3. Bölüm

17 2 0
                                    

Henüz kendine gelememiş vücudum hızlı kullanılan arabanın içinde adeta bir yaprak gibi sallanıyordu. Yanımda
olan yaşlı adamın yüzü ciddi ve soğuktu. Az önce konuştuğum kişi olduğuna inanmak zordu. Her ne kadar tam olarak kendime gelmemiş olsam da durmadan arkamızda birileri olup olmadığını görmek için arkama bakıyordum. Yaklaşık on dakikadır arkamızda hiç bir araç yoktu. Araba ani bir şekilde fren yaptığında az kalsın kafamı ön koltuğa çarpıyordum. Ben daha ne olduğunu anlayamadan herkes arabadan inmişti bile. "Ne oluyor?"

Henüz adını dahi bilmediğim genç adam yürürken cevap verdi. "Ayrılıyoruz." Beni bırakacakları düşüncesi başımdan aşağı dökülen kaynar su etkisi yaratmıştı. Neden bu kadar şaşırıyordum ki, sonuçta hiç tanımadıkları bir insan için neden hayatlarını riske atsınlar ki? Gözlerim istemsiz bir şekilde yaşlarla doldu. Arkalarından bakmadım, benim için üzülmelerini istemedim. Sonuçta benim için çok fazla şey yapmışlardı zaten. Uzaklaşan arabanın sesiyle kendimi bir boşluğun içinde buldum. "Geliyor musun?" Duyduğum sesle başımı kaldırdım. Genç adam yolun başında durmuş bana bakıyordu.

"Ne, nereye?" Son günlerde o kadar çok şey yaşamıştım ki kendimi tanıyamaz hale gelmiştim. Soğukkanlılığımla bütün insanları kendinden uzak tutan ben şimdi kekeleyerek konuşan birisine evrilmiştim. "Arabaya... Ayrılıyoruz dedim ya. Bu arabayla bizi çok çabuk bulurlar. Araba biraz ileride." Onu başımla onayladım ama nedense yerimden kımıldayamadım. "Yürüyemeyecek misin?" Ne olduğunu anlayamadan yanıma gelmiş ve beni kucaklayıp yürümeye başlamıştı bile. Ben ne diyeceğimi bilemez bir şekilde ağzımda kelimeleri yuvarlarken o konuşmaya başladı. "Hızlı olmamız lazım. Senin içinde bir sorun yoktur umarım." Hayır anlamında başımı salladım. Salonda uyuyakalmış kızını yatağına götüren baba sıcaklığını hissettim. Gerçi o duyguyu tam olarakta bilmiyordum ama en az bunun kadar güven verici bir histir heralde.

Beni nazikçe yere indirdiğinde kendimi korunmasız hissettim. Eskiden olduğu gibi duygularımı ve iç sesimi bastırarak hızla ön koltuğa yerleştim. Sonuçta öncelikli olarak kurtarmamız gereken bir canımız vardı.

...

Uzun zamandır yoldaydık ve gideceğimiz bir yer olup olmadığını merak etmeye başlamıştım. Yaklaşık bir saat süren yolculuk adeta sessizlikle mühürlenmişti. Eğer ikimizden biri konuşursa araba patlayacaktı sanki. Adını dahi bilmediğim adamın telefonuna ara sıra gelen mesajlar dışında hiç bir ses yoktu. Bir an radyoyu açmayı düşünsemde bunun tatile yapılan herhangi bir yolculuk olmadığını bilerek, yanlış bir şey yapma kaygısıyla camdan dışarı bakmaya devam ettim. Şehir dışına çıkmıştık. Arada bir uzaktan görünen evlerin ışıkları dışında dikkat çeken başka bir şey yoktu. O evlerdeki insanlardan biri olmayı hayal ettim bir an için, derdi çocuğunun ödevini yapmak için direnmesi olan bir anne ya da gireceği sınavın kaygısıyla ezilen bir genç kız.

"Acıktın mı?" Duyduğum sesle yerimden zıpladım. O konuşmuştu ve biz hala arabanın içinde yola devam ediyorduk. "Uyuyor muydun? Korkutmak istememiştim."

" Uyumuyordum, sadece dalmışım." dedim hızlı bir şekilde.

"Bu acıktım mı demek oluyor?" Bulunduğumuz duruma göre aşırı olan bir şekilde gülümsedi ve göz ucuyla bana baktı. Teşekkür etmek için ağzımı açacağım sırada midem guruldayarak gerekli cevabı vermişti. Gülümsemesi daha da büyürken "Mesaj alınmıştır." diyerek en yakın dinlenme tesisine kadar yola devam ettik. Arabayı park edip, ineceğimiz sırada "Ben Ceylin bu arada." dedim.

"Biliyorum." Elbette biliyor, kim bilir haberlerde gazetelerde benim hakkımda neler yazıyordu. Bu düşünce karnıma kramplar girmesine neden oluyordu. "Bende Fırat." Az önceki samimi insan aniden soğuk rüzgarlar estiren birisine dönüşmüştü. Arabanın kapısını açmamla bana doğru eğilip kapıyı geri kapattı. "Bence arabada kalman senin için daha iyi olur. Her yerde ailesini yakan deli bir kız olduğun ve hala cesedinin bulunamadığı haberleri dolaşıyor. Ayrıca garip bir şekilde sürekli fotoğraflarını veriyorlar ölmemiş olma ihtimaline karşı birisi görürse ihbar etmesi için. Ve yine tahmin edebileceğin gibi görülmen durumunda oraya polisten daha hızlı gelecek birileri var." Onu başımla onayladım, hızlıca bir şeyler almak için karanlıkta bıraktığı arabadan uzaklaşarak, dinlenme tesisine doğru yürümeye başladı.

Katiline GülümseHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin