İyi Okumalar💜
Medya: Lorena'nın Halası, Babası, Annesi.
§§§
Yazar'danRemus, Dumbledore'un kendisini çağırması üzerine büyük kartal heykeline doğru ilerliyordu. Heykelin önüne geldiğinde "Meyankökü şekeri" dedi ve merdivenlerden yukarı çıkıp kapıyı çaldı. "Gel" cevabını alan Remus sakince içeri girdi. Ama beklediği gibi Dumbledore'un yüzünden hiç eksik etmediği sırıtış yerine sıkıntılı bir ifade vardı. Remus endişelenmeye başlamıştı çünkü Dumbledore çok nadir sıkıntılı bir ifade içinde olurdu.
Dumbledore, Remus'a oturmasını işaret etti. Remus oturup onu dinlediğini belirten bir yüz ifadesi takınınca anlatmaya başladı.
"Konu Lorena ile ilgili."
Remus'un merakı iyice artmıştı. Bu okulda diğerlerinden daha çok değer verdiği iki öğrencisi vardı, Harry ve Lorena. İkisi de yakın arkadaşlarının çoçuklarıydı ve ikisininde ailesi yoktu. Remus yerinde dikleşip kötü olduğu belli olan haberi sordu.
"Umarım kötü bir durum değildir Profösör."
Dumbledore derin nefes alıp anlatmaya başladı.
"Zamanında bir kaç ölüm yiyen Eduard'ın kardeşi Briana'dan bilgi almak için Romanya'ya kadar gidip ona Cruciatus laneti uygulamışlardı. Ama bir bilgi alamayınca ona öldüren lanet uygulayıp geri dönmüşlerdi. Ama tabi ki onun vampir olduğunu bilmiyorlardı. Briana onlar gittikten 20 dakika sonra uyanmıştı. Vampirler zaten ölüdürler yani onları öldüremezsin ama sonsuz bir uykuya damlalarını sağlayabilirsin."
Remus anlamıştı. Ölüm Yiyenler, Briana'yı öldürmüştü. Remus, Briana ile tanışmıştı, eğer Briana bir cadı olsaydı onun kesinlikle bir Slytherin olacağından emindi. Bunu onu kötülemek amacı ile söylemiyordu. Hem kötü biri de değildi ama çok sinsi ve hırslıydı. Abisini seviyordu ama aynı zamanda kıskanıyordu. Remus onun bakışlarından bunu anlamıştı.
Remus düşünürken birden aklına Lorena'nın nerede ve kimle yaşayacağı aklına geldi. Hemen Dumbledore'a baktı. Dumbledore da anlamış gibi bakıp konuşmaya başladı.
"Lorena ne olacak diye merak ediyorsun değil mi? Doğrusu bilmiyorum, anne tarafından akrabalarının bazılarını Ölüm Yiyenler bazılarını da vampir avcıları öldürmüştü. Geriye anne ve babasının arkadaşları kalıyor. Luana kötü biri olmasa bile Lorena'yı onun arkadaşlarına bırakmak istemiyorum. Eğer Bellatrix yada Narcissa ile kalırsa bir Ölüm Yiyen olması kaçınılmaz olur."
Remus, Dumbledore'a kesinlikle hak veriyordu. Narcissa yine iyiydi, ama Bellatrix ona etmediğini bırakmazdı, her ne kadar yakın arkadaşının kızı olsa da. Ayrıca Lorena bir Gryffindor du ve bu Lorena'nın Black kız kardeşlere gitmemesi için gayet yeterli bir sebepti.
Remus birden Lorena'nın bir vaftiz babası olduğunu hatırladı. Zamanında Eduard ve Luana'nın formaliteden de olsa bir vaftiz baba seçmeleri gerekiyordu. Ve onlar bunun için Remus'u seçmişlerdi. Eduard kendilerinin ve ailelerinin vampir olduğu için Lorena'nın bir vaftiz babaya ihtiyacı olmayacağını düşünüyordu.
Ama yine de aklında en çok kime güvendiğini düşünüp ilk aklına gelen ismi Lorena'nın vaftiz babası yapmıştı. Eduard gibi Luana da en güvenilir kişinin Remus olduğunu düşünüyordu. Zaten Eduard çok önemsemediği için Lorena'nın vaftiz babasının Remus olduğunu sadece üçü biliyordu. Remus tam kendisinin Lorena'nın vaftiz babası olduğunu söyleyecekken Dumbledore konuşmaya başladı.
"Ben de düşündüm ve Bağıran Baraka da kalmasını uygun buldum. Biliyorum sen de Bağıran Baraka da kalacaksın ama hem yanlız kalmamış olursun, hem de dolunay günleri sana yardım eder. Ne dersin?"
Remus tabiki kabul edecekti. O, Lorena'nın vaftiz babasıydı. Arkadaşları, ona güvenmiş ve Lorena'yı emanet etmişlerdi. Remus, Dumbledore'un bir cevap beklediğini hatırlayınca konuşmaya başladı.
