18.bölüm

117 8 6
                                    

BUKRE'NİN AĞZINDAN DEVAM .........

ediz burağın üsütne çıkıp sayamadığım kadar yumruk atıyordu 

''ediz öldüreceksin yeter!''

''KAPA ÇENENİ!''

yanına gittiğimdde kolounu tutum beni iterek yere düşmemi sağladı ardından burağın üstünden kalkıp

''seni gidi sürtük gel buraya!''

kalbim acmıştı ama o bana acımıyordu bir dinleseydi beni

''ediz bak dinl---''

''kapa o pis çeneni!''

sessizce yutkundum ve arabaya bindim.eve vardığımızda ölümümü düşünüyordum beni hızlıca yukarıya çıkarıp odaya soktu ardından büyük bir hızla dış kapının sesini duydum kendimi tutamayarak ağlamya başladım yatağı tekmeliyordum dolaba yumruk atıyordum  en sonunda cama yumruğumu öyle bir geçirmiştim ki camın kırıldığını gördüm ve elimin  her bir yanının yarıldığını .camlar elimin her tarafına batmıştı

yerden bir cam parçası aldım ve bileklerimi kesmeye yöneldim ama bileklerimi kesince eğer ölmezsem çok büyük izler kalabilirdi (cildimizi düşünoyrs s.)  kolumun her tarafını kestim evet buna ancak kesmek denilebilridi çığlıklar atıyordum her türlü canım acıyordu en sonunda yatağa ruhsuz bir şekilde yattım ve ağlamaya devam ettim göz kapaklarıma yenik düşerek uykuya daldım

*************************************************************************************************************************

[1 hafta sonra]

ediz hala evde yoktu gelmemişti hiç bir şey yemedim o gittikten sonra aradım ama ulaşamadım okulada gitmiyordum artık buraktan nefret ediyordum !

saat gece 2'iydi dayanamıyordum artık kendime her geçen gün zarar veriyordum denemediğim şey kalmamıştı artık kendi kendime konuşuyordum haklı olan bendim ama giden kişi oydu anlamıyordum onu neden takıyorum ki

sabaha doğru 4 gibiydi şu bir haftadır durmak bilmeyen hıçkırıklarıma son vermek istiyordum olmuyordu yapamıyordum unutamıyordum kalbimin %100 onun için çalışırken beynimin :%100 ü onunla doluyken ne yapabilirdimki çok özlemişitm her eşyini kokusunu,bağırışını,inadını,acıkmasını ben gerizekalımı özlemişitm tam bri gerizekalıydı ! ama benim gerizekalımdı

sabah saat 8 karnım kazınıyor ağrıyor ama hiç bir şey yemiyorum içim almıyorum yiyorum ama kusuyorum edizin gittiği günden 2 gün sonra korumalar ortalıktan kayboldu ciddiydi terketmişit beni hemde dinlemeden !

dayanamıyordum ölmek istiyorum artık ! olabildiğince hızlı yukarı çıktım cam kırıkları hala yerdeydi hiçbir yere dokunmamıştım edizin gelmesi ümidiyle odasına girdim ve yatağına oturdum her taraf o kokuyordu ağlamaya devam ediyordum yine ! yastığına sarılıp üzerime onun tişörtlerinden geçirmeye karar vermişitm ki ediz gelirse izin alıp öyle giyeyim diye çünkü o gelecek değil mi ?

[2 gün sonra]

EVDE sağlam bir şey kalmamıştı gelmemişti hala delirecektim ulaşamıyordum ona ama bir kere dinleseydi beni.ama yok böyle olmayacak diyip dışarı çıktım ve eda ile ece nin yanına gittim eda kapıyı açtığında

''kızım ne yaptın kendine ediz nerede ?''

''içeri girmem lazım''

''tabiki çabuk gel!''

herşeyi anlatmıştım onlara edizin gidişini ,maf oluşumu herşeyi 

''yemek yemen lazım !''eda bunu söyleyince ece de başıyla onaylayıp mutfağa gitti ve bir kaç dakika sonra elinde tabaklarla geldi ilk önce direndim ama zorla yedirmişlerdi.edizi arıyordum çalıyor çalıyor çalıyor

''alo ?''

göğüs kafesim yerinden çıkarmışcasına nefes alıyordum ama bu edizin sesi değildi

''siz kimsiniz acaba ?''

''ben ediz beyin adamlarından biriyim telefonunu bir süreliğine burada bırakmıştı''

''adresinizi alabilirmiyim acaba ?''

''yapamam hanfendi zorlamayın lütfen''

''bakın çok zor durumdayım ve onunla görüşmem lazım''

''tamam peki ---------------------- burası!''

diyip telefonu kapattığında sevincimden havaya uçacaktım 

''edağğğğğğğ eceğğğğğğ!!!!!'''

''bukre noldu iyi misin ne oldu şey naptın noldu ?''eda ya şaşkınca baktım ve kendimi toparlayıp

''edizin adamından adresini aldım bana elbise verebilir miisiniz hemen gitmem lazım!''

''tamam gel hadi benimle''

ecenin sözünü dinleyip gittim ve üstüme bir şeyler giydim siyah giyinmiştim siyah pantolon ve siyah t-hsirt her neyse taksi çağırdık ve evin önünde beklemeye başladım telefonumun siyah ekranından yansımamı gördüğümde çok korkunçtum yüzüm bembeyazdı göz altlarım mosmor ve er yerimi jiletlemiştim bu yüzden taze görünüyorlardı (taze ekmakkkk sjsjsjsjs)

taksiye adresi uzattığktan sonra arkama yaslanıp camdan dışarıyı izlemeye koyuldum

''geldik hanfendi!''

''teşekkürler''

diyip parayı uzattım ve heyecanım tavan  yapmış bir şekilde taksiden indim geldiğim yer korkutucuydu harbe bir yerdi binadan içeri girdiğimde yatak falan filan olduğunu gördüm başım ağrıyordu ve dönüyordu midem bulanıyordu yemek yemezsen böyle olur diyen iç sesime tokat atarak seslerin geldiği yöne doğru  gittim edizin sesini duyabiliyordum ahhh! ne kadar özlemiştim onu

''sizi piçler o telefona cevap verilemeyeecek demedim mi ben size ?!!?''

benden cidden nefret ediyordu kapıdan içeriye baktığımda aynı bizim edizi gördüm değişmemişti aynıydı umrunda değildi galiba !

gözleri beni bulduğunda bir kaç saniye öylece kaldı ve adamları dışarı kovdu kolumdan tutarak içeriye çekti beni

''ediz ba------''

''kapa çeneni ve defol burdan yoksa yapacaklarıma katlanırsın pis sürtük!''

''bana sürtük demekten vazgeç!''

''öyle olana denir sürtüksün işte!''

hızla yanından geçip masadaki çakıyı aldım ve ona baktım

''şimdi benim sürtük olmadığımı kanıtlayacağım!''

dedim ve kolumu kesmeye başladım kanlar feci şekilde akıyordu o ise sadece bakıyordu durdurmuyordu enseme doğru yaklaştığımda hızla yanıma gelip beni duvara itti ve sırtımda keskin bir acı hissettim gözlerim yuvalaarından fırlayacak şekilde olduğunda ağzıma doğru bir sıvının yükseldiğini hissettim görüntüm bulanıklaşıyordu sırtıma bir şey saplanmıştı duvardaki aşınmadan dolayı ortaya çıkan inşşat demirleriydi .

edizin tepkisini görüyordum buz gibi bakıyordu tepkisiz!

''sen bir sürtüksün bunu kabullen!'' dediğinde ona baktım ve kafamı onaylarcasına salladım gözümden bri damla yaş düştüğünde artık dayanacak mecalim kalmamıştı gözünün önünde ölmek istemiyordum duvardan ayrılmaya çalıştım büyük bir hızla geri çekildiğimde acıyla inledim o buna şaşırmış olsada bir şey söylemedi gözlerimden yaşlar sicim gibi akıyordu

arkamı dönüp ağır adımlarla gitmeye başladım bacaklarım taşımıyordu beni görüntü bulanıklaşıyordu edizin bağırışlarını duyuyordum ölürken duyacağım son ses onun olmasına sevinmiştim doğrusu

artık dayanamayıp kendimi dizlerimin üstüne bıraktım dayanmaya çalışıyordum.sırtımda ve bacaklarımda kollar hissettim sonra bedenimden ağır bir yük kalktı sonrası karanlık........

********************************************************************************************************************

nasılsınız bakıyım bebeklerim yeni bölüm yolda olabilir :D

GERİZEKALIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin