2.BÖLÜM ELA GÖZLER

182 12 0
                                    

Aniden irkildim. Annem basımda kalk diye beni dürtüyor. Saat kaçtı acaba. Telefonuma bir el attım.

"Nee saat daha 06:00."dedim düz ama bir okadarda isyan eden bir sesle. Benimle dalga falan geçiyor olmalılardı. Yada uyanmamıştım hala kabus görüyor falandım.

" Seninle uğraşamam Ahsen. Kalk ve kahvaltını yap. Baban seni okula bırakacak."dedi.

İşkence gibi. Sabah 6'da kalkıp,kahvaltı yapıp, suratsız babamla okula gidecektim. Bu her sabah böyle olursa intihar etme sebebim olabilirdi.

Kalktım okul kıyağfetimi henüz almadığımdan siyah kenarında deri çizgisi olan bir tayt ve üstüne bol bir t shirt giymiştim. Altıma her zaman ki gibi spor ayakkabılarım.

Kahvaltı etmek için masaya gittim. Ben pek konuşmayı sevmediğimden,kimsede benimle konuşmazdı pek. Aslında sırrımı anlattığım tek konuştuğum,herseyimi bilen Büşra vardı. Oda kazık yemeden önce vardı. Artık kimsem yok. Bok vardı,erkek kalmamıştı birbirlerini buldular. Aklıma geldikçe bogazımda ki yumru büyüyor gibi hissediyordum. Kahvaltım bittikten sonra kalktım. Babam arabada beni bekliyordu. İndim aşağı. Ne göreyim yine o dünkü çocuk. Aksi,sinir,salak şey. Ukala olduğunu ve asla anlaşamayacağımızı şimdiden görebiliyordum. Okula vardığımızda şöyle bir göz gezdirdim. Güzel kaliteli bir okul. Babamla müdürün yanına ilerlerken etrafa bakınıyordum. Müdür bana baktı.

"Hoşgeldin kızım. Sınıfın 11/B sen derse git." dedi.

Evet başlıyoruz. Acaba nasıl bir sınıf? Merak ediyodum.Sonunda sınıfı bulabilmiştim. Neyse ki daha hoca sınıfa gelmemişti. Sınıfa girdiğimde ortalığı sessizlik almıştı. Herkesin gözleri benim gözümün üstünde idi. Bense şaşkın şaşkın bakarken boş bir sıra gözetliyordum. İnsanlar bana bakarken gözlerim birden ela gözleri buldu. Bu o çocuktu bizim apartmanda oturan.

Ben hala ayakta dururken hoca geldi.

"Günaydın arkadaşlar." dedi. Beni ayakta görünce"Sen yenisin galiba?" dedi.

Onu onaylarcasına başımı salladım. Zaten çok konuşmayı seven bir insan değildim. Birde böyle yabancı olduğum bir ortamda asla konuşamazdım. "Adın ne kızım?"

"Ahsen."

"Ahsenciğim sen şöyle Esranın yanına geç." dedi Sıralara baktım. Sarışın güzel bir kız yana doğru kaydı. Yanına oturdum.

Herkes bana bakarken utancımdan yerin dibine girmiştim.

Tenefüs zili çalmıştı. Kimse benimle konuşmamıştı. Bende kafamı sıraya koydum. Aklım yine geçmişime kayarken bu düşünceme engel olmaya çalıştım. Bir el omzuma dokundu irkildim. Bana birinin dokunmasını pek sevmezdim. Alışık olmadığımdan değil Ömerden sonra kimseye yaklaşmak istemediğimden. Ömer benim ilk aşkımdı. Son olmasını umduğum.. Bir el beni tekrar dürterken başımı kaldırdım. Bir çift ela gözler. Bana baktı. Ela gözlerle sorunum vardı sanırım. Çünkü Ömer de ela gözlüydü. "Efendim" dedim. Sesim çok boğuk çıkmıştı. Çekindigimden olsa gerek. "Dün neden öyle kaçarcasına koşuyordun?"

"Seni ilgilendirmez."

"Peki. Ben sadece sana kaba davrandığım için üzgünüm.Sinirliydim ve sana patladım."

"Bundan sonra başkasına sinirlenip bana patlamazsan iyi olur." dedim.

Hala başımdaydı. İfadesiz bir şekilde bana bakıyordu.

" Ne var?" dedim.

Elini uzattı." Benim adım Barış." Elini sıktım ve bir tebessüm kondurdum suratıma. Zorda olsa bunu başardım. Ömerden sonra ilk defa elime başka bir yabancı ten degiyordu. Ela gözleriyle bana bakarken Ömeri anımsatmıyor değildi. Gözlerini devirerek gitti. Kafamı tekrar sıraya yerleştirdim. Kulaklığımı taktım. Ve derin düşüncelere daldım. Biraz Ömerden bahsedecek olusam Ömer zengin istediğini elde edebilen biriydi. Ama kalbi temizdi. Merak ediyorum onda nasıl bir iz bırakmıştım. Ben hala ne düşünüyorum. Kalbi temizmiş salak Ahsen akıllanmaz Ahsen.

Bir el tekrar dokundu bana. "Uykucusun sanırım kalk okul bitti hala yatıyorsun." dedi. Suratında gülümseme. O ela gözler,kusursuz cildi,çukur gibi olan gamzeleri ile Barış.

Tebessüm ettim. Rahatsız olmamış gibi. Ama bana dokunması sinirimi bozmuyor değildi. "Uyuya kalmışım." dedim. Güldü. Aşağı inerken;

" Bizimle gelmek istermisin " dedim.

"Yok ben yürümeyi severim." dedi. "Peki." dedim. Babam kapıdaydı arabasıyla. Bindim. Bir 15 dk sonra eve gelmiştik. Annem masayı kurmuş öğle yemeği için bizi bekliyor şekilde gördüm onu. Ellerimi yıkadım masaya geldim. Deniz bu saatlerde evde olmazdı. İşi mağlum. Bir sürü davası başında. Yemeğimi yedim hızla odama geçtim. Ben kitap okumayı çok sevdiğimden bir kitap aldım elime. Ben kitapları okumadan önce son sayfasında ki son cümlesine bakarım genelde. Bu da böyle bir fantazimdir. Kitabın adı KALP HIRSIZI idi. Hızla son sayfasını açtım.

"Ela gözleri vardı.

Elde etmek çok zordu,

Bana aşık oldu.

O zaman,aşık oldum." yazıyordu. Resmen kitap bile benimle alay ediyordu.

Daha okumadan bu kitaptan nefret etmiştim. Ela gözlerden de. Benim gözlerimde ne kadar ela olsa da nefret gelmişti artık. Kitabı kapattım ve bir yere attım. Taktım kulaklığımı ve kendi dünyamla kaldım.

İkinci bölüm. Okuyan herkese çok teşekkür ederim. İnşallah beğenirsiniz. :)

HEART THIEF ( KALP HIRSIZI )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin