Kanatsız Meleğim

3. bölüm

Hiç yazasim yoktu aslında
ama canım sıkkın olduğu
için  atıyım dedim

Hadi bismillah

Kapıdan içeri kovbayu gibi giren siyah , son model arabalarla , sıraya dizilmiş tüm öğrencilerin dikkati oraya yönelmişti

Peyan da herkes gibi merakına yenilip başını oraya doğru çevirmişti , gelen kişi ile ilgili elbet birkaç cümle duymuştu okulda , ama Pelinsu gibi kafaya takıp instagramdan adamın şirketini stalklayana kadar doğru duydunuz şirketini çünkü  Âhi kiraân' nın kendi şahsi bir hesabı yoktu çünkü .
  Ama yine de Pelinsu'nun anlattığı kadarıyla kafasında canlandırmıştı , genç, cio , başarılı bir iş adamı kafasında  nasıl canlandırabılıyorsa artık .

Âhi, şöforünün kapısını açmasını beklemeden ,çoktan inip tören için sırada bekleyen öğrencilerin ve  merdiven boşluğunda bir saatliğine kafalarını şişiren  ve bu okulun kralı benim gibi duran  müdürün yanına adımladı. Herkes merak ediyordu , bu okul yıllar önce yaptırılmış olmasına rağmen Âhi kiraân hiç uğramamaştı, hatta belki yanından bile geçmemiştir . Bu hem okulda hemde dışarda ki kişilere merak salmıştı.

Âhi' nin rakipleri elbette haberi almışlardı . Her kesin kafasında soru işareti olarak yer ediniyordu . Oysa Âhi 'nin yaptığı herşey başlı başına bir soru işareti idi .

Tabi ki yeni olan olaydan sonra bir süre inzivaya çekilmişti Âhi , hem yeni projesini bu okulda yürütecek hem de daha bulunamayan kaçağın üstüne düşecekti . Âhi çok zeki bir adamdı onu tanıyan herkes bilirdi zaten ,  adı ve şanı duyulduğunda korkudan tır tır titrerler onu tanıyanlar ....

Müdür gelen adamı gördüğü an kendine çeki düzen vererek oysa çeki düzenleri Âhi Beyin geleceği haberini aldığı andan itibaren başlamıştı- yanına yaklaşan Âhi bey ile  selamlaştıktan sonra öğrencilere dönmüştü , bu konuşmayı kasıla kasıla yapması bı yana bu konuşmanın şerefi bile bi ayrıydı müdür bey için , çünkü karşısında ki adam Türklerin dünyaya hükmettiği gibi onunda dünyaya da hüküm süren kralı Âhi beydi.

" Sevgili öğrencilerimiz ve öğretmenlerimiz , sizin de bildiğiniz gibi yanımda duran adam Âhi Kiraân, bu değerli kolej herkesin anlayabileceği gibiÂhi beye aittir , ve bir süreliğine bizimle kalacak , umarım bu süreç içinde bizden herhangi bir şikâyeti olmayacağını ve elimizden geldiğince saygı çerçevesinde olacağamızı temin edebilirim ".

Aslında müdür bey alttan alttan tehdit mesajını öğrencilere iletmişti. Kısacası ' Âhi bey burdayken bir sorun çıkarırsanız  , hepinizin eğitim hayatına son veririm ' demekti . Tabi ki de aptal olmayan herkes anlardı bu mesajı . Ama kessinlikle müdürü yargılamıyorlardı ,her okulda olduğu gibi onlarında özel okulunda karmaşa çıkaran, ben ayaklı belayım diyen  ve ayrietten zengin züppelerininde bulunduğu bir okuldu.

O sırada Peyan ise ömrü boyunca onu göz hapisinde bulunduracağı katran karası gözlere odaklanmıştı.
Aynı şekilde onun ölümüne sebep olacak kadar güzel olan elaları odak noktasına almıştı Âhi .
Peyan'nın beti benzi atarken , Âhi' bin içinde anlamdıramadığı tohumlar ekilmeye başlamıştı çoktan .
Peyan bir ay önce Beşir Amcan'nın  katilinin simasını unutmazken , Âhi ise karşısında ki simayı beynine kazımaya başlamıştı bile....

Saf korku ...
  Evet duyduğu saf korkuydu ,
Korkuyordu başına ne geleceğini bilmeden .
Korkuyordu bu hayataki tek gayesi olan annesine ne olacağından .
Korkuyordu tekrar canından bir parçanın alınmasından ,
Oysa Peyan kaçmıştı katilden...

Her şeyi soğuk kanlılıkla yapması Peyan'ı şaşırtmıyor değildi , ' nasıl 'diye kafasında büyük bir soru bulutunu oluşturuyordu .
Bu adam katildi , normal yaşantıları olan insanların içinde kamufle olmuş bir cani belki de .
O yapabiliyordu bende yaparım düşüncesiyle soğuk kanlılığını korumaya çalışıyordu , oysa gözleri Âhi beyin gözleri ile kesiştiği andan sonra gözlerinin odağı bu sefer beyaz ,yanlarında hafif gül işlemeli , okul elbiseleri ile uyumlu conservelerine gitmişti .