Bölüm 1

634 20 2
                                    

Bu bizim bu hesaptaki ilk hikayemiz. İlk başlarda sıkıcı gelebilir ama kafamızdaki kurgunun gerçekleşebilmesi için bu olayları yazmamız gerekiyodu. Umarız beğenirsiz yorumlarınızı bekliyoruz :)
AkuamarinArsenic :))

SİMAY

Sol taraftan gözüme çarpan güneşle birlikte gözlerimi açtım. Alarmım çalmamış olduğuna göre saat oldukça erken olmalıydı. Yataktan kalkıp perdeyi komple açarak içeriye daha fazla güneş girmesini sağlayıp duşa doğru ilerledim. Kısa bir duşun ardından elime geçirdiğim şort ve atleti üzerime geçirip ıslak saçlarımı havluya sardım ve mutfağa geçip kahvaltı hazırlamaya başladım. Anneme bir sürprizden zarar gelmezdi. Krepti yumurtaydı uğraşırken bir yandan da Anka'yı arayarak uyandırmaya çalışıyodum. Cumartesi günü ve saat sabahın 8'i. Kabul ediyorum küfürlük bir arkadaşım ama ben kalktıysam ve buna akşam yanlışlıkla açık bıraktığım perde sebep olmuşsa oda uyanmalıydı. Onlarca kez aramadan sonra Anka telefonu açtı ve beni hiç dinlemeden saydırmaya koyuldu. Uzun süre bağırıp çağırdıktan sonra sonunda susunca konuşmaya başladım

"Günaydın Anka bende seni seviyorum canım arkadaşım bugün öğleden sonra sinemaya gidelim dicektim mutlaka vizyonda gitmek istediğin bir film vardır ?"

Tabiki de vardı. Onun her zaman gitmek istediği film vardır. Haftasonları gerek zorla gerek isteyerek bir şekilde kendimi sinemada bulurum.

"Evet ya vizyona gireli 3 gün oldu ama ben gidemedim hadi şimdi az daha uyicam seni ararım"

Telefonu kapatıp annemlere seslenmeye başladım.

"ANNEEEEE kahvaltı hazırladım hadi kalkın. Yani resmen nankörlük bu sabahın köründe kalk uğraş yap millet hala uyusun."

ANKA

'En iyi yönetmen dalında bu ödülün sahibi alkışlarınızlaa ....

En güzel rüyamın içine arıyarak sıçan o muhterem zât kimdi diye söverken telefonu açtım ve bu ses; simay.

Simay'ın sesini duyunca küfürlerimin dereceside arttı tabiiki. Küfür daarcığım tükenene kadar küfür ettim taki vizyon ve film kelimelerini duyana kadar.

Zayıf noktamı biliyo. Bu güzel sinema teklifini zevkle kabul ettim sonuçta yıllardır bu filmi bekleyen bir insanım ve 3 gündür vizyonda olmasına rağmen gidemeyende bir insanım. Yazık banaa!

Konuştuktan sonra tekrar uyumaya daldım 5 yada 15 dk ya geçti ya geçmedi annemin bulaşık makinesiyle olan savaşına uyandım tabaklar çatallarla bıçaklar tavalarla çarpışıyodu. O şıngırtıya dayanamadım ve mecbur kalktım. Gün kötü başlasada güzel devam edicekti. Bunu düşünerek odamdan çıktım ve annem seslendi

'Ankaa erkencisin neyse iyi olmuş beraber kahvaltı ederiz.'

Evet bende sırf bu yüzden kalkmıştım zaten(!). Şuan beni ancak bir duş kendime getirebilirdi.

'ANNEEE! Ben duşa giriyorum kahvaltıyada sucuklu yumurta yaparsan tatlı kızını uyandırdığın için özür dilemiş sayabilirim senii'

SİMAY

Kalan krepimin son parçasını alıp odama geçtim. Havluyu başımdan atıp saçlarımı saldım. Aslında geçen seneye kadar uzun saçlarım vardı ancak Anka'nın ısrarıyla kestirmiştim. Şimdi omuzlarımın hemen üzerindeydi ve bu şekilde daha hoşuma gitmişti. Siyah dar paçamı giyip üzerine beli açık siyah düz tışortumu giydim. Saçlarımı kurutup gözlerime kalın bir göz kalemi çektim ve rimel sürdüm. Saat yaklaşık 12'yi gösterirken ben hazırdım. Siyah büyük kol çantamı alıp içine sırf dolu görünsün diye ıslak mendil krem makyaj malzemeleri hava soğur felan diye ince bir hırka ve cüzdanımı koydum. Kahvaltıda anneme sinemaya gidiceğimizi söylemiştim. Siyah converselerimin bağcını bağlarken

UNICORNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin