son seungwan titreyen ellerinin arasındaki kağıt parçalarına gözyaşlarını bahşetti. 70 küsur yıl önce göçüp gitmiş bu iki kadın için ruhunu yaktı.
ilk olarak sigara kutusunu ve çakmağını denize fırlattı. ikinci olarak kafasını gökyüzüne doğru kaldırdı ve fısıldadı.
"kavuştunuz mu?"
seungwan yere çöktü ve bir hıçkırık bıraktı dalga seslerinin arasına.
"bae joohyun, kang seulgi'nin saçını cennete gittiğinde yine ördün mü?"
dakikalar sonra evine gitmek için doğruldu. kağıtları cebine koydu ve evinin yolunu tuttu.
eve gider gitmez bilgisayarından hyeya şarkısını açtı. şarkının güzelliği kalbine hemen dokundu ve bir daha çöküş yaşadı. kang seulgi ve bae joohyun'u dibinde hissedebilmişti. ruhlarının bu şarkıyla dans ettiğini görebilmişti.
o günden sonra toprak, yıldızlar, çocukların kahkahaları, bebeklerin ağlamaları, aşk şarkıları, romantik danslar... kısacası neredeyse her şey son seungwan'a onları hatırlatmaya başladı.
canlı canlı görmediği iki aşık.
bir deli ve bir hemşire.
travmaların yaşandığı bir ev.
bae joohyun'un çığlıkları.
kang seulgi'nin kanı.
son seungwan gittiği sahilde bir intihar notu bulmuştu ve hayatı tamamen değişmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hyeya ;; seulrene
Fanfictionson seungwan gittiği sahilde bir intihar notu bulmuştu ve hayatı tamamen değişmişti.
