2|Olabilir mi?

225 37 17
                                    

Arabamı çarptım, sadece tekrardan bir şeyler hissedebilmek için.

Falling in Reverse – Popular Monster

İyi okumalar millet.

**

Gece bir anne şefkatiyle tüm dünyanın kirini, günahını saklarken Tanrı'dan, gittikçe yaşlanan adam iri elini sardı aşkının incecik beline. Ne garipti duygular öyle. Her şey gibi duygularında eskiyeceği söyleniyordu ancak yalandı adamın nazarında. Dudakları değince aşkının tenine sanki ilk öpücüklerine dönüyordu hala, tekrar tekrar. Asla değişmiyordu ona verdiği huzur, mutluluk.

Ve ay ışığı okşarken çıplak bedenlerini, kadının zarif eli belindeki aşkının eline tutundu, kapattı gözlerini. Sanki hala lisedeydiler, hala ilk öpücükleriydi bu hissettikleri. Hala o heyecan, o huzur, o duygu karmaşası tazeydi. Bedenleri olmasa da.

Gittikçe zamanın esaretine düşen adam kapattı gözlerini, huzuru kokladı, ona dokundu, onu öptü, ona bir kez daha aşık oldu.

"Keşke," diye geçirdi zihninden kalbini ağrıtan bir aşkla. "Keşke sonsuza dek böyle kalabilsek sevgilim."

Ancak kader, onların yollarını bir bir düğümlemiş, ikisinin arasındaki yolu derin uçurumlarla kesmişti. Onları, her aşkın sonunu getiren getirecekti.

Ölüm.

**

Dakikalar hızlı hızlı geçiyor, benim ellerim ise klavyede sanki bir savaşı yönlendiren komutanın bindiği atın, toprağı döven toynakları gibi hızlı hızlı gidiyordu. Zihnimde bir belirsiz fırtına, bilgiler oradan oraya uçuşuyordu.

Bir saat sonra rakun adamla buluşacaktım.

Dün tanıştığım hastam V'nin bana verdiği ipucunun onlarca ihtimali var gibiydi. Bir insan hem kanın efendisi, hem kölesi nasıl olabilirdi ki? Bir Tanrı olduğunu varsaysam Tanrı gibi kudretli bir varlığın kan denen sıvıya köle olması imkansızdı. İnsan mıydı yoksa? Sonuçta kan olmadığı anda yitip gidiyor, bedeni anında toprakta çürüyordu. Ancak bu, onu sadece bir köle yapardı.

Tanrı ve insan nerede birleşirdi?

Sonunda araştırmaya bir ara vermenin daha iyi olacağına karar verirken güzelce bir duşa girmiş, uzun zamandır gerim gerim gerilen kaslarımı biraz olsun gevşetmiştim. Aslına bakılırsa bir masöre gidip tüm vücudumu yenilemek hem mental, hem de beden sağlığım için çok iyi olacaktı. Uzun zamandır meslektaşlarımın neredeyse iki katı fazla çalışıyordum.

Bunu sebebi ise çok fazla hastaya bakmamdan kaynaklı değildi. Aslına bakılırsa, normal bir psikologdan çok daha az hastaya bakıyordum. Ancak basit bir psikologun genelde hastaları kocasından boşanmış bir kadın, sevgilisinden ayrıldığı için intihara meyleden bir ergen, ölümün kıyısında dolaşan yaşlılardan oluşurdu.

Benimse hastalarım, biraz... farklı olurdu.

Pazar günü olması dolayısıyla trafik neredeyse bir kördüğüm gibi birbirine düğümlenmişken yirmi dakikalık yolu neredeyse kırk dakikada gitmiştim ve müthiş sıcak bir yaz günü olması sebebiyle neden kendi evime yakın bir yere davet etmedim diye kendi kendime küfür edip durmuştum. Klimayı sonuna kadar açmış olmama rağmen rahatsız edici sıcak nefes aldırmıyordu.

Sonunda ortalama fiyatlara sahip, mütevazi bir kafeye gelirken içeri girdiğimde hasta bakıcısını kafenin en köşesine neredeyse tünemiş olarak buldum. Belki de sağlıklı insan çok görmediğinden, belki de ileri düzey asosyal olduğundan kaynaklı olarak insanlara korkak bakışlar atıyordu. Neredeyse içine geçmiş gözleriyle baktığı insanların rahatsız olduğundan emindim.

kill4me |vkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin