Dumitru soyu Dracula'nın bir cadı ile evlenmesi sonucu soyisimler türeyerek bu zamana kadar gelmiştir. Bunca zaman Transilvanya'da birden fazla vampir-büyücü melezi aileler varken en sonunda birleşip iki melez aile kalana kadar devam ediyor, en sonu...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
§§§
Günlerdir derslerde bile, bu yıl olacak turnuva ve Hogwarts'a gelecek olan Beauxbatons ve Durmstrag öğrencileri hakkında konuşulmuştu. Bazıları ise yaş sınırı kuralını nasıl geçebileceklerini düşünmüştü.
Bugün sonunda diğer büyücü akademileri, Hogwarts'a geliyordu. Herkes çok heyecanlıydı. Dersler erkenden bitirilmişti ve hazırlıklar yapılıyordu.
Profösörler herkesin kendi ortak salonlarında toplanmasını istemişti. Hermione ve Lorena gelecek olan okulları çok umursamıyorlardı ve bu yüzden havadan sudan muhabbet ediyorlardı. Ron ve Harry ise Durmstrag Akademisi'nde okuyan Victor Krum'ın gelip gelmeyeceği ile ilgili tartışıyorlardı.
Bir süre sonra McGonagall gelmişti ve herkesi sıra haline getirip diğer binalarla birlikte, gelecek olan öğrencileri karşılayacakları yere getirmişti ve herkes gelecek olan öğrencileri beklemeye başladı.
Diğer öğretmenlerle birlikte arkada bekleyen Dumbledore havaya bakarak; " Eğer çok fena yanılmıyorsam şu gelen Beauxbatons Akademisi." dedi.
Dumbledore'u duyan bütün öğrenciler havaya bakmaya başladı. Onlara doğru gelen fazla büyük bir şeyin olduğunu gördüklerinde herkes o şeyin ne olduğuyla ilgili fikir üretmeye başlamıştı.
Havada süzülen şey yere inmeye başlayınca herkes o büyük şeyin beyaz yeleleri olan kanatlı atlar tarafından çekilen mavi, altın işlemeli büyük altı araba olduğunu gördü.
Atlar yere inip arabalar ile beraber durdular. Bir müddet sonra arabanın kapısı açıldı ve içinden Hogwarts öğrencilerinin gördüğü en iri kadın ile beraber bir kaç Beauxbatons öğrencisi indi.
Hogwarts öğrencileri, bir süre sonra büyük arabanın içinden inmiş olan kadını incelerken Dumbledore bir anda elleriyle alkış tutmaya başladı. Müdürlerinin alkış tuttuğunu gören öğrenciler de aynı şekilde alkışlamaya başladılar.
Öğrencilerin alkışlaması ile kadının yüzünde ince bir gülümseme oluştu. Kadın öğrencilerin üstünde biraz göz gezdirdikten sonra Dumbledore'a doğru ilerledi ve zarifçe elini uzattı. Dumbledore, yüzündeki gülümsemeyle kadının eline zarif bir öpücük kondurdu;
"Madam Maxime" dedi. "Hogwarts'a hoşgeldiniz."
Madam Maxime kalın bir sesle; "Damblidor, iyisindiğ umarım" dedi.
Madam Maxime eliyle öğrencilerini gösterdi. Hepsi çok üşüyormuş gibi duruyordu, ama bu çok şaşılacak bir şey değildi. Üstlerinde incecik cübbleler vardı.
