Watermelon ¥Namjin¥

#10#

Bugün Hyunjin'in verdiği zaman doluyordu, tam bir aydır hayalini kurduğum aile ileydim ara ara Hyunjin ve Namjoon hafif sürtüşmeler yaşıyordu ama araları iyi gibiydi, Hyunjin sadece Namjoon'un yaptıklarını biliyordu neden yaptığını değil, gerçi hiçbir şekilde haklı olmayacaktı ama, İlk kez doğru bir şekilde konuşmuşlardı, baba-oğul ilk kez oturup düzgünce konuşmalarıydı Hyunjin'in odasının kapısı kilitli içeride ikisi ne bağırış ne çağırış, sadece Namjoon'a ait ağlama sesleri vardı.

Yaklaşık bir buçuk saat o odanın içinde kalmışlardı, odayı ilk terk eden Hyunjin olmuştu ve iki-üç dakika sonra Namjoon BoRa'yı odaya çağırmış tekrar kapıyı kilitlemişti. Ne konuştuklarını bilmiyordum.

Hyunjin'i köşeye çekip anlatmasını söylemiştim, ağzına fermuar işareti yapıp kolumun altından kaçmıştı. Biraz sonra BoRa ve Namjoon da odadan çıkmıştı, Namjoonun gözleri şişik ve kızarıktı, BoRanın ise dudağının derisi soyulmuştu, ne zaman stres yapsa dudağının derilerini soyardı.

Yarım saat boyunca üçünede ne konuştuklarını sormuştum hiç biri söylememişti, sonunda sinirlenip hiç yapmayacağım bir şeyi yapmıştım.
Çocukların yanında küfür etmiştim, "BU NE AMINA KOYAYIM EVİN İÇİNDE KÖŞE KAPMACA OYNUYORUZ SANKİ." diye bağırmıştım sonra hemen elimi azıma koyup sessizce özür dilemiştim.

Hyunjin ve BoRa aynı anda 'hiii' diye bir nida çıkarmıştı ağızlarından Namjoon ise gözlerini şaşkınlığın bir belirtisi gibi koskocaman açmıştı.

Çocuklar kalkıp içeri giderken Namjoon elimi tutup yanına çekmişti beni, önce saçlarımı öpüp sonra elini geçirmişti saçlarımdan. Göğsüne yaslanmıştım çünkü saçımla oynadığı zaman mayışıyordum, "Bak şimdi güzelim, sana eğer söyleyebileceğimiz bir şey olsaydı o odada beraber olurduk dimi?" demişti kafamı sallamış ve esnemiştim, "Bak sende biliyorsun demek ki duymaman gereken bir şey o yüzden bizi sıkıştırmayı bırak artık tamam mı?" demişti, onaylar bir biçimde kafamı sallamıştım, ama ben nasıl öğreneceğimi iyi biliyordum.

Namjoon'un göğsünden kaldıp kucağına oturmuştum, her kelimenin arasında dudaklarını öpüyor, emiyor, ısırıyordum, "Birdaha...düşün...istersen.." demiştim, direniyor hayır anlamında kafasını sallıyordu, hafif hafif sürtünüyordum direniyordu ama gözleri koyulaşmıştı bile hafifçe terliyor kurtulmaya çalışıyordu, bir hamle daha yapmadan önce söyledim "Namjoon söyle." yine hayır anlamında kafasını sallayınca, sertleşen penisinin üzerinde zıplamaya başlamıştım, ve bağırmıştım "NAMJOON SÖYLE.".

Benden kurtulmaya çalışırken bağırmıştı, "GEÇMİŞİ KONUŞTUK TAMAMMI? NEDEN YAPTIĞIMI KONUŞTUK SONRASINI KONUŞTUK ANLADIN MI? SEOKJİN KALK ÜZERİMDEN LÜTFEN.", ben üzerinden kalkıp kenara otururken "Adam ol." demiştim ve dememle "Hassiktir" diyen iki ses duymam bir olmuştu, arkamı döndüğümde BoRa ve Hyunjin 'ben bu görüntüleri nasıl sileceğim şimdi aklımdan', 'bir babamların sevişmesini görmemiştim amına koyayım' nidalarıyla sızlanıyorlardı. Namjoon ile birbirimize bakıp gülmüştük, güzel bir gündü bundan sonra hep böyle olmasını dileyerek yastığa başımı koymuştum gece.

:::

Odamın kapısı tıklanmış, BoRa'nın sesi duyulmuştu "kötü rüya gördümde sevişmiyorsanız gelebilirmiyim?" uykunun verdiği  sersemlikle kıkırdayıp "Gel güzel oğlum." demiştim BoRa gelirde Hyunjin eksik kalırmı yarım saat sonra o da gelmişti. BoRa bana Hyunjin Namjoona sarılıp uyurken son kez Namjoon ile bakışıp uyumuştuk.

Yarın olacakları bilmeden....

Azıcık kaos yazalım bakalım çok mutlu oldular böyle ıy vıcık vıcık hiç sevmem