Umut

3. Bölüm "Matruşka"

Annem ayakkabılarını çıkartıp elindeki süslenmiş kutu ile misafir odasına doğru ağır adımlarla yürümeye başladı. Bana bakarak "içinde ne olduğunu merak ediyor musun Ece ?" Gülerek merak ediyorum anne dedim. Çok sevinçliydim. Umarım bu kadar mutlu olduktan sonra hayal kırıklığı yaşamam.

Annem paketi yere koydu ve gözleriyle paketi açmamı işaret etti. Hızlı adımlarla hemen kutuya yöneldim. O süslenmiş kutuyu öyle vahşice açıyordum ki annem benim bu hallerimi görünce kendini gülmekten alıkoyamıyordu. Paketi açtığımda ise içinden tekrar süslenmiş ama boyut olarak daha küçük bir paket çıktı.

Bir anlam veremedim ve aptal aptal anneme bakmaya başladım. Annem gayet eğleniyordu. O kadar çok gülmüştü ki artık kendi mimiklerini kontrol edemiyordu. Yüzüne baktığımda yanaklarının ve kirpiklerinin titrediğini görebiliyordum.

İkinci kutu diğer kutudan renk olarak daha farklıydı. İlk kutu süslüydü ama sade bir renk olan beyaz renk idi. İçinden çıkan bu kutu ise maviydi ve çok daha az süslenmişti. Bu kutuyu yine hızlıca açmaya başladım ancak diğer kutudan açmam daha zor oldu çünkü çok fazla bant yapılmıştı. Bu kutuyu açtığımda ise tekrar bir şok daha yaşadım.

Bu kutunun içinden de sarı renkte başka bir kutu çıktı. Yüzümde ki şaşkınlığımı gören annem ise gülmekten konuşamıyordu sadece eliyle açmamı işaret ediyordu. Kedim Mürsel de gürültüden uyanıp koşarak yanımıza geldi. Yırtığım iki kutuyu tırnaklarıyla çizip oynuyordu. Mürsel sarı renkli mavi gözlü bir yavru kedi. Yavru olmasına rağmen. Bizim mahalledeki kendinden daha büyük kedilerle kavga ediyor. Ben okuldan döndüğüm saatlerde eve geliyor. Ben okula gitmek için evden çıktığımda o da evden ayrılıyordu. Mürsel her eve geldiğinde yüzünde yara izleri oluyordu. Annem ise sık sık yan mahalledeki veterinere götürüyordu Mürseli.

Sarı kutuyu görünce artık annemin bana bir şaka yapmış olabileceğini düşünmeye başladım. "Anne şaka yapıyorsan bu hiç komik değil! Resmen benim duygularımla oynuyorsun." "Hayır kızım hiç öyle olur mu. Ben gerçekten beğenebileceğin güzel bir hediye aldım." Annem bunları söylerken bir yandanda elindeki cep telefonu ile benim videomu çekiyordu. Bu sefer kutuyu açmadan önce kutuyu kulağıma dayayıp sallamaya başladım. İçinden sesler geliyordu. Katı bir şeydi kitap olabilirdi. Gerçi bir kitap için böyle şatafata gerek olmazdı. Bence daha farklı bir şey.

Sarı kutuyu bu sefer sakin bir şekilde açtım. Bu seferde içinden bir matruşka çıktı. Matruşka, rus kültüründe olan bir oyuncak. Açtıkça içinden daha küçük bir matruşka çıkıyor. En son ise en küçük matruşkanın içinden asıl hediye çıkıyor.

Mor renkteki matruşkaları açtıkça altından mor renkte başka bir matruşka çıkıyordu. Tam yedi matruşka açtım. Artık gerçekten bütün heyecanım tükendi. Annemde ayakta durmaktan yoruldu ve her zaman oturduğu yeşil tekli koltuğuna oturdu. Beni artık oturarak izliyordu.

"Anne, hediye etmenin daha farklı yolları var." Yaptığım şakaya annem hiç gülmedi. Son matruşkayı açmaya karar verdim. Önce matruşkayı kulağıma götürüp salladım. İçinde sert bir cisim vardı muhtemelen. Matruşkanın içinden dokunmatik bir akıllı saat çıktı.

Geçen yılki doğum günümde annem bana bir telefon almıştı. Annemden geçen yıl akıllı saat istemiştim, doğum günümden önce. Telefonum olmadığı için bana telefon aldığını söyledi geçen yıl.

En son okulda öğlen saatlerinde kantinde kaşarlı bir tost yemiştim. Saatlerdir hiçbir şey yemedim ve çok açtım.Annem ile beraber yemek hazırlayıp yedik. Daha sonra ben biraz tarih çalıştıktan sonra yatağıma uzanıp. Telefonumun kilit ekranındaki Canerimin fotoğrafını öptüm. Şimdi huzurla uyuyabilirim.

Yarından sonra sömestr tatili başlıyacak. Yarın aynı zamanda karnelerimizide alıyoruz bununda heyecanı var. Aslında asıl beni heyecanlandıran şey karne alıcak olmam değil. Caner'e ilanı aşk edicem. Asıl beni heyecanlandıran şey bu. Biticek artık bu hasret...

DEVAM EDECEK.

Ece'nin kedisi Mürsel gibi kendinden daha büyük olanlara kafa tutan arkadaşlarınızı buraya etiketleyin.

Arkadaşlar kitabı beğendiyseniz lütfen oy ve yorum yapmayı unutmayın. Bu arada kitabı arkadaşlarınıza önerin. Onlarda Ece ve Caner'in aşklarına şahit olsun.