7!Please Don't°...

745 41 149
                                    

Iyi okumalar😿😿

##FLASHBACK##

"Jungook bak sayamadığım kadar çok dil döktüm şurda,, artık dilimde tüy bitti yalvarmaktan! Kalk gel şu konsere. O kadar yoldan geldim. Kırma beni hadi lütfen. Hem arkadaşımla hem de Hoseokla tanıştırmak çok istiyorum seni"

Taehyung; aramalarında, mesajlarında, sesli mesajlarında, e-posta mesajlarında neredeyse her yerden sırf lanet konsere geleyim diye dil dökerken, ben reddetmiş kesin bir şekilde gelmeyeceğini söylemiştim.

Pes eder sandığım pek yakın arkadaşım,, pes etmenin 'p'sine bile sahip değildi ki. Lügatında yoktu pes etmek. İşte şimdi de bunca yerden yazmış, aramış olmasına karşı kapımda yağmurdan dolayı sırılsıklam olmuş bir vaziyette dil döküyordu..

"Önce bir içeri geç Tae! Sonra boş çabalarına devam edersin." dediğimde ayakkabılarını bir çırpıda soyup, kabanını kapının önüne atarak oturma odasına kaloriferin tam dibine gidip ısınmaya çalıştı.

"Kaç yıllık dostunla takındığın muameleye bak. Utanmaz!" dedi kınar bir şekilde bakarken. Ardından elini sinek kovalar gibi sallayıp, "Her neyse konumuz bu değil." dedi ve devam etti,

"Jungkook hiç mi hatrım yok. Gel işte canını almayız! Söz konser biter bitmez hemen oyalanmadan, bir şeyler içmeden, midye falan yemeden, sokakta salak saçma sarhoş olarak takılmadan, bağıra çağıra inanların bizi kınamalarına gülüp eğlenmeden geleceğiz" derken bile ya bunları yapacağınızın sinyalini verdiğinin farkında bile değildi? Ya da benim bu salak yalana inanacağımı sanıyordu. Bence ikinci seçenek daha olası.

"Hayır Taehyung gelmeyeceğim. Neden bu kadar ısrar ediyorsun zaten hiç anlamış değilim. Yağmurlu havaları Sev. Mem! Anla artık." dedim gözlerimi büyüterek. Bıkkınlık dolu bir nefes verip göz devirdim.

"Jungkook,, yağmur bu. Yağmur damlası canını acıtmaz! Boğamaz seni -sel falan olacak kadar şiddetli yağmaz, yağmayacak zaten- korkmana gerek yok yani. Ya da bıkkınlık geçirmene sebep olacak bir büyüklükte değil yağan yağmur!" hala ikna etmeye çalışıyor olması, pes etmeden direnmesi taktire şayandı. Gerçekten!

Ne sabır varmış bee! Ben bile bu denli isteksiz birine dil dökmezdim bu kadar. Ya da bir döker, iki döker üçüncüde kesin siktiri çekerdim.

Kaşlarımı havaya kaldırıp olumsuz anlamda kafamı salladım. Taehyung illallah eder gibi bir nefes verip,

"Mırın kırın etmeyi bırak!" dedi sinirle ardından yumuşayıp sevinçle,

"Hem düşünsene açık alanda,, yağmurun altında konser?? Hem Bi baktın gelecek aşkını bulursun -tabi kusura bakma ama bu tiple imkansız" dediğinde onu boğmak istemiş, Ona doğru bir adım atınca,, kollarıyla kafasını gizlediyip,

"Tamam.. tamam şaka yaptım hallederim ben suratını. Sen yeter ki gel!" dediğinde kahkaha atmıştı. Sinirle yanına adımlayıp, şakayla karışık gerçek bir yumruğu koluna savurmuştum.

Alt tarafı cılız ama yanakları tombul?? Saçları kulak memesini iki milim daha altında olacak uzunlukta özensiz saça sahip, gözünde inek öğrenci gibi küçük ama kalın çerçeveli yuvarlak gözlüğe sahip, giyiniş bakımından tam bir fiyasko olan biriydim işte. Ne vardı yani?? Özensizdim ve yüzüm yaşım gereği tam olgunluğa erişememişti. Hem ne olmuş yani?

anıların ihtişamı° JIKOOK (M!) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin