Kapımdaki Aşk

Güzin Abla Modu

Bugün biraz depresifim o yüzden bölüm yazamayacağım ama ufak tavsiyelerim var size. Kendimi biraz Güzin abla gibi hissedicem ama olsun.

Öncelikle hayatı sevin diye bir klişeyle giriş yapmak istiyorum. Ne yaşamış olursanız olun , ne geldiyse başınıza bilin ki her şeyin bir çıkış yolu vardır. En ümitsiz olduğunuz anda bile tünelin sonunda ışık görebilirsiniz. Ne kadar yanarsa yansın canınız hayattan vazgeçmek bir çözüm değildir , bunu unutmayın. Siz farkında olmasanız bile sizi sevenler vardır illa ki. Hiç ummadığınız kişiler bile sizi umursayıp , sizi düşünebilir. Sen nerden biliceksin ki  benim acımı ? Senden daha kötü şeyler yaşayanlar var diye yargılamayın kimseyi. Kimin hayatı mükemmel ki zaten ? Herkesin kendince sorunları var ve bu sorunlar onun için gerçekten büyük. Başkasının sorunu ne kadar büyük olursa olsun onun da sorunu var. Bunu yaşamadan bilemezsiniz. O yüzden insanları yargılamayı kesin. Kimse birbirini yargılıcak kadar üstün değil bu hayatta. 

Küçük şeylerin sizi gülümsetmesine izin verin mesela. Şarkıların , filmlerin , okuduğunuz kitapların. Kalkın test çözün en basitinden. Çözemiyorum diye yakınmayın. Zor sorularla başlamak zorunda değilsiniz. Malum ülkemizdeki iğrenç eğitim sisteminin yarattığı 3 saatlik sınavlar belirliyor geleceğimizi. Anı yaşayın diye bir şey söylemeyeceğim. Anı yaşamayın , anın tadını çıkarın. Çünkü önemli olan geleceğiniz. Geleceğinize odaklanın. 

Kendinizle barışık olun mesala. Kiloluysanız bunu kabullenin ve kendinizle dalga geçmesini bilin. Başkalarının söylediklerine aldırmazsınız böylece. " Evet öyleyim " demek ve karşındaki kişi seni küçük düşürmek isterken senin onun suratını buruşturman hoşuna gidicektir. Yine bir klişe ama kendinize yapılmasını istemediğiniz şeyi yapmayın bir başkasına. İnsanların eksiklikleriyle , kendi ellerinde olmayan şeylerle onları yadırgamayın asla. Unutmayın siz de mükemmel değilsiniz. 

Saygı önemli şey , bunu unutmayın. Karşınızda sizden büyük birisi varsa saygısızlık yapmayın. Size karşı bir şey yaparsa susun demiyorum , saygınızı koruyorum diyorum. Bu ikisini karıştırmayın. Her zaman hakkınızı savunun. Tabii haklı olduğunuz konularda ve sınırınızı aşmadan. Karşınızdaki kişiyle bağırarak hakkınızı aramak size bir şey kazandırmaz. Haklıyken haksız duruma düşmek gibi bir salaklığı yapmayın. Kimsenin sizi ezmesine izin vermeyin , kimse sizden üstün değil.

Güvenin mesela. Ama öyle her önünüze gelene değil. Gerçekten inandığınız kişilere. Güvenmek size bir şey kaybettirmez. Bence güven en önemli şey şu an. Zaten insan güvenildiğini hissettiği an karşısındakine daha dikkatli davranıyor. Dediğim gibi her şey saygı ve güven çerçevesinde kaldığı sürece güzel bir şekilde ilerliyor. 

Stres atmasını bilin. Sesiniz iğrenç olsa bile açın son ses müziği bağıra bağıra söyleyin. Komşular mı ? Umursamayın. 

Çok yakın dostluklar kurun. Yediğiniz içtiğiniz ayrı gitmesin hatta. Her türlü salaklığı yapın , eğlenin. Yas tuta tuta nereye kadar dimi ama ?

Giden gitmiştir gittiği gün bitmiştir en gideni değil giden beni kaybetmiştir felsefesini benimseyin ve kimsenin arkasından yalvarmayın. Bırakın gitsin kahpe. Giden birisine bağlamayın kendinizi ve tüm hayatınızı. Başkaları da var bu hayatta. Aileden bahsetmiyorum bu arada. Ailede oluşan bir eksiklik asla doldurulmaz. Bunu biliyorum.

 Para biriktirin en basitinden. Malum ülkemizde para değerli olduğundan , olmayınca bir şey yapılmıyor. Biriktirin. Elinizin altında bulunsun. Ne zaman ihtiyacınız olucağını bilemezsiniz.

Kendinize dikkat edin. Sağlığınıza. Sağlığınız gittiği zaman hiç bir şekilde geri gelmiyor. 

Arada açın eskiden dinlediğiniz şarkıları , dinleyin. İyi geliyor. Farkediceksiniz.