(: birazkaos :)
"Gerçekten de Kai doğruyu söylüyormuş. Siz birbirinizden hoşlanıyorsunuz."
"Ne?"
Soobin ve Yeonjun aynı anda konuşmuştu. İkisi de şoka girmişti.
"Duydunuz, Kai bana her şeyi anlattı. Aranızda bir şeyler olduğunu biliyordum, şimdi de bunu doğruladım. Sizinle bir ara konuşacağız."
Menajer odadan çıkınca Yeonjun sinirle diğerlerinin yanına gitti. Kimseden çıt çıkmıyordu. Yeonjun bağırınca Kai yerinden sıçradı.
"Kai! Aklından ne geçiyordu?!"
"H-hyung ben-"
"Sus konuşma! Ben sana güvenip Soobin'den hoşlandığımı anlattım. Ama sen? Sen ne yaptın Kai? Gidip menajere yetiştirdin söylediklerimi!"
"Hyung-"
"Konuşma dedim! Bir daha nasıl güveneceğim ben sana?"
Yeonjun daha fazla bağıracaktı ki Hyuka'nın gözlerinin dolduğunu gördü. Derin bir nefes alıp sakinleşmeye çalıştı. Sakinleşemeyeceğini anlayınca odadan hızlıca çıktı. Soobin ise lavabodan yeni çıkmıştı. O konuşmadan Kai hemen açıklamaya başladı.
"Sakızım, yemin ederim-"
"Sakızım deme bana Kai."
Soobin'in bağırmayıp sakin sakin konuşması Hyuka'yı tedirgin etmişti. Yeonjun gibi bağırmasını tercih ederdi.
"Hyung, beni bir dinler misin?"
"Dinlemem Kai. Mümkünse bir süre benimle konuşma. Çünkü benimle konuşursan kavga ederiz. Seninle kavga etmek istemiyorum. Sadece sana kırıldığımı bil." Kai bir şey diyemeden Soobin odadan çıktı.
Soobin odasına girecekken Yeonjun'un odasından gelen hıçkırık sesiyle hemen yönünü değiştirdi. Eğer kapıyı çalarsa Yeonjun'un kapıyı açmayacağına emindi, bu yüzden odasından Yeonjun'un odasının anahtarını alıp içeri girdi.
Soobin aniden içeri girince Yeonjun hemen yüzünü yastığa gömdü ve hıçkırıklarını durdurmaya çalıştı.
"Yeonjun..."
Yeonjun eliyle ona 'git' diye işaret etti. Çünkü konuşsa yine hıçkırmaya başlayacaktı.
Soobin Yeonjun'un yanına oturdu. Ellerini Yeonjun'un saçlarının üstüne koyup okşamaya başladı.
"Ağlama, sen ağlarsan ben de ağlarım. Ve biliyorsun ben ağlarsam kimse durduramaz."
Yeonjun başını yavaşça kaldırıp Soobin'e baktı. Ona bakınca yeniden gözleri doldu. Tam yeniden ağlamaya başlayacakken Soobin dudaklarına yapıştı. Soobin dudaklarını yavaşça hareket ettirince Yeonjun da hareket ettirdi. Yeonjun gözlerini kapatınca gözünden bir damla yaş aktı. Soobin Yeonjun'un sakinleştiğine emin olunca dudaklarını ayırdı. Eliyle gözünden akan yaşı sildi.
"Yeonjun neden bu kadar çok ağladın?"
"Soobin ben Hyuka'nın böyle bir şey yaptığına inanamıyorum. Ben insanlarla olan ilişkilerimde en çok güvene önem veririm. Şimdi ona karşı olan bütün güvenim yıkıldı. Nasıl eskisi gibi olacağız? Menajer de öğrendi her şeyi... Onu ne yapacağız? Hadi diyelim menajeri bir şekilde hallettik, grubumuz ne olacak? Birbirimize soğuk davranacağız. Bilmiyorum, belki de Hyuka'nın üstüne fazla gittim. Kafam çok karışık..."
"Yeonjun sana sadece bir soru soracağım."
"Sor"
"Beni seviyor musun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
D/C + yeonbin
Fanfiction[TAMAMLANDI] Her şey Yeonjun'un "Cesaret" demesiyle başladı...