"Nancy!"
Kafamı kaldırıp gözleri çoktan dolmuş Mary'e baktım. elimi bıçağın kabzasına götürdüm. iki elimle bıçağın kabzasını tuttum. Micheal bana yaklaşmak için adımın attığında ağaçların arasından çıkan Air Krallığının şövalyeleri onu durdurdu. olası bir tehlikeye karşılık onu durduruyorlardı. buğulu gözlerim ile zar zor yarışmacıyı götürdüklerini gördüm.
Artık kulaklarım çınlıyor. gözlerim buğulu görüyordu. titreyen bacaklarımla yana düşmemek için titreyen elimi toprağa koydum. şövalyeler gidince buğulu bir perdenin arkasından Micheal ve Mary'nin bana koştuğunu gördüm. bana sesleniyorlardı.
Hayır, duyamıyordum.
Kelimeler beynimde parçalara ayrılarak harflere bölünüyordu.
Harfler yer değiştiriyor olmayan kelimeler ortaya çıkıyordu.
Başımı yumuşak bir yere koydular. kafamı kaldırdım. Mary gözyaşları içinde bana sesleniyordu. gözümden çeneme doğru bir gözyaşı aktı. kupkuru olan dudaklarımı zar zor araladım.
"Ağlama." bunu dememle daha çok ağlamaya başladı. gözlerimi kapattım. kulaklarımdaki çınlama daha da artıyordu. dudaklarımın aralandığını hissettim. ağzımdan su akıp giderken dudaklarım geri kapandı. yutkununca birden sesler kulaklarıma akın etti.
"Nerede kaldılar?!"
"Bilmiyorum, ben de bilmiyorum!" gözlerimin açıldığını ilk fark eden Micheal'dı. hemen yanıma çömelip elini başıma yasladı.
"Asla uyuma." bir şey diyemedim. Mary hızla başını bana çevirdi. Mary'nin kucağında olduğumu yeni fark etmiştim. gözlerimin kapanmaması için ayrı bir direnç gösteriyordum. bedenim o kadar mayışmıştı ki sanki sıvıya dönüşecek, ormandaki ağaçlara can suyu olacaktı. sonra çizmeler gördüm. kaç tane ayak olduğunu sayamadım. görüntüler puslu bir şekilde yan yana sıralanıyordu.
"Air Krallığından yardım olarak Wertoe kremi verilmiştir."
O anda her şey dondu.
Hava nefesimle vakumlandı ve nefes alamaz oldum.
Benim kendi krallığım bunu nasıl yapardı?
Bunu başka bir krallık yapmazdı.
O kremi süreceğime ölürdüm.
Tabi krem sürülürken de acıdan ölme ihtimalim vardı.
"Anlamadım?" Mary ve Micheal aynı anda sorunca kuruluktan birbirine yapışmış dudaklarımı birbirinden ayırdım.
"Air Krallığı size yardım olarak Wertoe kremi göndermiştir." şu an bu durumun içinde olmasam kahkahalarla gülerdim.
Bir de gerçekten anlamadığımızı sanıp tekrarlaması yok mu?
"Bu kremi mi göndermişler?" Mary'nin sesi ile muhafızın derin bir iç çektiğini duydum. korkudan donup kalmıştım şu an. Micheal ve Mary bunu bana yapmazdı.
"Air krallığı size yardım olarak Wertoe krem-"
"Kes artık!" Hareketlenme hissettim. sonra ayağın yavaşça uzaklaştığını gördüm. Micheal bana eğildiğinde korkuyla boğuk ve cılız çıkan sesimle konuştum.
"Yapma Micheal!" gözümden yaş aktı. bu krem hemen yarayı kapatıyordu. ama öyle bir acı yapıyordu ki acıdan ölen insanlar vardı. hatta bu kremi sürmemek için kan kaybından ölen insanlar vardı.
O kreme dayanamayabilirdim.
O kremden dolayı ölebilirdim.
Ben...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASİLLER VE GÜZELLER
Novela JuvenilOnu görünce nefesimi tuttum. kahverengi gözleri derinden bakıyor, beni içindeki fırtınaya çekiyordu. fırtına beni öldürmek için fırsat kolluyordu. sanki kendimi bıraksam beni öldürecekti. fakat benim ona karşı çıkmam beni yine öldürüyordu... Siyah g...