6 Düğmenin Özgürlüğü

45 3 3
                                    

Doğrusunu isterseniz ben çok utangaç biri değilimdir ama bugün olan şeyler karşısında suratımın kıpkırmızı kesildiğine eminim. En baştan anlatmam gerekirse her şey tahtaya bir soru çözmeye çıkmamla başladı.

"Sultan Reçel, yeni öğrenci sen gel çöz bakalım."

Matematiğim iyi olduğu için emin adımlarla tahtaya ilerlerken tüm gözlerin bende olduğunu bakmasam da biliyordum. Fakat içimde bir şeyler kıpırdanıyordu. AMA ben Sultan REÇEL'dim!

Tahtaya gittim elime tebeşiri aldım. Ay tebeşirin elimi kirletmesinden de nefret ederdim. Ne yapalım bazen böyle kirlere mahsur kalmalıydık. 

Birkaç dakika geçti, bir şeyler oluyordu sanki önümde. Cırt cırt diye sesler duydum fakat sanki benden değilmiş gibi davrandım. Sınıfta ölüm sessizliği vardı ve olan o an oldu. 

Tık... 

Tık...

Tık...

Gözlerim kocaman açıldı. DÜĞMEM PATLAMIŞTI!!

Sınıftan çıt çıkmıyorken herkesin düğmemin düşüş sesini duyduğuna yemin edebilirdim. Hocaya baktığımda suratıma bakamadığını gördüm sadece önümde bakıyordu. Bana olsa ben de öyle olurdum ama utandım. En başından beri bu gömlekler bana küçük geliyordu zaten, lanet olsun!

Kalbim hızlanmaya başladığında ne yapacağıma dair panik içindeydim. Soruyu çoktan bitirmiştim ve artık oturmam gerekiyordu ama oturamazdım! Öğrencilerin bana gülmek istediklerini ama hocadan korktuklarına da adım gibi emindim.  

Tam o esnada arkadan bir ayak sesi duyuldu. Biri ayağa kalkmıştı ama arkamı dönemediğim için neler olduğunu göremiyordum. Sonra herkesin şaşkınlık ifadeleri çıkarttığını duydum.

"Aaaaaa!"

"OOOOOO!"

"Ne yapıyor bu!?"

"Kafayı yemiş herhalde!?"

"Ne yapacak??"

Yanıma yarı çıplak gelen vahşi bakışlı çocuğu gördüğümde gözlerim kocaman açıldı. Aman Allah'ım! Kaslarına bakmamak ve dokunmamak için kendimi zor tutuyordum. Yanıma geldiğinde bana bakmamıştı bile sadece afrodizyak kokulu parfümü beni ele geçirmişti. Ben büyülenmiş gibi bakarken ellerime gömleğini tutuşturdu ve dedi ki "Çık dışarıda işini hallet."

Hemen gömleği memelerime tutarken dilim tutulmuş şekilde öylece bakakaldım. Hocanın sesiyle kendime geldim. 

"Tay ne yaptığını zannediyorsun sen!? Hemen giyin!"

"Bende yedek tişört var onu Sultan giyecek."

Sınıfa baktım ve herkes o vahşi gözleri çekiyordu. Delirmiştim ve hemen bir şey yapmam gerekiyordu. Hızlıca sınıftan çıkıp dikkatleri üzerime çektim. Tuvalete gittim ve arkamdan kapıyı kapattım. Gömlek bakışları gibi vahşi kokuyordu. Miss gibi içime çektim. Misssss... Burada böylece bu gömleğin için erimek istiyordum. Vakit kaybetmeden gömleği giydim bu sırada kapıdan Bok Sil girdi. Çok heyecanlıydı ve hemen kapıyı kapattı. 

"Olanları gördün mi Sultan!?"

"Evet Bok Sil oradaydım."

"Hayır o değil"

"Ne?"

"Tay'ın sana yaklaştığını görmedin mi?"

"Hayır önümü dönemezdim memelerim açıktı"

"Düğmelerini öyle bir yavaşlıkla ve erotik bir şekilde açıyordu ki sapıkça film çekiyoruz sandım! Yavaş yavaş açarken aynı yavaşlıkla da sana ilerledi! Öyle bir andı ki sanki Tay seni ele geçirecek sandım! Ve sonra hepimiz o gömleği geriye doğru itmesiyle o kasları ve güçlü deriyi gördük! Hafif pembe olan meme uçları ve o bazı bazı damarları ile görsel şölen yaşattı! Tay gerçekten sana gömleğini verdi..." 










Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 02, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KORE Okulunda Bir TÜRKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin