Mektup

790 164 806
                                    

Öncelikle herkese merhaba^^

Bu bölümde bazı şeyleri tamamen öğreneceksizin ancak kafanız azıcık karışabilir...
Ayrıca ilk kez Rosé'nin düşüncelerine de tanık olacaksınız.

Artı olarak medyalarda kitapla ilgili spoiler de bırakıyorum, bırakmaya devam da edeceğimm, onları dikkate almanızı şiddetle öneririm!

Hatalarım için hepinizden özür diliyorum...

Keyifli okumalar dilerim 🧡

"Jennie, yine mi buradasın?" Genç kız bir anda arkasından gelen sesle neye uğradığını şaşırmıştı. "Yah Jimin-ah, niye sessiz sessiz geliyorsun? Beni korkuttun."

"Jennie farkında mısın bilmiyorum ama şu son dört gündür ne zaman sana baksam, seni Rosé'yi izlerken yakalıyorum. Ve eğer, daha fazla neler olduğunu anlatmazsan, yanlış düşünmeye başlayacağım."

Genç kız ağabeyinin neyi kastettiğini başta anlamamıştı ama anladığında ağabeyinin yaptığı imadan ve kendisine karşı attığı keskin bakışlarından fazlaca rahatsız olmuştu, o an 'Rosé'ye karşı bir şey hissettiğimi mi düşünmüştü?' Diye geçirdi içinden. "Hayır ya, saçmalama Jimin!"

Yoongi'yle konuşmalarının üzerinden dört gün geçmişti. Abilerine henüz bir şey anlatmak istemiyordu, iki ağabeyi de son zamanlarda zaten çok çalışıyorlardı bir de bu meseleyle onların kafalarını daha fazla karıştırmak istememişti, Jennie.

Genç kızın, o gün Jade ile konuştuklarından sonra Rosé'ye karşı bakışı tamamen değişmişti. Her fırsatta elinde olmadan onu izliyor, bir türlü kendini onu incelemekten alıkoyamıyordu. Bu dışarıdan bakıldığında yanlış anlaşılıyordu belki ama Jennie, onun gizemini çözebilmek için izliyordu onu.

Eğer Rosé, Park Chaeyoung ise ortada büyük bir yanlışlık var demekti. Çünkü bu kasabaya gelmeden önce ,tıpkı ağabeyi gibi o da şans eseri bir şekilde, Chaeyoung'un ağabeyi ile evlendirileceğini öğrenmişti. Bu tamamen Bay Park'ın paragözlüğü yüzündendi, bunu servetini biraz daha büyültmek için yapacaktı. Üstelik daha oğlunun bundan haberi dahi yoktu.

Son zamanlarda genç kızın günleri sürekli mutfakta, bahçedeki güllere bakan camın önünde geçiyordu. Jade her ne kadar Rosé hakkındaki düşüncelerinin saçmalık olduğunu söylese de, Jennie bu olayı çözmekte kararlıydı.

"Eee Jennie, madem öyle değil ben neden seni sürekli Rosé'yi izlerken yakalıyorum. Yoksa benden sakladığın başka şeyler mi var?" Ne diyebilirdi ki genç kız, bazı şeylerden henüz emin bile değilken bunu ağabeyine nasıl açıklayabilirdi?

Jade, Jennie'nin son söylediklerinden sonra her ne kadar Yoongi'nin anlattıklarının doğru olmadığını düşünsede, Jennie ona nedensizce güveniyordu.

"Bak Jimin, bunu nasıl söylemeliyim bilmiyorum ama ben şey..." bu esnada Jimin de Jennie'nin yanındaki sandalyeye oturduğunda, genç kız artık geri dönüşünün olmadığını anlamıştı. "Evet Jennie, seni dinliyorum."

"Ben kasabalının sakladığı şeyi öğrendim." Jimin başlarda duyduğu şeyi tam olarak anlamamıştı bu yüzden hafifçe kafasını salladı lakin duyduklarını idrak etmeyi başardığında gözleri ve ağzı olabildiğince açık bir şekilde, hızla kardeşine dönmüştü. Genç kız onun bu haline her ne kadar gülmek istese de şu durumda yapmaması gerektiğinden bir şekilde kendini tutmayı başarmıştı.

"Ne? Nasıl? Ne zaman? Jennie bunu kimden öğrendin?" Jimin'in kendini tutamayıp panik ve heyecanla sorduğu sorulara karşılık genç kız, vereceği cevaptan sonra çok ağır bir azar işiteceğini anlamıştı.

Mystery Of The TownHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin