Allah beni cidden farklı yaratmış. Bu tutarsızlığın başka bir açıklaması olamaz. Sabah gayet mutlu mesut uyanıyorum, diyorum ki bugün kesinlikle mükemmelim. Aynaya bakıyorum saçım güzel, yüzüm parlıyor. Girip bir duş alıyorum, şarkılar söyleyerek. Saçımı kurutuyorum yüzümde gülücüklerle. Sonra birden üstüme öyle bir hüzün çöküyor ki, sanki iç sesim: “ Fazla bile mutlu oldun lan, otur somurt şimdi nihahah” diyor.
Bir anda dünyanın en çirkin varlığı olarak görüyorum kendimi, makyajımı siliyorum oturup ağlıyorum 1 buçuk saat. Aklımdan ne kadar kötü şey varsa geçiyor. Annem gelip soruyor neyin var diye, anlatmayınca bu sefer evde bir kavga bir gümbürtü. “Sanane benden,sananneee” diye bağırıyorum, bu sefer o da odasına girip ağlıyor.
Yok yok bence benim bu huylarım annemden geçmiş. Bu yıl işten ayrıldı, haftada 2-3 gün canı isterse gittiği bir işe başladı, merak ederseniz ne iş yapıyor diye: rehber öğretmen. Her neyse, bu sene az çalıştığı için her hafta sarma yapmaya başladı tabi. Geçen gün sarma yaptım dediğinde “zaten bu yıl her hafta sarma yapıyosun.” Dedim. “çok seviniyorum.” Diyemeden sanki iğne batırmışlar gibi ağlamaya başladı. İstemezsen yapmam bidağğ diyerek tam bir saat ağladı. Abartmıyorum tam bir saat. “Anne bak çok seviyorum sarma yapmanı” diyorım ı-ıh yok.. susmadı. Bence benim bu dengesizliğim kesin annemden geçmiş.
Kanıt isterseniz, aynı olayı bende sevgilimle yaşadım. Ölüm hakkında konuşuyorduk ve bana “ölmek için genç değilsin” dedi. Bende, “benim yerime sen öl o zaman sen benden büyüksün” diye cevabı yapıştırdım tabi. “Dua et seni bırakamıyorum” dedi.. tabi ben şahsen mega gerizekalı olduğumdan, olayı ayrılığa kadar getirdim. “ Ne demek bırakamıyorum sanki geberticem seni ayrılmak istiyosan ayrılırsııın” diye ergen kız triplerine girdim. Yarım saat beni susturmaya çalıştılar ama ben yarım saat cırladım tabi.
O yarım saatin sonunda jeton düştü ki: aslında bahsettiği, beni bırakamadığı için ölemediğiymiş. Çocuk romantizm yapmak istemiş bende içine sıçmışım tabi. O günden beri romantik tek kelime etmiyor bana. Sanırım bir erkeğin içindeki odunu çıkartmak nasıl oluyormuş bu sayede anladım. Siz siz olun bir erkeğin odun tarafını çıkartmayın. Saf saf gezsin ortalıkta, en zararsızı. Şimdi kedi gibi yanaşıyorum ki yanına ilgilensin diye. I-ıh en ufak bir şey söylemiyor. İnsan bir saçın çok güzel der. Üstündekini yeni mi aldın çok yakışmış der. Der bişey yani.. Yok,olmuyor. Ama benim adım Naz ise, o romantik herifi geri getiricem! Getirdiğim gün de “ Demedim mi ben size?” diye hemen buraya yetiştiricem. Olmaz mı diyorsunuz? Olacak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kız Gücü
ChickLitHayatınızdan bıktığınızda,bazen gülmeyi bile unutur olduğunuzda,ya da öylesine okumak istediğinizde bu kitap burada olacak. Size hayatımı en ufak ayrıntısına kadar açıyorum. Birkaç saatliğine kendi hayatınızı, üzüntülerinizi,kırgınlıklarınızı bir kö...