımefendi eğer size uzaksa bile bir problemimiz yok ki zaten ailelerimiz uyuduklarından dolayı bu geceyi dışarıda geçireceğiz" Kül rengi saçlı kız dudaklarını büzdü, 3 tane genci içeriye almak...bu onda bir tedirginlik uyandırmıştı ama ondan küçüklerdi ve bu saatte dışarıda durmaları uygun değildi. Erkek bile olsalar başlarına her türlü şey gelebilirdi, kül rengi saçlı kız yardımseverdi ve kibardı. Hayır diyemezdi kimselere. Eli ile içeri gelmelerini işaret ederken eş zamanlı olarak konuştu.

"Hadi gelin içeriye aklımda bir şeyler var" İki genç heyecanla arabaya atlarken siyah saçlı gergin bir bir şekilde arabaya bindi. Arkadaşları hızlıca konuşmaya girerlerken arabanın ne kadar güzel olduğunu hakkında konuşuyorlardı. Siyah saçlı göz ucuyla dikiz aynasına baktığında kül rengi saçlı kızı gülerken gördü. Yabancı gibi duruyordu ama telaffuzu bunu hissettirmiyordu, dolgun dudakları kıvrılırken büyük gözleri kısılıyordu. Kahkülleri camdan esen rüzgar ile birbirlerine karışıyordu. Siyah saçlı çocuk kesinlikle etkilenmişti, gözleri ayna da birleştiğinde hızlıca camdan tarafa baktı. Yanakları yanarken parmakları ile oynamaya başladı, ardından duyduğu kıkırtı ile alt dudağını dişledi.

"Arkadaşınız biraz utangaç sanırım ha?" Siyah saçlı çocuk yanında oturan sarı saçlıya baktı. "Ah, evet o biraz utangaçtır yabancılara karşı...bu arada hanımefendi eğer kabalık olmaz ise yaşınızı öğrenebilir miyim?" Kül rengi saçlı kız dikiz aynasından kaşlarını kaldırarak sarı saçlı çocuğa baktı ardından ise yola geri döndü. "Kaç yaşında gözüküyorum?" Sarı saçlı çocuk gülerek öne doğru eğildi ve parmaklarını sürücü koltuğuna yerleştirdi.

"Ehliyetiniz olduğunu düşünürsek en fazla 18 yaşındasınız desem...yakınlaşmış olur muyum?" Kül rengi saçlı kız kahkaha atarken sarı saçlı ve eflatun saçlı birbirlerine baktılar ve bu bakışlar siyah saçlının korkmasını sağlamıştı. Olduğu yere daha çok sindi, yanlış bir şeylerin olmaması için dua ediyordu bir yandan da.

"Ah o yaşlarımda olmak isterdim ya da daha genç lakin 21 yaşındayım" Sarı saçlı ve eflatun saçlının abartılı şaşırmış tepkilerine karşın kül rengi saçlı kız daha çok gülerken siyah saçlı çocuk gülümsemeye çalıştı. Onların ne yapmaya çalıştıklarını çözmeye çalışıyordu. Nefes almak adına camı açarken başını dışarı doğru uzattı. Şehir'in janjanlı ışıkları görüş açısını bulanıklaştırıyordu.

"Bu arada sormayı unuttum, aç mısınız çocuklar? Girişte bulunan bir gece restoranı var" Siyah saçlı başını geri sokarken arkadaşlarına baktı. "Kesinlikle açız noona"

Kül rengi saçlı kız gülerken önde oturan sarı saçlı çocuk ile nereye yiyeceklerini konuşmaya başladı. Radyo da The Beatles'in Let it be şarkısı cızırtılı bir şekilde çalarken eflatun saçlı, siyah saçlı çocuğun yakasından tutup kendine çekti. "........ utangaç davranma hayatım bu gece en güzel günahını işleyeceksin"

Eflatun saçlı gülmeye başlarken siyah saçlı yutkundu ve yeniden dikiz aynasına haktı.

1978 yılı onu mahfedecekti.

1978『lisa's curse'taeliceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin