21. bölüm

146 8 3
                                    

BUKRE'DEN DEVAM.....

[1hafta  sonra]

(zakkum-gidiyorum yolcu et dinleyin bu bölüm)

kimseyle konuşmuyordum.edizi özlemişmiyidim ? lanet olsun.lanet olsun.lanet olsun.çıkmıyordu aklımdan,ne yapacağım şimdi ? bana ne yaparsa yapsın unutamıyordum onu.uçaktan sonra bir daha görmemiştim onu.poyraz'a bir şey olacak diye korkuyorum bu arada 'aşk' beklentisi bitti poyraz'da abi kardeş gibiydik

yemek yememiştim uyuymamıştım.yapamıyordum yediğimi kusuyor,uykumdan kabuslarla uyanıyordum.psikoloğa gidiyordum şu 2 gündür aşağı poyrazın yanına indiğimde maç izlediğini gördüm.

''poyraz ?''

''efendim prenses.bir sorun mu var ? ne istiyorsun ?''

''ben.şey ediz'i çok özledim.beni öldürsede onun yanında olmak istiyorum.''

''emin misin prenses ? sadistin teki ile bir ömür geçmez ''

''eminim ben.bu gün yola çıkalım ama sen sizin eve kadar bırak beni sana bir şey olsun istemem.''

''tamam prenses.nasıl istersen !''

yukarı çıkıp odamın kapısını çektim ve direk arabay bindik.zaten bir şey almamıştım yanıma poyraz'ın elbiselerinden giymiştim tabi bu gün elbiselerim yıkanınca geri giymiştim.

daha fazla dayanamayıp uyumaya karar verdim.

*************************************************************************************************************************

yerimden sıçrayarak uyandığımda terlediğimi hissettim

''bukre iyi misin ?''

poyraza dönüp başımla onayladım.ve yolu izlemeye koyuldum.bir kaç kez mola verip ihtiyaçlarımızı karşılamıştık.sonunda poyrazın evine vardığımızda saatin 18:45 olduğunu gördüm.poyraza teşekkür edip veda merasiminden sonra ondan ayrılıp ne kadar itiraz etsede ! yavaş adımlarla eve doğru yürüdüm.evin ışıkları açıktı.eve biraz daha yaklaştım garip sesler geliyordu.

evin tam önüne geldiğimde kadın inlemelerini duydum.belli ki unutmuştu beni.bende bundan bahsediyordum anlamsızca gözlerim dolarken sadece bekledim sessizce eve girdim ve ediz'in odasından çıkan kadını gördüm eli yüzü dağılmış edizin tişörtlerinden giymişti.göz yaşlarım ard arda akarken odadan çıkan saçları dağınık ediz'i gördüm kıza dönüp çıkmasını söylediğinde hala ağlıyordum

yanımadn geçerken omzunu vurmayı ihmal etmeyip kapıyı da çarparak çıktı.bumuydu ? bitmiş öyleyse değil mi ? odaya çıkıp kapıyı kapattım ve kilitledim oturup bağıra bağıra ağlamaya başladım.her şeyi kırıp döktüm yatağı tekmeliyordum,duvarı yumrukluyordum ellerim kan içinde kalmıştı.duvarın dibine oturup dizlerimi kendime çektim ve tekrar ağlamaya başladım büyük çaplı bir ağlamadan sonra kapının zorlanma sesini duydum

''bukre !aç kapıyı !''

titrekçe kapıyı açtığımda kolumdan tutup dış kapıdan dışarı fırlattı

''bir daha bu eve gelme bukre!senden nefret ediyorum !''

kapı büyük bi hızla çarpılınca başka çarem olmadığını anladım ve poyraz'ın evine gitmemeye karar verdim bir daha gidemezdim  oraya.ormana doğru yürüdüm yürüdüm yürüdüm ne kadar yürüdüm bilmiyorum ama ayaklarımın sızladığını hissediyordum.yere yatıp düşünmeye başladım ve bir çarkı mırıldandım


Verdiğin Acıdan Değil Zaten İçesim Varmış 


Uyku Tutmuyor Beni Sabahı Göresim Varmış 


Suç Sende Değil Çekip Gidesim Varmış 


Kal Demek Kolay Değil Elin Havada Kalmış 


Gidiyorum Yolcu Et Unutacağız Elbet 


Bu Şehir Bu Sonbahar Artık Sana Emanet 


Gidiyorum Yolcu Et Unutacağız Elbet 


O Günler O İlk Bahar Hiç Yaşanmadı Farz Et

KALKIP KOŞMAYA BAŞLADIM EVET HEMDE BU KARANLIKTA !.

en sonunda bir uçurumun ucuna gelince öyle bağırarak ağlıyordum ki.yer gök inliyordu.şimdi zamanı değil diyip ece'lerin evinde doğru koşamay başladım ormanın çıkışı şehire yakındı yani bayağı bir yolum vardı 

2 SAAT SONRA.......................

susamıştım.

en sonunda ece'lerin evine vardığımda kapıyı son kalan gücümle çalmaya başladım.telefonumun yanında olmasına rağmen onları aramamıştım akılsız kafam !

kapıyı açtıklarında oha lan diyip bana baktılar gücümü kaybedip kendimi karanlığa teslim ettim

*************************************************************************************************************************

gözlerimi açtığımda başımda ağlamaktan gözleri şişmiş arkadaşlaırma merhaba dedim.her yerim ağrıyordu ! ölmek istiyordum ki bu sefer yapacaktım.

''bukre...bunu sana o mu....yaptı kardeşim !''

''b-boşver ece'm''

''sen dinlen bukre ben ece'yi alıp dışarı çıkıyorum''

kafamı salladım ve çıkmalarını bekledim sabah saat 12:30 olmuştu çok uuymuşum anam.gücümü kullanarak yataktan kalkıp aşağıya indim ve ayakkıblarımı giyip dışarı çıktım arkamdan kızlar geliyordu

''bukre !! nereye! bukre gelll!''

''unutun beni artık.onsuz yaşayamam karanlık beni çağırıyor üzgünüm !''

aynı uçuruma koşmaya başladım telefonum ece'deydi of ya neyse en azından telefonum kalsın onlarda.(psikolojin battı bukre)diyen içsesime sağlam bir tokat atıp koşmaya devam ettim.

en sonunda uçuruma vardığımda eda ve ece nin geride kaldığını gördüm.uçurumun am ucuna gelip gülmeye başaldım hemde kahkahalarla

ECE'DEN DEVAM .......................

telefonu bendeydi hemen ediz'i aradım bir kaç aramadan sonra açtı.her şeyi anlattığımda ilk önce inanmadı ama onu inandırmayı başardığımda bukre'nin yanına gelmiştik bile !

gülüyordu what is gülmek ? falan gibi bir bakış attım eda'ya bir kaç dakika sonra haykırışlara dönen kahkahalarına şahit olmak kötüydü kardeşimi böyle görmek istemiyordum istemiyorduk o bizim kardeşimizdi.

''bukre in ordan hadi !''

''evet bukre in hadi yapma böyle!!''

ediz arabasıyla hızla bu tarafa doğru geliyordu en sonunda gelmişti ! 

BUKRE'DEN DEVAM.....................

ediz'De gelmişti ha-ha çok sevindim.bir adım daha atıp eqşın yaratmayı düşündüm (yazarı bozudunuz abi :DSDsa)

artık ağlamıyordum ağlayamıyordum ediz ellerini ceplerine koymuş beni izliyordu.bir adım daha attığımda yerinden oynadı ve bir adım attı buraya geleceğini düşünürken.arabanın kapısını açıp içeriden bri sigara aldı eda ile ece yalvarıyorlardı bana edize dönüp

''parmağımdaki yüzüğün bir anlamı kaldığını mı sanıyorsun ?''

''cevap verseneeee ! neyim ben senin gözünde he ! oyuncak mıyım ben yeter ulan benimde bir sabrım var cesedimi bile bulamaycaksınız !''

parmağımdaki yüzüğü çıkarıp önüne fırlattığımda eğilip yüzüğü aldı ve cebine koydu.bir adım daha attımve bir adım daha bu sefer ediz konuşmaya başladı

''umarım ölüp gidersin bukre ! koca bir bebeksin umrumda değil sadece buraya ölüünü görmek için geldim !''

dedikleri karşısında şok olmuşken uçuruma doğru bri adım daha attım...

ahahahahhaha en heyecanlı kısmında kesitm puhahahah ama hemen yazıcam dövemyin pls Dsdsa

GERİZEKALIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin