Bölüm 2

51 5 0
                                    

Ben ismin nereden tanıdık geldiğini düşünürken isminin Gökhan olduğunu öğrendiğim çocuk konuşmaya başladı "beni niye takip ediyordun Selen? "diye sorunca daldığım derin düşüncelerden çıkarak cevap verdim "sen benim adımı nereden-"sözümü keserek konuşmaya başladı "sadece ben değil neredeyse bütün okul biliyor ayrıca yoklama alınırken duydum." deyince bir an afalladım neredeyse bütün okul biliyor da ne demekti.

"Bütün okul biliyor da ne demek?" içimden geçeni dile dökmüştüm Gökhan da sanki bu soruyu bekliyormuş gibi hemen cevap verdi "Bir haftadır müdür bey bize sürekli yeni bir öğrenci geleceğini, ona iyi davranmamız gerektiğini ve ona yardımcı olmamız gerektiğini söyleyip duruyor" normalde cevabın benim merakımı biraz azaltmış olmasını dilerdim ancak tam aksine beni daha çok meraklandırmıştı. Çocuğun verdiği cevap beni daha da sinirlendirmişti "evet gerçekten çok açıklayıcı bir cevaptı. Şu konuyu bana adam akıllı anlatır mısın?" dedim sinirli bir şekilde yada öyle gözükmeye çalışarak çünkü bu çocuk dibimde dururken nefes almak bile çok zordu.

"Ne biliyorsam sana onu anlattım boşuna sinirlenmiş gibi yapma" dedi o soğuk bakışlarıyla tamam bu çocuk gerçekten giderek daha korkutucu ve iyice sinir bozucu olmaya başlamıştı, biran önce buradan çıkmalıydım.

"Merak ettiklerimi öğrendiğime göre(!) şimdi gidebilir miyim?" diye sorduğumda aniden kahkaha atmaya başladı ben ise çocuğa sen dengesiz bu ruh hastasısın bakışı atıyordum. Gülmeyi kestiğinde sonunda konuşmaya başladı "hayır çıkamazsın seninle daha işlerimiz var" dedi yine o ürkütücü bakışlarıyla. Çocuk resmen beni bakışlarıyla dondurmuştu. Bakışları öyle delici, öyle çekici ve aynı zamanda bir o kadar da ürkütücü ki kelimelerle anlatılamaz nasıl baktığı. Ben ne kadar süredir onu incelediğimi bilmiyorum o yüzden aniden gelen sert öksürük sesiyle irkildim "diyordum ki beni incelemen bittiyse benim eve mi gitsek" ondan böyle bir soru beklemediğim için gözlerim yuvasından çıkacakmış gibi açıldı tabi o da gözlerimi gördüğü anda kahkaha atmaya başladı kahkahası sonunda durduğunda konuşmaya başladı "tamam ev istemiyorsun o zaman bir kafede oturalım nasıl fikir hem birbirimizi tanımış oluruz" dediğinde ben bana bu şekilde yürümesine -koşmasına-sinirlenmiştim ve o an sinirim hiç beklemediğim bir şey yapmama neden oldu ve Gökhan'a tokat attım. Gökhan ben tokat attıktan sonra yüzüme benden iğrenircesine baktı ve sinirli adımlarla kütüphaneden çıktı. Gökhan'a öyle bir tokat atmıştım ki beş parmağımın izi yüzünde kalmıştı. Attığım tokattan pişman olmuştum ama artık çok geçti Gökhan kesinlikle intikamcı bir tipe benziyordu bu yüzden şu andaki tek umudum Gökhan'ın kızlara bir şey yapmayacağına inanmaktı.

Yukarıdaki görsel Gökhan Doğan'a aittir.

Karakterlerin tiplerini (saç rengi, göz rengi vb.)kitap içerisinde anlatmıyorum çünkü gereksiz paragrafa gerek duymuyorum. Umarım bu kitabı beğenirsiniz, bu kitap benim ilk ve tek çalışmamdır. Eğer beğenmezseniz bile bana yorum atarsanız sevinirim, ben de ona göre kendimi geliştirmeye çalışırım.

ATEŞ KOLEJİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin