Hiçlik

20 3 2
                                    

" Beni tanımamana üzüldüm doğrusu! Çünkü ben senin şah damarından bile sana yakın kan hücrelerinden bile daha icerideyim. "
Aldığı cevaptan ve şekilsiz yaratıktan öylesine korkmuştu ki bir süre cevap vermemişti. Belki de şu an yaptığı en mantıklı şey sessiz kalmak , yok saymak gözlerini kapatmaktı.
Evet....
Gözlerimi kapatıp açacağım bu lanet şey kaybolacak diye düşünüyordu. İçinden beşten geriye doğru saymaya başladı.
3...2...1..
Hızlıca gözlerini kapatıp tekrar açtığında şekilsiz yaratık gerçekten kaybolmuş, hiçliğe yutulmuştu. Şimdi yalnızdı sadece gümbürdeyerek atan kalp atışları dışında burada ıssız yapayalnızdı.
Derinden bir oh çektikten sonra sakinleşmeye başlayan nabzı duyduğu melodik sesle tekrar hızlanmaya başlamıştı. Çünkü ses tekrar adını söylüyor O nu çağırıyordu. Büyülenmiş bir şekilde sesin kaynağına çekiliyor ama nereden geldiğini bulamıyordu. Adeta hipnotize olmuş gibi sese çekiliyordu.
"Bunlar gerçek değil olamaz! Çıldırıyorum herhalde "diye düşünürken ses giderek yaklaşıyor adeta kulağına basınç uyguluyordu. Daha fazla dayanamayacağına kanaat getirince hızla arkasına dönmüştü ki bir kere daha dumura uğramıştı zira karşında gördüğü yine yeniden o çirkin yaratıktı. Şimdi yer yer dökülmüş sararmış ve siyah dislerini göstererek kahkaha atarken Emrah la dalga geçercesine şunları söylüyordu...

"Ceeeee kandırdım hadi ama benden korkmana gerek yok ki üstelik sen istediğin kadar reddet ben buz gibi gerçeğim bak karşında duruyorum"

Dedikten sonra tekrar o korkunç kahkahasını savunmuştu.
İliklerine kadar korkuyu hisseden Emrah gerisin geriye külçe gibi yere düşmüştü bu ucube O nunla alay ediyor hatta O nu korkutuyordu. Şimdi ne yapmalı diye düşünürken hilkat garibesi parmağını uzatıp tiradını sürdürmeye devam etmişti.

"Ama kalbimi kırıyorsun ben seninle alay etmiyorum ki " üzülmüş bir ifade takınan yaratık Emrah ın içinden gecen düşüncelere cevap bile vermişti.

"Beni kabul etmeye benimle arkadaş olmaya ne dersin Emrah ? Çünkü sende biliyorsun ki benden kaçamazsın saklanamazsın"

Duyduklarını anlamlandırma konusunda kısa bir tereddüt yaşayan Emrah "aklımı kaybediyorum" herhalde diye düşünürken yaratık hastalıklı bir kahkaha daha atıp konuşmaya kaldığı yerden devam etmişti.

"Ah hayır aklını falan kaybetmiyorsun sadece gerçeği yok sayıyorsun beni tanımak anlamlandırmak istemiyorsun seni sefil yaratık!"
Sesinin perdesi giderek yükselmeye başlamıştı olduğu yere sinen Emrah hala bunların nasıl olduğunu anlamaya çalışıyordu. Bu yaratık O na sözsüz bir şekilde cevap veriyordu üstelik kimdi bu neydi nereden geliyor nereye gidiyordu. Sorular şimşek hızıyla zihninden geçerken ucube Emrah ın üzerine eğilmiş kan kırmızısı gözlerini O na dikip konuşmaya başlamıştı bile.

"Konusmak icin seslere harflere ihtiyacımız yok seni zavallı yaratık çünkü ben senim ! Bana dikkatli bak iyice bak beni ne hale getirdiğine bir bak!"

Simdi ucube sekil değiştirmişti. Emrah a uzanan biçimsiz kolları ete kemiğe bürünmüş, hızla O nu sarsıyordu. Her sarsıntı yerde siyah varis damarları gibi çatlaklar oluşturup ikisini içine doğru çekiyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 19, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Issızlık Kokan KahkahalarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin