Peter bilgisayarda bir şey düzeltmeye çalışırken Logan hala uçurumun dibine bakıyordur. Fallon'ın sarı saçları etrafa dağılmıştır. Gözleri kapalıdır vücudu komik bir pozisyonda duruyordur.
Peter: Fall? Orada mısın? Mikrofon çalışmıyor.
Logan: Ya da o öldü.
Logan kızgın bir şekilde Peter'a bakar.
Peter: Bunu yapacağını biliyordun. Engel olmaya çalışmadın bile!
Peter gözlerini bilgisayardan ayırmadan cevap verir.
Peter: Onu benden daha uzun süredir tanıyorsun Logan. Engel olamazdım. Sen de olamazdın.
Dawn d da endişelidir. Çünkü en yakın arkadaşını oraya kendisi itmiştir.
Dawn: Peter, hala ses yok mu Fall'dan?
Peter: Hayır. Baygın olabilir ama sonuçta bir işaret alacağız.
Logan: Alamazsak ne olacak!
Peter: Dawn beni de itecek. Size bu bilgisayarı nasıl kullanacağınızı göstermem gerek tabi.
Peter sakinliğini korumaya çalışsa da gerginliğini bilgisayardan çıkarıyordur.
Peter: Haydi Fall.....
Bucky: Peter bir sorun mu var?
Peter: Umarım yoktur. Fallon'dan ses yok. Haydi Fall...
Peter ekrana vurur.
Wanda: Bir sorum var. Ruh taşını ne için kullanıyorsunuz.
Peter: Hiiiç. Aslında gerekli bile değil. Geri atabiliriz.
Peter taşı alıp uçuruma geri atar.
Wanda: Bende kalsaydı keşke.
Bucky: Tek derdin bu mu?
Bilgisayardan cızırtılı bir ses gelir. Herkes oraya dikkat kesilir.
F: Peter....
Peter: Fallon?
Fallon: İyiyim. Ama sanırım başım dertte.
Peter: Ne?
Fallon: Yaratığın teki ile bakışıyoruz.
Dawn ekrana ve uçuruma bakar.
Dawn: Bakışmaya devam et.
Dawn koşar ve uçurumdan atlar.
Bucky:Dawn!
Taş Bucky nin elinde belirir.
Peter: Atladı salak.
Logan: Kahramanlık anımı çaldı.
Bucky: Tek derdiniz bu mu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Avengers: Next Generation
FanfictionPeter Parker önderliğinde yeni nesil yenilmezlere merhaba deyin. Ve bana da....