Bölüm 4

9 3 0
                                    

Sabah çalan alarm ile gözlerimi araladım. Biraz anlamsızca tavanı seyrettikten sonra bir hışımla yataktan çıktım ve hazırlanmaya başladım. İlk iş günü. Hızla hazırlanıp saçlarımı salık bıraktım. Ve en yakın kahveciden bir kahve ile ayılmaya çalışarak yolu Seymenoğlu Holdinge çevirdim. Güzel bir gün olacaktı. Arabayı otoparka bırakıp hızla lobiden bilgi alıp bana ait olan odaya geçtim. Tamamen camlı oda ferahtı ama Savaş Bey'in odasını görebileceğim kısım onun tarafından store ile kapatılmıştı. Bu detayı önemsemeden önümdeki bilgisayardan benim adıma açılmış mail adresine gelen iş gereklilikleri mailini inceledim. O sırada masamın üzerinde duran telsiz telefon çaldı. Sakince açıp kulağına götürdüm.

Vera: Ben Savaş Bey'in asistanı Vera buyurun
Savaş: Vera ben Savaş, Savaş Seymenoğlu odamda seni bekliyorum

Cevap vermemi beklemeden telefonu suratıma kapattı. Bu ne kabalık. Gerçekten ona olan öfkem iki katına çıkmıştı. Diz kapaklarım titreyek Savaş Bey'in odasının kapısını çaldım. Birazdan onu görecektim. Ailemin katilini.

Savaş: Gel

Kapıyı yavaş hareketlerle açtığımda başını hızla kaldırdı ve o an göz göze geldik. Bu, bu gerçekten o muydu? Savaş Seymenoğlu bu muydu? Dizlerimde ki titreme arttı. Gözlerim doldu. Bu gerçek olamazdı.

Savaş: Orada mı bekleyeceksin

Sesiyle kendime geldiğimde kendimi sıkarak sakin olmaya çalıştım derin bir nefes alıp odaya girdim ve ardımdan kapıyı kapattım.

Vera: Özür dilerim bi an başım döndü
Savaş: Masanda ki evrakları görmüşsündür onları bugün inceleyip bana içerik hakkında mail atmanı istiyorum. Biraz fazla ama altından kalkabilirsin değil mi?

Ben boş duvara odaklanmış hala yaşadıklarıma inanamıyordum.

Savaş: Vera sana söylüyorum iyi misin sen
Vera: Evet, evet özür dilerim hemen ilgilenicem

Hemen ayaklandım bu odada daha fazla durmak istemiyordum.

Savaş: Otururmusun

Verdiği komut ile oturdum. Gözlerime bakıyordu. En içine. Bu beni korkutmuştu. Beni tanımaması için dualar ettim.

Savaş: Bu işi yapabileceğine emin misin?
Vera: Hemde çok
Savaş: Bana pek öyle gelmedi ilk günden pek iyi görünmüyorsun
Vera: Bu işlere yansımayacak emin olabilirsiniz
Savaş: Peki çıkabilirsin o zaman

Tekrar önündeki bilgisayarına döndüğünde hızla kalkıp odama geçtim. Masamın üstündeki sürahiden bir bardak su alıp içtim. Kendime gelmeliydim. Burada kalmak için bu işleri halletmeliydim. Hemen. Hızla dosyalara döndüm. İlk güne göre gerçekten çok fazla dosya vardı. Aldırış etmeden başladım. Öyle ki çalan telefon ile başımı işlerimden ayırdım. Arayan Pelindi.

Vera: Efendim kuzum
Pelin: Evet bayan ilk iş günün nasıl bakalım
Vera: Fazlasıyla yoğun
Pelin: Oo ilk günden yüklendiler desene
Vera: Aynen kuzum fazla dosya var ve bugün halletmem lazım
Pelin: Bende bir öğle yemeği ısmarlarsın diye düşündüm ama

O an bilgisayarda gözüken saat kabzasına baktım öğlen olmuştu gerçekten ve benim halletmem gereken daha bir sürü dosya vardı.

Vera: Hayır kuzum üzgünüm çok işim var
Pelin: Tamam akşam olsun o zaman
Vera: Evde yesek daha iyi olur
Pelin: Peki kuzum öptüm seni kolay gelsin
Vera: Sağol canım

Telefonu kapattım ve dosyalara döndüm yemek yemeyecektim en hızlı şekilde bunları bitirmem gerekiyordu.

Dosyalar tamamen bittiğinde bende bitmiştim. Enter tuşunu bastım ve Savaş Bey'e de maili göndermiştim. Arkasından masamdaki telefon çalmıştı. Numarayı tanıdım Savaş Bey'di.

Sevmek Yok AdamımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin