Aynada kendime baktım.
Yankı dışarıda beni bekliyordu ve bana soft olmamı söylemişti. Çünkü öyle daha güzelmişim.Bebişlerim şimdi ben çok manyak, uzaylımsı bir kız olabilirim ama yine de bir kızım ve iltifatlara bayılırım.
Güzel olduğumu biliyorum ve bunu çok sık söylüyorum ama başkasından duymak mı işte o bir başka.
Neyse işte ben Yankı'nın dediklerini dikkate alarak bunu giydim :
Gayet sadeydi bence. Sonra saçlarımı çözdüm. Maalesef yıkayamayacaktım. Hızlıca fön çektim ve yüzümdeki makyajı silip hafif bir şeyler sürdüm.
Aynamdaki yansımama bir öpücük gönderip Hızlıca kalktım ve telefonumu ve küçük siyah sırt çantamı alıp odamdan çıktım.Annem ve babama çıktığımı söyleyip evden çıktım.
Yankı'nın arabası hala evin önündeydi. Hemen arabaya bindim.
Yankı bindiğim görünce ben tarafa döndü."Çok mu beklettim.?" diye sordum.
Ama Yankı bana cevap vermedi. Bu çocuk da bu gece bir tuhafı. Elimle kendine gelmesi için onu dürttüm.
Kendine geldiğinde "Yankı bu gece bir garipsin. Sürekli dalıp duruyorsun." dedim.
"Ö-özür dilerim. Dalmışım. Ne demiştin?"
Gözlerimi devirdim.
"Çok beklettim mi diye sordum."Kafasını olumsuz anlamda salladı.
"Hayır, daha on beş dakika geçmişti ki sen geldin. Gerçekten hızlı hazırlanıyorsun."Sırttım.
"Ah, evet öyleyim değil mi? Bir harikayım. Neyse artık gidelim mi?"Kafasını salladı ve arabayı çalıştırdı.
Bir gece kulübüne gidiyormuş ve burası bize biraz uzakmış.
Yolda giderken canım sıkıldı ve radyoyu açtım.
French Kiss diye bir şarkı çıktı. Rap e bayılırdım ve tabii ki de onu dinlemek istedim.
" Onları Fransız Öpücüğü yaparken seviyormuş."
Yankı'nın dediklerinden hiçbir şey anlamadım.
"Kim kimi Fransız Öpücüğü yaparken seviyormuş.?" dedim şaşkınca.Yankı dışından konuştuğunu yeni anlamış olacak ki "Ah ben onu dışımdan mı dedim." dedi şaşkınca.
Kafamı salladım.
"Şarkıyı söyleyen adam. I love it when they french kiss.""Ben de kendinden bahsediyorsun zannettim." dedim.
"Fransız öpücüğü mü? Belki ama onun için bir de kadın lazım." dedi şımarık ses tonuyla. "Sonulta öpüşme iki kişi arasında yaşanan bir şey."
Yüzümü buruşturdum.
"İğrençleşme Yankı!"Yoldan ayırmadığı yüzünde alay olduğunu görebiliyordum.
"İyi de Ufaklık,sen açtın konuyu."Kaşlarımı çattım.
"Bir kere ilk.. Şu an benimle dalga geçiyorsun!" dedim ve kafamı cama çevirdim o da kocaman şımarık bir kahkaha attı.Birkaç dakika sadece camdan dışarı bakıp hiçbir şey demedim. O da benim konışmadığımı görünce gönlümü almak için konuştu.
"Hadi Ufaklık. Özür dilerim. Bunun için küsecek misin şimdi?" dedi.O sırada radyoda çalan BTS şarkısını duyunca hemen radyonun sesini açtım ve bütün sinirim geçti.
Evet canlarım ben çoğu genç kız gibi bit ARMY'dim. Ve adamlara aşıktım desem yeridir. Özellikle Jungkook'a bayılıyordum.
Ben sırıtınca ve mutlulukla şarkıyı dinlemeye koyulunca Yankı da benim halime bakıp kıkırdadı.
Geldiğimiz gece kulübü, dışarıdan çok tatlı bir barakayı andırıyordu ama içerisi öyle bir yer değildi.
Yüzümü buruşturup Yankı'ya döndüm.
"Neden böyle bir yere geldik ki karaokeye filan gitseydik. Böyle yerleri sevmiyorum." dedim sızlanarak."Geldik bir kere fazla durmayız biz de." dedi.
Mutsuzca başımı salladım.
İçeride camları sallayacak kadar gürültülü bir müzik vardı.
Demirleri görünce onların yanına gittik.Melek, Demir ve Yaren barda oturmuş bir şeyler içiyordu.
Selamlaşma faslından sonra fark ettiğim eksikle Yaren'e döndüm."Yaren, sevgilin nerede?" diye sordum.
Sırıtarak omuz silkti.
"Ayrıldım."Gözlerim ardına kadar açıldı.
"Ne? Yine mi? Bu seferkinin nesi vardı?"Sırıttı.
"Hiçbir şeyi yoktu. Ondan canım sıkıldı ben de ayrıldım."Kafamı iki yana salladım.
"Yemin ediyorum aptalsın ve asla iflah olmazsın." dedim.Kahkaha attı.
"Ayrıca onu öptüğümde pek haz alamıyordum. Benim erkek arkadaşım iyi öpüşmeli." dedi gram utanmadan.Demir "Kız haklı abi. Bir ilişki de öpüşme çok önemlidir. Mesala ben fransız öpücüğü ile yetinen bir adam değilim." dedi ciddiyetle.
Yaren yumruğunu vurması için Demir'e uzatarak "O kadar güzel konuşuyorsun ve o kadar haklısın ki!" dedi ve Demir de sırıtarak onun yumruk yaptığı eline kendi yumruğunu tokuşturdu.
"Aslında bir bakıma haklısınız. Ama fransız öpücüğünün de bir ünü var yani." diye yorumunu belirtti Melek.
Demir "Yani evet öyle tabii. Sen ne diyorsun Yankı?" dedi.
Ben Yankı'dan önce konuştum.
"O fransız öpücüğü seviyor." dedim ve hepsi birden bana şaşkınca baktı. Yankı hariç. O daha çok alayla bakıyordu.Yaren "Sen benim kuzenimin öpüşme tarzını nereden biliyorsun Gece? Yoksa siz daha önce öpüştünüz mü?" dedi şüphe ve heyecan karışımı ses tonuyla.
O sırada mekanın içinde bütün bu konuya sebep olan şarkı çalmaya başladı. Ve ben içimden sövdüm.
Kafamı hiddetle iki yana salladım.
"Tabii ki de hayır! Ne tesadüftür ki kendisi buraya gelmeden önce söylemişti." dedim hafif bir imayla.Söylediklerimden sonra bu sefer bütün gözler Yankı'ya döndü ve bu sefer alayla sırıtan bendim. Ama tek sıkıntı aynı şekilde Yankı da bana pis pis sırıtıyordu.
"Ne bakıyorsunuz öyle? Sizin öpücükler hakkında konuşmaya hakkınız var ama benim yok mu yani?" dedi şımarık sesiyle.
Konuşması beni sinir etti.
"Off..!"dedim." Şu konuşmayı artık burada bitirebilir miyiz? Ve biri dj ye şu şarkıyı kapatmasını söylesin. "Dediklerimden sonra konu kapandı ve tabii ki Yankı Bey bana imalı imalı bakmayı sürdürdü.
Hadi bakalım bindik bir alamete gidiyoz kıyamete..
Kitabım nasıl olacak hiçbir fikrim yok.Lütfen kitabımı okuyan güzel insanlar oylayın da şu kitabı..
Böyle sizden oy için yalvardığım kendimi dilenci gibi hissediyorum ama nolut oylayın!
Neyse canlarım ben kaçar..
Adios..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UFAKLIK
ChickLitEllerimi sıkıca tuttu ve hareket etmemi engelledi. Benimle aynı boya gelmek için benim hizama eğildi. Yüzlerimiz birbirimize çok ama çok yaklaştığında ben nefes almakta zorlandım ve o konuşmaya başladı. "Bence benden çok hoşlanıyorsun ama söyleyemiy...