Bölüm 8

104 4 0
                                    

***Multimedyadaki YİĞİT***

SİMAY

"Dün gece saatlerce seni aradım Anka telefona cevap vermedin çıkıp gecenin bir yarısı yakındaki her yere baktım bulamadım. Sonra telefonundan yiğit diye biri aradı ve adresi istedi kucağında senle birlikte eve geldi bu ne sorumsuzluk"

Annesi gibi dırdır ediyodum farkındayım ama bu durumda meraklanmak o kadar kötü bir şey ki.

"Soyadını söylemedi mi"

"Hayır"

"Numarasını"

"Hayır Anka seninle tanıştığını ve çok içip uyuduğunu söyledi bende çok teşekkür ettim ve çıkıp gitti"

"Bidaha gelir mi"

"Belki sonuçta evin adresini biliyo"

Kahvelerimizi bitirdikten sonra Anka odasına geçti ve uyumaya başladı.

Bende biraz alışverişin iyi gelceğini düşünerek odama gidip hazırlanmaya başladım. Üzerime gri tulumumu giyip saçlarımı tek taraftan ördüm. Boynuma küçük bir kolye takıp parmaklarımı gri yüzüklerle süsledim. Ardından kalın bir göz kalemi çekip rimel sürdüm. Ellerime ten rengi oje sürdükten sonra çantamı alıp Anka'nın yanına gittim.

"Ben dışarı çıkıyorum bir şey istiyo musun ?"

"hayır" " peki o zaman hadi öptüm"

Ayakkabılarımı giyip evden çıktım ve metroya binip cevahirin yolunu tuttum.

Cevahire geldiğimde ilk olarak bershkaya girdim ve kendime bir şeyler bakmaya başladım. Beğendiğim iki kot pantolonu alıp ordan çıktım. Uzun bir süre gezindikten sonra yemek katına çıkıp kendime makarna aldım.

Normalde şu an öküz gibi fast food yemem gerekiyodu ama tek başıma bunu yapamazdım.

Masalardan birine oturdum ve makarnamı kibarca yemeye başladım. O sırada yanımdan bir cüsse geçti ve karşıma oturdu. Kafamı makarnamdan kaldırıp karşımdaki adama baktım. Bu enisti.

Rüya gördüğümü düşünerek kendimi bir cimdik attım ama hala ordaydı. Gülümsedim ve "Selam" dedim.

"Seni görmeyi planmamıştım"

"Bende öyle" diyerek ağzıma küçük bir makarna attım. Yemeğimi bitirene kadar tek kelime konuşmadık. Ne demeye gelip yanıma oturmuştu ki.

"Bitirdiysen kalkalım" derken dudağının bir kenarı kıvrılmıştı. Yemek yerken komik göründüğümü tahmin edebiliyodum.

"Şey ben biraz acıkmıştım da kalkalım mı "

Olur der gibi başını salladı ve yürümeye başladı ne yapıcağımı bilemeden onun peşinden ilerlemeye başladım.

D&R ın katına geldiğimizde bana "İstersen dolaşalım" dedi ve bende hemen içeri daldım. Beğendiğim bir kaç kitabı ona göstererek onayını aldım. Kitapları elimden alarak "Benim içinde bir şeyler beğenir misin" dedi. Hemen gittim ve ona güzel bir kitap beğendim.

Kendi kitaplarımı kendim almak için ne kadar diretsemde olmadı. Kitapları aldı ve beni evime kadar bıraktı. Bu süre zarfında tek kelime etmedi. Evin önüne geldiğimde araban indik "Teşekkür ederim" "Bana teşekkür etme" "pekâlâ"

Tam arabasına binecekken " Enis" dememle bana doğru döndü ve efendim der gibi bakmaya başladı. Bir an gaza gelip söylemiştim ve şu an napıcağımı bilmiyodum "Daha sonra görüşelim olur mu" diyerek hızla ordan uzaklaştım ve kendimi odama kapattım.

Tam bir özürlüydüm. Çocuk yanıma gelip oturmuştu bana kitaplar almıştı ama ben bir bok becerip çocukla iki kelime laf edemiyodum.

Kendime ettiğim sesli küfürlerle birlikte uykuya daldım.

Boktandı. Her şey.

***

ANKA

Onu rüyamda gördüm..

Çok saçma yani bi kere gördüğüm çocuğa aşık falan mı oluyorum. Hatta bi kere gördüğüm ve bi daha görmiceğim. Hemen kendimi avutmaya çalışmalarına başladım.

'Saçma saçma heveslere kapılma! Adamı daha tanımıyosun bile! Belki tecavüzcü bi pisliktir yada katil falan. Yaa ne diyorum ben abartma Anka. Tamam sen şıpsevdi değilsin. Artık ken..'

Ve birden simay içeri girdi.

'Ankaa? Manyak mısın kızım kendi kendine konuşuyosun hayır yani normal olmadığını biliyoduk ama delirdin iyice'

Diye diye güldü.

'Ha Ha Ha! Çok komikmiş. Güldük. Kendi kendimede konuşmuyorum senin paranoyaklığın o'

Hemen havlumu falan alıp banyoya girdim simay hala konuşuyodu tabii.

***

Banyodan çıktıktan sonra kot ve baskılı tişörtümü giydim ve salona geçtim. Simay kahvaltı yapıyodu. Odaya girdim ama farketmedi bile. Aklı hala Enis'teydi tabii. Nasıl kızıyorum ona böyle bi çocukta takılıp kalıyo. Platonik platonik üzüyo anca kendini. Simay dememle irkildi ve

'Ayy! he noldu?'

'Yaa kızım at şu emir midir enis midir her ne haltsa aklından. Bitirdi çocuk seni. Okullarda başlıcak. Üniversite ilk yıl az kaldı bak'

'Bana diyene bak'

'Ne demek şimdi o'

'O çocuğu diyorumm sarhoş sarhoş bi kere gördün ama diyorumm çıkmıyo aklından diyorumm'

'Ne-ne alakasııı-varr-canım allah allah saçmalama 2 hafta geçmiş bi kere görmemişim yüzünü bile hatırlamıyorum zaten adını yiğit miydiki onun bak onu bile sen dedin ondan hatırladım bak. Ayy simay neyse çok komiksin yani'

'Ben sana yiğit demedim bile senin aklından çıkmadığı için'

'Ayy tamam uğraşamıcam senle ben çıkıyorum.'

'Kaç kaç'

Evden çıktım. Ne yani benn daha tanımadığım birine aşık mı oldum şimdi? Sıçıyım böyle işe ama yaa.

'Aşk nedir abiii'

'Ooo hayırdır küçük hanım kime aşık oldunuz?'

Bu ses?

Aniden arkamı döndüm. Ohaaa yiğit mi o yaa. Film mi çeviriyoruz noluyo. Ağzım açık mal gibi yiğit'e bakarken.

'Hatırlamamış olabilirsin tabii. Yiğit ben hani o ge..'

'Yok yok hatırladım. Ya-yani birden hani şaşırdımm'

'Haklısın aslında ben gelmek istemiştim ama yurtdışına çıkmam gerekti falan zaten 1 aydırda burda değilim bu yüzden iyi misin diye soramadım'

'Yok canım yani niye sorcakmışsın ki. Gerek yok. Neyse hadi sağol görüşürüz.'

'Hop hop bi dakka bi dakka'

Ve kolumu tuttu. Elleri ne kadar güven verici ve iç ısıtıcı diye düşünürken aptallaşma diye kendimi toparladım

'Beni bırakır mısın? Allah allah yaa tamam beni eve getirmen falan teşekkür ederim ama gitcem şimdi işim var benim zaten hadi görüşürüz'

Diyerek turunç'la hemen ordan uzaklaştım. Neydi şimdi benim yaptığım? Trip mi? Gurur mu?

Neyin gururu bu yaa!!

Ben bu gururumun amına koyıyım!!

Yada direk bu bağlanma korkumun amına koyım!!

Hayat amına koyım cinim!!

UNICORNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin