Kitaba başlama tarihi : 07.09.2019
Kitabı düzenleme tarihi : 26.08.2021
Güzel tesadüflere ihtiyaç
duyar hayat bazen.Iyi okumalar galaksilerim.
Yani bir yere taşınmışlardı bu yüzden okulunu da değiştirmek zorunda kalmıştı. Babasının işi yüzünden başka bir şehre gelmişlerdi. Yeni bir yere alışmak zor değildi onun için ama bir çok arkadaşını geride bırakmak zorunda kalmıştı.
Odasına gelen kolileri açmaya başlamıştı yatak ve kıyafet dolabını babası çoktan kurmuştu. Ona sadece eşyaları düzlemek kalmıştı. Kıyafetleri de dolaba dizdikten sonra işi tamamen bitmişti. Odaya son kez bakıp onay verdikten sonra odadan çıkıp annesinin yanına gitmişti.
Salon kapısının pervazından kafasını uzatıp
"Anne ben odayı düzenledim." diye bağırmıştı. Onun aniden bağırması yüzünden annesi korkmuştu. Yaptığı işi bırakıp arkasını dönmüş ve " Beni korkuttun. Bizimde işimiz az kaldı bitene kadar sen yemeği yapar mısın?" demişti annesi ardından onu ikna etmek için sevimli sevimli bakıp gözlerini kırpmıştı."Tamam tamam yaparım ama makarna yapacağım o kolay." diyip annesinin cevap vermesine firsat vermeden mutfağa doğru koşmuştu. Malzemeleri çıkarıp yemeği yapmaya başlamıştı. O sırada aklına iki gün sonra başlayacak okulu gelmişti.
~~~~2 gün sonra ~~~~
Sabah çalan alarmı kapatıp zorla yatağından kalkmıştı. Fazlasıyla heyecanlıydı banyoya gidip elini yüzünü yıkayıp formasını giymişti. Çantasına bir kaç defter koyup ayakkabılarını da giydikten sonra okulun yolunu tutmuştu.
Okul kapısının önüne geldiğinde içeri girmek için adım attığında koşarak gelen bir çocuk ona çarpmıştı. Arkasına bakmadan "Özür dilerim." diyip koşmaya devam etmişti. Yerden kalkıp üzerini çırptı insan bir yardım eder diye hayıflanmıştı. Daha fazla beklemeden müdürün odasını aramaya başlamıştı. Kapıyı tıklayıp içeri girmişti. Ferah bir odanın ortasında üzerinde bir çok dosya bulunan bir masanın basında oturan müdüre bakmıştı. Çok fazla işinin olduğu ilk bakışta bile belli oluyordu. Hafif ak düşmüş balık etki minyon tipli birisiydi gözünde gözlüğü elinde kalemi ile sürekli bir şeyler karalıyordu "Şey efendim ben yeniyim sınıfımı bilmiyorum da onu sormaya geldim." demişti. Müdür duyduğu ses karşısında kafasını kaldırıp kaşlarını çatmıştı. Müdür "Başka sebepten gelmezsiniz. Biride çıkıp 'hocam yardıma ihtiyacınız var mı isterseniz size çay getireyim' diyen yok hep kendinizi düşünün zaten." demeye başlamıştı. Gözlerini kocaman açıp müdüre bakmaya başlamıştı neden bu kadar gergin olduğuna bir anlam verememişti.Düşüncelerinden kurtulup cevap vermişti "Efendim size çay getireyim isterseniz." demişti müdür kafasını sallayıp gözlerini devirmiş ve konuşmaya başlamıştı. "Adın ne senin?" Müdür azarlamayınca sakinleşip cevap vermişti. "İrem" demişti. Adını söyledikten sonra müdür elindeki kalemi bırakıp "Kızım delirtme beni bu okulda kaç tane İrem var sen biliyor musun soyadını da söylesen." Düşüncesizce davrandığını anlamıştı tahmin etmesi gerekiyordu okulda tek İrem kendisi değildi ya "İrem Yılmaz" diye tekrarlamıştı. Müdür tatmin olmuş bir şekilde masadaki bilgisayara uzanıp bir süre göz gezdirmişti.
"İrem, İrem Yılmaz işte burda 12/A sınıfındasın hadi şimdi git işim gücüm var benim de hadi." demişti başından kovmak istermiş gibi. İrem müdürün odasından çıkıp sınıfını aramaya başlamıştı. Okula ilk defa geldiği için neyin nerde olduğunu bilmiyordu. Biraz arayıştan sonra sınıfa girip boş bir yere oturmuştu. Tenefüste oldukları için ders zili çalmadan lavaboya gitmeyi planlamıştı. Yerinden kalktığı an birisi ile çarpışması bir olmuştu. Çarptığı kişiye baktığında güldüğünü gördü "Sen neden gülüyorsun." demişti hem kendisine çarpıyor hemde gülüyordu bu sinirlerini bozmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Koruyucu ( Kitap Oldu)
Fantasy"Gözlerin kaybettiği annesine çok benziyor... Bizi hiç bırakma olur mu? Çünkü ölen kişiyi bizde annemiz gibi görüyorduk ve gözlerini annemize benzeten tek kişi Eray değil..." Cansu çizdiği resme bakıp "Bak burada bizim grubun resmini çizmiştim...