" Aslında siz söylemeseniz bile ben Lorena'yı yanıma alacaktım. Kimse bilmese de, Lorena benim vaftiz kızım. Eduard ve Luana, vampir oldukları için kızlarının bir vaftiz babaya ihtiyacı olduğunu düşünmedikleri için kimseye söylememişlerdi. Sadece üçümüzün arasındaydı"
Dumbledore, memnun bir şekilde gülümsedi. Fakat gülüşünün solması uzun sürmedi. Lorena'nın nerede kalacağına karar vermişlerdi ama sırada en zor kısım vardı. Lorena'ya söylemek. Remus, bugün Lorena ile dersi olduğunu söyleyince. Dumbledore, Remus'a Lorena'ya haber vereceğini ve KSKS dersinden sonra burda olmaları gerektiğini söylemişti. Böylece konuşmaları sonlanmış ve Remus kahvaltı etmek için Büyük Salon a gitmişti.
°°°°°
Lorena, bugün içi sıkıntılı bir şekilde uyanmıştı. Buna takılmasının sebebi ise hislerinin çok güçlü olmasıydı. Genelde ne hissederse o çıkardı. Bir görücü değildi ama böyle bir yeteneği vardı. Sonra kendini kötü bir şey olsa haber alacağını belirterek avuttu ve salak üçlüyü dinleyerek hazırlanmaya başladı.Altın üçlü ortak salondaki koltuklara yayılmışlar ve Lorena'ya bugün nasıl yaklaşabileceklerini konuşuyorlardı. Her zamanki gibi dinlendiklerinden haberleri yoktu. Bugün ki planları kahvaltıda Lorena'nın yanına oturmaktı. Bu yüzden Lorena'nın ortak salondan çıkıp, büyük salona gitmesini bekliyorlardı.
Lorena hazırlanmıştı ve altın üçlüyü dinliyordu. Onu beklediklerini duyunca biraz daha bekleyip, Büyük salona gitmek için ortak salona indi. Özellikle Hermione'ye baş selamı verdi ve ortak salondan çıktı.
Altın üçlü, Lorena'nın ortak salona indiğini görünce başka şeyden bahsetmeye başlamışlardı. Sonra Lorena, Hermione'ye baş selamı vermişti. Lorena gidince altın üçlü birbirlerine sırıtıp büyük salona gitmeye başlamışlardı.
Lorena özellikle yanı boş olan biryere oturmuş ve altın üçlüyü bekliyordu. Bir şeyler yedikten sonra teknik olarak ölü olduğu için midesindekileri çıkarması gerekiyordu ama Lorena, Hermione ile yakın olmak istiyordu ve bu şansı değerlendirecekti. Her ne kadar Hermione ondan bilgi almak için onunla arkadaş olsa da.
Altın üçlü, büyük salona gelmiş ve Lorena'nın yanına gidip oturmak için sormuşlardı. Bir birlerini tanışsalar bile Hermione, Harry ve Ron'u Lorena ile tanıştırmıştı. Altın üçlü beklemesi bile sohbetleri çok keyifli geçmişti ki Hermione ve Lorena bu olaydan çok memnunlardı. Hermione sonunda ders çalışacak biri olduğu için seviniyordu.
Hermione, Lorena'ya derslerde beraber oturmalarını teklif etmiş, Lorena da kabul etmişti. Gün içinde olan bütün derslerde öğretmenler ikisinin yakın olmasından çok memnunlardı. KSKS dersinde ise geçen ders böcürtleriyle karşılaşmamış kişiler böcürtleriyle karşılaşmış ve böcürtleri etkisiz hale getiren büyüye çalışmışlardı. Diğerleri ise ilk ders büyüye çalışmış, ikinci ders kendi hallerinde takılmışlardı.
Ders bittikten sonra Lorena tam Hermione ile birlikte sınıftan çıkacakken Remus ona Dumbledore'un onu çağırdığını söylemişti. Böylece Hermione diğerleri ile gitmiş, Lorena ise Remus ile beraber Dumbledore'un ofisine gitmişti. Dumbledore, Lorena geldikten sonra onunla kısa bir sohbet etmiş ve ona kötü haberi söylemişti.
Lorena çok kötü hissediyordu. Ailesinde kalan tek kişiyi de kaybetmişti. Dumbledore ona Bağıran Baraka da Remus ile kalacağını söylemiş ve gitmesine izin vermişti.
Lorena, yatakhaneye gitmek yerine ihtiyaç odasına gitmiş ve bütün gece ağlayarak kan içmişti. Sabaha karşı orda uyuya kalmıştı. Hermione'nin onun için endişelendiğini bilmeden.
§§§
Bu bölüm de bitti. Umarım beğenmişsinizdir. Biliyorum biraz fazla olayları atlıyorum ama boşverin sonuçta direk Harry Potter kitabını yazsaydım bu bir hayran kurgu olmazdı. Sizi seviyoreee✨🧡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lorena Alisia Dumitru || Harry Potter
FanfictionDumitru soyu Dracula'nın bir cadı ile evlenmesi sonucu soyisimler türeyerek bu zamana kadar gelmiştir. Bunca zaman Transilvanya'da birden fazla vampir-büyücü melezi aileler varken en sonunda birleşip iki melez aile kalana kadar devam ediyor, en sonu...