Bir insan nasıl her şeye beni de alet edebilirdi anlamıyordum. Suç aslında bendeydi. Jin'in gazabından korkan yanındaydı. Belki de yemek seven yanımdaydı. Çünkü Jin ile ters düşersem genelde aç kalıyordum.
Bazen gerçekten de arkadaşlığımızı sorguladığım zamanlar artıyordu. Bu da o anlardan biriydi. Şu an açtım,Jin beni uykumdan etmişti ve en önemlisi yakalanırsa menajerinin evimize kamera taktıracağı kesin gibi bir şeydi. Sonuncusu en son endişelendiğim şeydi. Şu an açlığım daha ağır basıyordu.
"Önceki hayatımda nasıl bir günah işledim de kader bana senin gibi bir arkadaş verdi." diye sızlandım.
Kendi Yoongi'ye kaçarken resmen peşinden beni de kaçırmıştı. Zaten bizi sevgili sanıyorlardı bir de her yere beraber gitmemiz bu düşüncelerini resmen pekiştiriyordu.
"Önceki hayatında kralın sağ kolu olmalısın ki benim gibi muhteşem bir dostun var." diye kendini övdü her zamanki gibi.
Ben ise onu sinir etmek için " Hiç sanmıyorum." dedim ve başarılı da oldum Jin bana ters ters baktı sonra ise tekrar yola odaklandı.
Her zamanki kombini gözlük, maske ve şapka ile araba sürüyordu tek fark bu defa bana da aynı şeyleri zorla giydirmiş olmasıydi ve arabada maskeden dolayı nefessizlikten bayılmak üzereydim ama Jin çok rahatmış gibi duruyordu tabi sonunda maydanoz kafaya ulaşacaktı onun için bu kadar neşeli ve umursamazdı.
"Beni niye peşinden sürüklüyorsun ki. Git sen maydanozunla istediğini yaşa." diye alttan alta ona gönderme yaptım. Neden buluştuklarını bilmiyordum ve aklıma gelen şeyler ise hiç masum şeyler değildi. Gece yarısı bir insan bir insanla neden buluşur ki?
"Bana yardım edeceğini söylemiştin." dedi masum ayağına yatarak.
"Evet ama yardımdan kastım senin peşinden gelmek değildi." dedim
"Sana iyilik yapıyorum Jimin ile yapacağınız proje hakkında konuşabilirsiniz."
"Nedense Jimin'i bana ayarlamaya çalışıyormuşsun gibi geldi."
"Ne alakası var ikiniz de ukesiniz." dedi alayla ben ise sinirle ona baktım.
"Kim Seokjin oraya vardığımız an elimden çekeceğin var!" diye sinirle dişlerimin arasından tısladım.
Jin kesinlikle bir şeylerin peşindeydi ama ne olduğunu bilmiyordum. Onun adına sevinmiştim sonunda hoşlandığı kişiyle görüşecekti ama beni de kuyruk gibi her yere sürüklemesi garipti.
*****
Tamam belki de Jimin ile takılma fikri kötü değildi. Çünkü yurtlarına gittiğimiz andan beri neşeli çocuk ve Jimin ile çok iyi anlaşmıştık.
Jin ise o yeşil kafanın odasına gitmişti ve arkalarından kapıyı kapatmışlardı. Bu hareketleri aklıma hiçte masum olmayan düşüncelerin canlanmasına sebep oluyordu.
"JK bize katılsana." diye seslendi neşeli çocuk etrafta kimse yoktu büyük ihtimalle JK dediği arkadaşı duymamıştı bile.
"Hobi Hyung ben onu çağırmaya giderim." dedi Jimin ve hemen ortak alanlarından çıkıp kayboldu.
Anladığım kadarıyla herkesin kendine özel odası vardı ve salonu andıran ama daha geniş olan ortak kullanım alanları vardı ve biz de o kocaman salonda oturmuş sohbet ediyorduk. İlk başta biraz çekingen davranmıştım ama Jimin'in olduğu ortamda hemen bu tavrım istemsizce yok olmuştu. Çünkü Jimin ve Hoseok gerçekten de çok cana yakınlardı.
"Jin hyung'la aranızda gerçekten bir şey yok mu?" diye geldiğimden beri bilmem kaçıncı kez sordu adının Hoseok olduğunu öğrendiğim neşeli çocuk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YouTube <<TaeKook>> Minific
HumorTae kendi çapında takipçisi olan bir YouTuberdır. Çocukluk arkadaşı Jin ise baş belası,oyuncu ,ev arkadaşıdır. -TaeKook -Yoonjin