Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
''Jennie!''
Adım koridorda yankılandığında, hızlıca arkama döndüm. Koridorun en başında Yoongi merdivenlerden iniyordu. Bana doğru gelirken kulaklarımın kızardığını hissedebiliyordum.
Yüzüne nasıl bakacaktım?
Belki de benimle dalga geçecekti.
Ve ya benim gibi bir ucubenin onu öpmesi durumunda beni okulda rezil edebilirdi.
Aklım tuhaf tuhaf senaryolar yazarken ben sadece bembeyaz tenine bakıyordum.
"Bi konu hakkında konuşmak istemiştim."
Anında dikleştim ve ciddileştim. O da ciddi idi.
"Seni dinliyorum."
Gözlerinin içine baktım.
Tanrım, herkes bize bakıyordu.
Dersi olmayanlar kampüsün kafeteryasında dururdu. Ve kafeteryanın içinden şuanda bulunduğumuz yeri görmek gayet kolaydı. Bir yer hariç.
Kafeteryasının en uc kısmı, sıcak ve ıssızdır.
Ve Lalisa'nın her zaman oturduğu yer. Oradan burayı görmek imkansız. Eğer görünseydi Lisa çoktan bizi görmüş beni şuanda çekiştirerek lavaboya götürürdü.
O zengin bir aileden geldiği için her zaman dikkat çekmişti. Ama o hiç bir zaman egoist birisi olmamıştır. Kendisi haricinde kimseyi düşünmez, hareketli bir kızdı. Tabii Jungkook ve ben hariç kimseyi. İşte bu da onu havalı kılan unsurlardı. Bende onunla arkadaş olarak bütün şansımı harcamıştım. Sanırım Lalisa olmasa kimseyle arkadaş olmazdım ki onlarda beni yanlarında istemezlerdi.
Yoongi'ye karşı buruk bir gülümseme gönderdim.
Dalgalı, kahve rengi saçlarını kaşıdı ve omzunu dolaba yasladı.
"Aslında seninle şu dünki parti hakkında konuşacaktım."
Morelim altüst olmuştu. Bir ihtimal beni gömmeme olasılığı vardı o da kayboldu. Kesin beni tekrar rezil edecekti.
Bu sefer okulda duymamış kişiler varsa artık onlarda öğrenecekti.
Ama bunun güzel bir yanı vardı.
Amber baktı, 'sevgilimde Jennie'yi gömüyor o zaman ben onun peşini bırakırım' derdi. Sonra.... Sonra 2-3 aya dedikodu çoktan kapanırdı. Bende stressiz ve neşesiz hayatıma geri dönerdim. Sadece Lalisa ve ben.
"Hey Jennie!"
Ehem ehem ben demin stressiz olanhayatımageridönerim mi dedim?
Evet evet dedim.
Erken konuşmuşum.
Yoongi'nin arkasında ki merdivenlerden inerken bana seslenmişti.
İşte seni yakaladı Jennie.
Yanımıza geldi ve kolunu Yoongi'nin yada namı diğer sevgilisinin omzuna koymuştu.
Yoongi'den kısa olmasına rağmen ayağına giydiği 10m cubuklu ayakkabıları giydiğinde Yoongi'yi geçiyordu.
O kısa mavi renkli saçlarıyla asla Yoongi'ye yakışmıyordu.
Hele ki o üstündeki siyah deri ceket.... Tam bir fiyasko.
Belkide ben öyle giyinmediğim için vana böyle geliyordu.
"Aslında sevgilim beni arıyordu. Sanada beni sorucaktı. Diğil mi Yoongi?"
Tam Yoongi ağzını açıcakken, gözlerinin içine dik dik baktı. Bildiğin çocuğu kullanıyordu.
Yoongi ve kullanılmak.....
Aklımın ucundan bile geçmezdi. Bildiğin kızın yanında bir kedi misali susuyordu.
"O zaman birbirimizi bulduğunuza göre ben gidiyim."
İkisinde büyük bir gülümseme yolladım.
Onlar yavaş yavaş merdivenden çıkarlarken bende kafeterya ya, Lalisa'nın yanına gidiyordum.
Amber kıskanç birisiydi. Ve bunu bariz bir şekilde belli ediyordu. Birazda egoist birisiydi.
Ben hiç egoist birisi olmamışımdır. Zaten hava atabileceğim bir olur yanım yoktu.
Tam karşısındaki sandalyeyi hızlıca çektim ve oturdum. Oda beni dikkatlice süzerken elinin tersiyle kahvesini masanın bir köşesine itti.
"Ne oldu Jennie? Senin şuan dersin yokmuydu?"
Çantamla beraber sandalyeye tam oturamamış, rahatsız olmuştum. Sırtından indirdin ve yan sandalyeye koydum.
"Vardı."
"Eee dersine neden girmedin?"
Birden kaşları yukarı kalkmış ağzı iki karış açılmıştı.
"Yoksa... Yoksa Amber mi yakaladı seni?"
"Hayır."
"Hadi ama Jennie çok uzattın."
"Ahh! Dersimin ne olduğunu öğrenmek için panoya bakmaya indim. Sonra Yoongi belirdi birden benimle bir şey konuşmak istediğini söyledi. Sonra Amber geldi aldı onu gitti."
"Bu kadar mı?"
"Evet başka ne bekliyordum ki?"
"Ne bileyim Yoongi'nin yanında seni dövdüğünü filan düşündüm.''
''Yoongi olmasaydı orada beni döverdi zaten.''
'' Ve çok pis rezil olurdun.''
Masanın altından ayağına vurdum.
''Keşke Jungkook'un sevgilisi olsaydı da, sevgilisi de aynısını sana yaşatsa.''
Masada ki diğer iki sandalye aniden çekildi.
Umzuma eliyle vurdu.
''Waa sapa sağlamsın Jennie.''
*
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
