4. bölüm

39 10 38
                                    

   Merhaba canlarım

İyi okumalar .

  
Odasında çatık kaşlarıyla işle uğraşan Âhi , kapısının tıklandığından habersiz , işleriyle bütünleşmiş bir şekilde kendini dış dünyaya kapatmıştı .  Kapının anca üçüncü çalışından sonra kendine gelen Âhi vakit kaybetmeden dışarda ki kişiyi huzuruna çıkardı. Şirketinde çoğu zaman rastlanan bir durumdu, bu durumdan şüphesiz en çok asistanı nefret ediyordu . Çoğu günler kapısını tıklamadan beziyordu , önemli bir şey olduğunda direk dalmasına da acayip sinirleniyordu.
İşinin ehli olan bir adamdı , ki bu küçükluğünde onu böyle yetiştiren Mehmet kiraân a borçlu . Mehmet kiraân , Âhi kiraân' ı bu dünyaya  getiren ,Kiraân ailesine varis  getiren adam

" Gel "

İçeriye giren poyrazla , yine umursamazca önünde ki kağıtlara döndü . Poyraz , patronunun bu hareketine hiç şaşirmamıştı.
çünkü o Âhi kiraân dı , her şeyi başlı başına bi değişikti .
  

" Söyle Poyraz "
 
İşte . Âhi kiraânın bir kuralı daha kısacası benim yanımda boş yapmayın direk konuya giriş yapın demekti. Ve lafı geveleyenlerden acayip nefret ederdi ,kıvırmaya ne gerek vardı ki .  

" Âhi  abi bir telefon geldi emniyet müdürlüğünden  biri sizi şikayette bulunmuş "

Âhi duyduğu şeylerle kaşlarını çattı, yavaş yavaş kafasını kaldırarak Poyraz'a baktı . Tam da tahmin ettiği gibi ... Kaçak
Yüzündeki sert ifade değişip samimetten uzak , korkutucu sırıtması yüzünde yer edindi.

A:" kaçak bulundu "

Demesiyle kapı tıklanma sesi odada yankılandı . Neyse ki bu sefer Âhi dosyalara dalmamıştı.

"Anladım patron "

Dedikten sonra hafif baş sallayıp odanın kapısını açtı . Karşısındaki güzel kızla önce bir affaladı ,ve yutkundu ela gozler...

sonra fazla takılmadan yanından çekip gitti .

O ara Peyan için durumlar farklı idi . Bu kapının önüne gelene kadar ne terler akitmiş tı. Kesinlikle bir haftayı bir dakikaya tercih ederdi . Yavaşça odanın içine adımladı karşısındaki katilin bu kadar soğuk kanlı davranması Peyan'nın tüylerini diken diken ediyordu .

Âhi başını kaldırdığında  , katran karası gozleri beynine  kazınmış olan elalarla buluştu , önce nefesi sıklaştı sonra kalbi ritmini değiştirip daha da hızlandı nitekim Peyan için durumlar pekte farklı değildi .

" Küçüğüm "

Âhi ağzından çıkan dan habersiz hâlâ elaları içine haps ediyordu , hele küçüğünün odaya ilk girdiğinden beri , burnunu saran çikolata kokusu...
Kessinlikle abartısız bu bu birleşimle  ömür boyu kendini haps edebilirdi . Onu gözlerinden vurmuştu zalimin kızı ...

Peyan ise duyduğu kelime ile boğazına bir yumru oturdu . Önce kaşlarını çattı sorna sesli sesli yutkundu . Bu adam ne diyor ...
Daha fazla beklemeksizin direk konuya giriş yaptı Peyan

P:" şe şey e efendim ben imzanız için gelmiştim  "

Âhi de transtan çıkıp ciddi bir hale büründü , resmen öküzün trene baktığı gibi bakmıştı kıza .

" Ne imzası küçüğüm "

   Âhi'nin sondaki kelimeye   Peyan  nefes almayı unuttu . Bu adam ne diyor...
Küçüğüm mü ?
Saçmalıyor ?
Dişlerini sıka sıka kırılacak reddeye geldi , ve dahası yüz rengi beyazdan kırmızıya tonlandı .
Şu an ' ne küçüğü beee' diye çemkirmek istiyordu .

Kanatsız Meleğim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin