5.bölüm mezarlık

99 8 3
                                    

"Hazırmısınız geç kalıyoruz  melek !" Ateşin sesi bütün evde yankılandı bide hazırmısınız diye sormuyormu ustümdeki kıyafetten başka hiçbirşeyim yok melekle kapınin önüne  çıktık  ateş gene çok güler yüzlüydü suratından resmen sinir akıyor 😂 elimize baktı elimde meleğin bir valozi vardı ateş koşarak gelip meleğin elindeki valizleri alıp  arabanın bağacına yerleştirdi  benim elimdeki valizi almasını beklerken o gelip almaya tenezzül etmedi bende  valizi olduğum yere bıraktım ama ateşin bana ters ters bakmasıyla  eğilip valizi geri yerden  aldım hiç bozuntuya vermeden ateşin yanına götürdüm valizi ,hızla elimden çekti hödük

"Sen böylemi geleceksin  niye hazır değilsin ?" Dur içeriye geçip abiyemi giyeyim manyakmı ne

"o kadar eşyam var toplayamadım henüz kusura bakma " Eğemen  ateşe elindeki poşeti verdi ateşte kibarca bana uzattı poşeti şaka şaka poşeti suratıma fırlattı

"Kibar oLurmusun biraz dağ ayısı  "  üzerime yürüdü içımden söyledim demi dağ ayısını allahım ona dağ ayısı dediğimi duydu beni öldürecek  şımdı meleğe baktım dudağını kemiriyordu

"Senin o dilini keserim benimle düzgün konuşacaksın istersen seni gidip nişanlına teslim edeyim ha ne dersin ! Baş belası " Yutkundum

"Bidaha olmaz " elimde tuttuğum poşete diktim gözlerimi bu adamdan korkuyorum bir insan nasıl bukadar nefret eder ben ona birşey yapmadım

"Senin yüzünden başımı belaya sokamam elindekileri giy acele et " dedi  arkamı dönüp eve geçtim poşeti yatağın üzerine döktüm uzun bir elbise kızıl renginde  çenemde biten bir peruk  siyah güneş gözlüğü ve konvoy şapkası giyinip aynada kendime baktım ben bile kendimi tanımadım..

Havaalanına geldiğimizde edward  burdaydı ayaklarım yere çivilendi eğemenle melek önden yürüdüler  ateş bir iki adım atıp bana doğru döndü

"Neyi  bekliyorsun hareket etsene uyuZmusun nesin ya " diye kısaca azarladı beni edwarda baktım panikle gözlerimle işaret ettim ateş görsün diye

"Nişanlım orda " dedim ateş yanıma gelip elimi tuttu elim titriyordu bu adamdan korkup  ona sığınmam çok saçma değilmi şuan kendimi güvende hissediyordum ateşin elini tuttuğumda mideme kramplar girdi korkudandır kesin

"Sakin ol birşey olmayacak  " dedi bana ilk defa düzgün bir cümle kurarak  uçağa binene kadar ateş elimi bırakmadı  uçakta sadece dördümüz  vardık  ben ateşin yanına oturmuştum..

Başım çok ağırıyordu uyuya kalmışım  gözlerimi yavaşça açtım melek gülerek  bana bakıyordu aman allahım umarım bu uyuduğum omuz ateşin değildir yavaşça başımı kaldırıp omzun sahibine baktım ateş  kaşlarını çatıp bana bakıyordu daha gelmemiştik  ateş hızla yanımdan kalkıp başka yere oturdu sanki ben çok meraklıydım onun omzunda uyumaya insan dışı varlık melek gülmeye devam ediyordu

"Rahat edemedim zaten " dedim sessizce

"Öyle gözükmüyordun ama " dedi melek

"Dalga geçme insan uyandırır " dedim

"Çok güzel uyuyordun kıyamadım" dedi

"Beni öldürebilirdi ama abin " bu kız herşeye gülüyordu hayat doluydu ne güzel ..

Ateşten..

Uçaktan iner inmez  arası beklemeden araba kiralayıp hemen denizin mezarına  geldim onunla vedalaşmam gerekiyordu  kendimi iyi hissetmiyordum  mezarlığın önünde duran çiçekçiden bütün çiçekleri satın alıp tek tek denizin mezarının üzerine dizdim mezarlığın dibine çöktüm
Ben geldim deniz seni koruyamayan koruyucu meleğin bu sana ilk ve son gelişim ben seni çok sevdim deniz  hatta canımdan da çok bben seni kalbimin en temiz yerinde saklamaya çalıştım hep ama sana değmedi be deniz , ben hep sana geldim sen hep o adama gittin sen ateşi kendi ateşinde defalarca kez yakıp kavurdun Ama sagol deniz sayende kimseye güvenmeyecegimi kimseyi sevmemem gerektiğini öğrendim  sen öğrettin seni affettim seni kalbimden azad ettim kalbimdede öldün çoktan nur içinde yat hoşcakal " saate baktım ayağa kalkıp üzerimdeki toprağı sirkeledim arabaya doğru yürüdüm beni izleyen gece ve meleğe baktım eğemende onların arkasında duruyordu eğemen bana doğru yürüdü hemen arkasından  savaş la aras geldi ...

     ARAF  (  ATEŞİN ARAFI  )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin