Dumitru soyu Dracula'nın bir cadı ile evlenmesi sonucu soyisimler türeyerek bu zamana kadar gelmiştir. Bunca zaman Transilvanya'da birden fazla vampir-büyücü melezi aileler varken en sonunda birleşip iki melez aile kalana kadar devam ediyor, en sonu...
Bir önceki bölümü üç gün sonra attım çünkü yüklenmiyordu en son aklıma medyayı silmek geldi silince yükleyebildim. Ayrıca bu hikayede Luna, Lorena ile yaşıt haberiniz olsun.
İyi Okumalar🧡
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
§§§
Lorena artık üçüncü sınıftaydı. Pek arkadaşı yoktu, ondan korkuyorlar çünkü çok sert bir kızdı. Ayrıca bizim altın üçlü de o kızda bir gariplik olduğunu seziyorlardı, hatta Hermione Lorena'nın asasını görünce anlamıştı.
Üçüncü yıl başlayalı bir hafta olmuştu herkes Azkaban'dan kaçabilen tek kişiyi, Sirius Black'i konuşuyorlardı. Lorena, Sirius Black'i tabiki tanıyordu. Babasının arkadaşlarıyla olduğu fotolarda hep Sirius Black, James Potter, Remus Lupin ve Peter Pettigrew vardı. Gerçi Lorena Peter'ı gördüğü andan itibaren ondan haz etmemişti.
Ayrıca bu yıl KSKS Profösörü Remus Lupin di. Ve bu Lorena'yı mutlu ediyordu çünkü babasının arkadaşlarını tanıması ona, babasına daha yakınmış hissiyatı veriyordu. Hem Remus Lupin geçen senelerdeki doğru düzgün bişey öğretmeyen profösörlerden iyi olduğunu trende kanıtlamıştı.
Bir de şu trendeki olay Lorena kompartmandan tek başına olurdu. Bazen ayakta durmaktan sıkılmış olanlar oturur, biraz durduktan sonra geri kalkıp kompartmandan çıkarlardı. O gün tren durmuştu ama daha Hogwarts'a gelmemişlerdi. Fakat Lorena hava soğuyup, bütün yaşam enerjisi çekilince ruh emicilerin trene girdiğini anladı.
Lorena rahattı çünkü ruh emiciler vampirleri kendilerine benzettikleri için vampirlere uğraşmazlardı. Zaten öyle de oldu, ruh emici kompartımana girip Lorena'yı gördüğü gibi geri çıkıp kapıyı kapattı. Ama iki dakika sonra yan kompartımandan çığlık sesleri geldi. Lorena yan kompartımanda altın üçlünün olduğunu biliyordu o yüzden hemen kalktı.
Ruh emiciyi ikna edebilirdi ama buna gerek kalmadı çünkü Lorena bir patronusun ruh emicilerin kovduğunu gördü. Kimin yaptığını görebilmek için baktığında Remus Lupin'in Harry'e çikolata verdiğini gördü. O yüzden kompartımanına geri döndü ve eski yerine oturup kitabına devam etmeye başladı.
O sırada haber vermek için başka bir kompartımana giden Remus Lorena'yı gördü ve anında onun kim olduğunu anladı. Yakın arkadaşlarından biri olan Eduard ve eşi Luana'nın kızı. Remus, Eduard ve Luana'nın vampir olduğunu biliyordu, onlar da Remus'un kurtadam olduğunu biliyorlardı çünkü kokusundan anlamışlardı. Remus onun bir vampir olduğunu aklına kazıdı ve derslerde herhangi birinin biryerinin kanamamasına özen göstermesi gerektiğini kendine hatırlattı.
Bir hafta içerisinde derslerde bile bu tarz şeyler konuşulmuştu. Herkes yeni KSKS Profösörünün dersini bekliyordu. Lorena bile ders için heyecanlıydı. Çünkü derse girenler girdikleri en keyifli KSKS dersi olduğunu söylüyorlardı. Lorena'nın çok beklemesin gerek yoktu çünkü KSKS dersleri bugün öğleden sonra Slytherin ler ile yapılacaktı.
Lorena'nın Slytherin ile tek bir sorunu vardı, Draco Malfoy. Lorena ilk başta bir çocuğu babasına göre yargılamak istemese de onun ne kadar zorba ve ayrımcı olduğunu görmüş nefret etmeye devam etmesi gerektiğini düşünmüştü. Draco Malfoy ise babasından uyarısını almıştı. O kıza pek yaklaşmaması gerekiyordu çünkü babasının yaptığı şey yüzünden ondan intikam alabilirdi. Droca gizli gizli tetikte olmak için hep Lorena'yı izlerdi. Ya da Draco öyle sanıyordu.
Sonunda KSKS dersi gelmişti. Lorena sınıfa girdiği gibi kurtadam kokusunu alıp kaşlarını çatmıştı. Lorena etrafına bakarken Remus da onu gözlüyordu, ne kadar sürede anlayabilecek diye. Lorena etrafa bakarken bir anda aklına bugün aynı sınıflarla İksir dersine girdiği ama orda kokuyu almadığını hatırlattı kendine.
İşte tam o anda Lorena anladı Remus Lupin'in bir kurt adam olduğunu, profösöre sadece gözlerine bakınca anlaşılabileceği bir şaşkınlıkla baktıpı sırada Remus Lupin'in de ona baktığını gördü. Remus Lupin Lorena'ya göz kırpınca Lorena kesinlikle emin olmuştu.
Remus Lupin bütün öğrencilere dönüp asalarını çıkarmaları istedi. Remus öğrencilerinin asalarına kısa kısa göz gezdirirken Lorena'nın asasını gördü. İşte Remus tam bu anda kızın çok güçlü bir sihir enerjisi olduğunu anladı.
Hiç çaktırmadan herkese, asalarını çıkarınca onu takip etmesini söyleyerek profösörlerin toplandığı biğer sınıflardan daha büyük bir sınıfa götürdü. İçeride Profösör Snape vardı. Lupin ile Snape birbirlerine alttan alttan laf soktuktan sonra Snape Lorena'ya baş selamı verdikten sonra sınıftan çıktı.
Öğrenciler artık şaşırtmıyor olsa da Remus şaşırmıştı. Çünkü Lorena'nın İksir dersinin ne kadar mükemmel olduğunu bilmiyordu. Snape Lorena'nın İksir dersinde kendi ve Lily kadar iyi olduğunu düşünüyordu.
Remus bu konuyu sonraya bıraktı ve öğrencilerine içerisinde bir şey olduğu belli olan dolaba bakıp sordu "Sizce bu dolabın içinde ne var?" Hermonie hemen elini kaldırdı ve Remus ona söz hakkı verince "Böcürt" cevabını verdi. Remus onu doğruladıktan sonra öğrencilerine bir soru daha sordu " Peki Böcürt nedir?" Hermione yine hemen elini kaldırdı fakat bu sefer başka biri daha elini kaldırmıştı.
Remus elin sahibinin Lorena olduğunu görünce ona söz hakkı verdi ve Hermione biraz bozularak Lorena'yı dinlemeye başladı " Böcürt bizim en çok neyden korktuğumuzu düşünürse ona dönüşen bir sihirli yaratıktır." Remus bu cevap karşısında memnun olarak "Ben bile bu kadar iyi anlatamazdım Miss. Dumitru" dedi ve Böcürtün nasıl etkisiz hale getirildiğini anlattı.
Sonra da yanına Neville'i çağırdı ve ilk olarak onun yapmasını istedi. Neville'in böcürtü Profösör Snape'e dönüşünce bir kaç kişi güldü. Neville Profösör Lupin'in yardımıyla böcürtü etkisizleştirince, Profösör Lupin herkesin sıraya geçmesini istedi. Lorena en arkadaydı. Herkes sıra sıra böcürtünü etkisizleştirirken sıra Harry'e geldi tam Harry çıkacakken Remus onu durdurup Lorena'nın gelmesini söyledi.
Lorena bu durumdan pek hoşlanmasa da sıranın önüne geçti. Remus Lorena'nın böcürtünü dikkatlice bakarken ne olucağını merak ediyordu, Lorena ise böcürtünü ne olacağını tahmin ediyordu. Böcürt garip şekillere girerken birden durdu ve Lorena'nın etrafındaki herkesin kanını içmiş bir şekilde ayakta durduğu bir kısım gösterdi ve diğer öğrenciler ne olduğunu anlayamadan böcürt Dumbledore'a dönüşüp Lorena'ya "Güvenimi boşa çıkardın Lorena Hogwarts tan atıldın ve yarına kadar bakanlık seni alıp Azkaban'a gönderecek va-" diyemeden Lorena büyüyü söyleyip Dumbledore'u bir toz bulutun çevirdi. Kimse ne olduğunu anlamamıştı, Remus Lupin dışında.
Sonra Remus Lupin Harry'nin böcürtünü engellemiş ve herkesin kafasında soru işareti bırakarak dersi bitirmişti. Bu olay Lorena'nın işine gelmişti çünkü kan görünce fena bir şekilde acıkmıştı. Hemen kimseye çaktırmadan yasak ormana girmiş ve beslenmişti. Tabi altın üçlünün onun yasak ormana gittiğini gördüğünün farkında değildi.
§§§
Bence bölümü geciktirmemi telafi ettim. Umarım beğenmişsinizdir💕
