Merhabalar bayanlar baylar çok güzel bir hikâyeyle buradayım ilk bölümden ne oluyor demeyin ve takipte kalın❤❤
———————————>
- Hastanın başına dikkat edin! - Hocam kafasından ağır bir darbe almış çok kanaması var. Anne ve babayı çoktan kaybetmişiz.
Yarı açık gözlerimle etrafa baksamda her şey bulanıktı,hareket edemiyordum ve etrafımda algılayamadığım konuşmalar vardı git gide ağırlaşmış hissediyordum...
(Derin bir nefesle uyanır) Yine aynı şeyleri görüyordum 3 yıl olmuştu ama ben ne kadar unutmaya çalışsamda o kabus gün beni bırakmıyordu.Yavaş yavaş nefesimi düzene sokmaya çalıştım her yerim ter içinde kalmış, alt kata mutfağa gidip sürahiden bir bardak su içtim duvardaki saate baktım yine çok erken kalkmışım saat daha 5.30 ve alarmım 7 de çalıyor kendimi küçük çaplı alkışlıyorum👏👏👏
Yine üste odama çıktım en azından fazla zamanımda küvette durabilirdim.Suyu ayarladım küvet dolunca kıyafetlerimi çıkartıp içine girdim dizlerimi kendime çektim ve başımı onlara yasladım.Burada alarmım çalana kadar bekliyebilirim...
(Alarm çalıyor...)
Her yerim uyuşmuş ve sudan büzüşmüş bir şekilde kuvvetten çıktım üstümü havluyla kuruladıktan sonra askılıktan okul kıyafetlerimi alıp giyindim.Saçımı bir toka ile tutturdum kenardaki çantamı alıp evden çıktım.
Okula giden yolu çok seviyorum sessiz ve okula hem çok yakın hem çok uzak ayrıca yolun sol kenarı upuzun ağaçlarla kaplı sağda ise evler yanyana dizili bir şekilde ilerliyor.
Kulaklığımı takıp jimin,jungkook ve Lauv beraberinde çıkardıkları "who " şarkısını dinlemeye başladım.Bu şarkıyı her dinlediğimde kalbimde istemeden de olsa bir acı hissediyorum.
Okul kapısına gelince kulaklığımı çıkarıp cebime koydum.Şuan lise 3 e gidiyorum nasıl hala gidiyorum bilmesem de..Yani gerçekten nasıl sınıfta kalmadığımı merak ediyorum😶
3.kat bizim kattı 4 kat ve sırayla yükseliyordu işte büyürken basamakları çıkmak demenin komik hali gibi gelmişti bana.
Sınıfa girdim bir kaç kişi vardı sadece zil çalmadan bir şeyler alıp yedim sonra zaten ilk ders zili çaldı hoca geldi ve sabaha ingilizce ile başladık sanırım tek sevdiğim ders bu.Ders bitince her zamanki gibi sıramdan kalkmadım ben kapı tarafında en önde oturuyordum kafamı sıraya koyup cam tarafına çevirdim biraz dışarıya baktım sonra cam tarafında en arkada oturan çocuğa baktım aynı şekilde pencereden dışarıya bakıyordu,yine.
Önüme döndüm sonraki dersler ızdırap gibi geçmişti her tenefüs sıramda oturuyordum arkadaşım yoktu ne ben biriyle konuşur ne de onlar konuşmaya çalışırdılar başta kendimi hayalet gibi hissediyordum ama artık alıştım ve bu hoşuma gidiyor.
Son dersin bitiş zili çaldı en önde olan ben en son çıkıyordum hep,sınıfı boş görmek nedense bana huzur veriyor. Çantamın bir kolunu takarken sınıftan son biri çıktı,şu çocuk.. Gerçekten tüm tenefüsler sırasında uyuyordu ve kimseyle konuşmuyordu.
Pekte kötü bir görüntüsü yok neden arkadaşı olmasın ki diye geçirdim içimden, kapıdan çıkarken bıraktığı parfüm kokusu hoşuma gitmişti.
Okuldan çıktım ve yine kulaklığımı takıp eve doğru yürümeye başladım...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
😂😂😂
Evet bu benim ilk denememdi çok tuhaf hissediyorum böyle bir kurgu yazmamın sebebi asla istediğim gibi bir tane bulamamamdı bende kendim yapmaya karar verdim aklımda güzel şeyler var. Beni ve şu güzelim çocuğu destekleyin🙏😘💋
